bugün

Buzdolabında kahvaltı olarak kullanılabilecek tek olgu, en az iki aylık olduğunu düşündüğüm 2 adet yumurtaydı. Hafta içi iş yerinde kahvaltı yaptığımdan ve hafta sonları da genellikle börek yediğimden evi bayağı ihmal etmiştim. Bunun üzerine "hay mnskym" diyerek saate baktım. 11 e geldiğini görmemle pencereden bim'in açılmış olduğunu farketmiştim. Hemen mp3 playerımı aldım ve lanet olası güneşden korunmak için şapkamı aldığım gibi kendimi bim'e attım.

Her bim'de olduğu gibi girişte ekmekler bulunuyordu. Oradan 2 ekmek attım alış veriş arabasına. Alış veriş arabalarını kullanmayı çok sevdiğimden sakız alacak olsam bile bir adet alış veriş arabası alan ben yine değişik akrobasik hareketlerle peynir reyonuna doğru son süratle devam ediyordum. Hızımdan mp3 playerımın kulaklıkları kulağımdan fırlamıştı bile. Koşarken arabaya tutunmak olsun bir reyona çarpacakken arabanın götüne bir tokat atarak başka yöne çevirmek olsun bir sürü atraksiyon yaparken birden " ayhhhhhh..." sesiyle irkildim.

Evet. Birine çarpmıştım. Göremediğim birşey bana " nasıl böyle futursuzca sürüyorsun bunu yahu!!! " diye bağırıyordu. göremiyordum sesin kaynağını... "3 harfliler mi olum bu", "bismillah..." gibi şeyler zihnimde geçit töreni yaparken arabanın önünde yatan bir kızı farkettim.

Hemen özür diledim. çok şeker bir şeye benziyordu ama tanıdık gelmiyor değildi hani. dikkatlice bakınca evet! pelin batu'dan başkası olamazdı bu. Hemen "pelin?" dedim. 1,55 lik boyuyla koşarak kaçmaya başladı. Lakin benim araba kullanmamdaki başarımdan ya da kısa boylu olduğu için koşamadığından hemen kasanın orada önüne kırdım arabayı.

Bana bakıyordu. En masum ve en mahçup haliyle. Elinde 2,5 litrelik le cola ve 2 adet centro gofretiyle; o ben herşeyi bilirim, afedersiniz dışkım bile kitap benim yahu tarzlarından eser kalmamıştı. "ne işin var burada" dedim. Elindekileri havaya fırlatıp, koşar adımlarla kayboldu.

ben olayın şokuyla kulaklığımı tekrar taktım ve şarkıda şunlar söyleniyordu.

to this day i guess i'll never know
just why they let me go
but i'll never go dancing no more
'til i dance with the dead

(bkz: dance of death)
- merhaba, sepetinize uzanabilir miyim?
+ evet ve fakat giysiniz pek bir dekolte değil mi uzanmak için?
- ihihihihihi neyse ki burada magazinciler yok
+ evet yok. nereye gidiyoruz?
- beni duvarları poster kaplı odana götürmeye ne dersin? pop art üzerine konuşuruz
+ bu porno film başlangıcı benzeri sorunuz için sizi kınıyorum. rüya gören bir ergen olmam basit olmamı gerektirmez.
- benimle sebze meyve reyonunda sevişmek ister misin?
+ bak hala...
(bkz: çocuklar yaş kaç sizin)
(bkz: adriana lima versus pelin batu)
(bkz: bim in insanlığa kazandırdıkları)
bir istanbul masalı işte. kısmet bu işler hacım..
(bkz: sözlük yazarlarının pelin batu fantezisi)
konu pelin batu da olsa hiçbir güç bana bu kadar uzun yazı yazdıramaz musabakası. karşılaşması.