ben bu yazıyı sana yazdım

ben kendi içimden kutladım doğum gününü. zaten her gün benimle olduğun, tanıştığımız, her günümüz birlikte geçtiği için bunu kutluyorum kendimce. hayatıma girdiğin andan itibaren kocaman bir boşluk dolmuş gibi hissediyorum. bakışlarımdan bile hissettiklerimi anlıyorsun gerçi. genelde insanların fikirleri ya da insanların kendileri önem oluşturmaz benim için, bunu en iyi sen bilirsin heralde. işte bu gerçekliğin geçerli olmadığı bir insansın sen, hatta tek insan desem daha doğru olur. biliyorum hep dibimde olacaksın. hayallerimiz bile ortak lan. her olayda ilk birbirimizi düşünüyoruz. kardeşliğin benim için çok değerli desem bile bir değer belirlemiş olacağım o yüzden demiyorum.

not: kutlamıyorum doğum gününü, sebepleri bile açıkladım bir dakikalık ses kaydıyla. ansızın kutlarım hazırlıklı ol. ama bugün değil.

nasıl seviyorum seni nasıl bi bilsen. gülüşün, sesin, herşeyin nasıl güzel. çok masumca başka hiçbirşey umrumda olmadan...

Senin için ne kadar şey yazsam söylesem azdır ki haddi hesabı yok zaten aşık olan insanın düşünüp kaleme aldıklarının. Belki bir gün pişman olursun da nefeim olur geri dönersin diye ben hep burdayım.

senin ben amına koyayım emi amına kodugumun dönek kahpesi.

Umutsuz, ruhsuz bir günde içimdeki her karanlık noktayı aydınlığa kavuşturan güneş ışınları gözlerimi, ellerimi ve kalbimi kavurdu. Her şey güzel olacak lafını ortaya atan insanı tebrik ettim o anda. Olacaktı.
Olmadı.
Olamadı.
Kimin suçuydu? Hükümsüz. Bariz belli olan tek şey, içimdeki sızının parmak uçlarıma kadar ulaştığıdır.
'Seni bırakmayacağım'lardan 'Gitmeliyim'lere dönen sürecin ne ara geliştiğini farketmem çok zamanımı aldı.
Sonra ne mi oldu?
Acıdı. Çok acıdı. Böyle sola yakın bir taraf. Önce yandı, sonra acıdı.

Seni özleyeceğim.

seviyorum seni de senin beni sevmediğini biliyorum. ne yapmam gerektiğini de bilmiyorum. paradoks platoniğim benim.

açık konuşayım, götüne bakmışlığım vardır.

erkekler severse duygusal oluyor muhabbeti ya yalan ya da ben yalancıyım aq. iyiydi ama.

top olduğundan şüpheleniyorum aşkım.
geçen sana yeni iş yeride çalışan kızları sordum
bana kızlar ilgi alanıma girmiyo yıllardır çözemedin mi dedin .
sonradan çark etti bana sadece sarılıp uyuyan birtek sen varsın zaten.
kime sorsam erkek asla bunu beceremez diyorlar. şüpheleniyorum sorsam söylemezsin de .

Uzaktan adamsin ama adamliktan uzaksin...

Bazen sıçrayarak uyanıyorum. Burun ucum tam olarak o an sızlıyor işte. iyi olmadığını hissediyorum, ağlıyorum sonra. Hiç mi merak etmiyorsun? Ben deliriyorum. Sana uzun mektuplar yazmak istiyorum ama bundan vazgeçip yüzünü ellerimin arasına almak geliyor içimden.

Bazen bütün bu çırpınışlar aynı şekilde sevilmek istediğimizden aslında. Sevgisiz ailelerin, sevgisiz çocukları. Bizler! El açıp sevgi mi dileniyoruz sanki? Değil. Mutlu da değiliz, iyi de.

Rüyalarıma bile girmiyor abi! Rüyamda dahi göremiyorum. Her gün, her gün, her gün ettiğim dualar, yüzümü güldürmüyor işte. Ağlamak değil ona sarılmak istiyorum ben.

Saat 10:20 .
içimin ayazı, dondurdu elimi.

Kalbimin ağrısı, hayata küstürdü beni. Sen hala yokken ve ben boktan şarkılar dinleyip kendimi bir avuç gözyaşına boğarken bunun hiçkimsenin sikinde olmadığını da pekala biliyorum mesela.

Günün, salı olduğunu hatırlıyorken yüzünü unutmaya başlamam pek garip geliyor. Sahi bir kere doyasıya sarılmadık değil mi?

Yanında hiç ağlamayışımı, çocukluğuma ver. Bunca uzaklığı hesaba katmış olsaydım yüzüne ağlar, ellerimin ayazını göbeğinin sıcaklığına saklardım. Bana ölüm yakışır dediğimde herkes ” cız ” diyor! O nasıl söz? Sik gibi bir hayatı sevebilmişlerin orgazmı beni bağlamadı, benim boşalımım daha çok dışarı.

Ne diyordum? Hah! Saat dedim, tam 18:11 suları. Dışarısı buz. Ellerim sen soğuğu. Hiç mi merak etmiyosun, hala mı? Ölsem en çok sen üzülmez misin, kendime bile kıyamıyorum ki.

Avuçlarına ağlayabilsem keşke.

Duygularımı senden o kadar gizliyorum ki buraya bile yazacak cesaretim yok. Seni ne kadar çok sevdiğimi ben söylemeden anlayabilsen keşke.

Anlamadığın bir şey var, daha çok küçüğüm. Ne kadar olgun davransam da, soğuk kanlı olsam da, ne kadar çok şey yaşasam da yaşım çok genç. Ikimizin eşekliği yüzünden kullanmak zorunda kaldığım o Ilaç tüm dengemi bozdu şimdiden. Canım acıyor bildiğin canım acıyor, başım dönüyor, fazla duygusalım ve hala korkuyorum, param da yok ve bir şey daha kaldıramayacak haldeyim. Bugun tek istediğim yanımda olmandı anlatabiliyor muyum? Beraber yediğimiz haltın sıkıntılarına sadece yanımda durarak destek vermendi, benim yakınlarımı arayıp ağlamamam gerekiyordu. Senin yapman gerekeni en yakın arkadaşım yaptı bana, anlatabiliyor muyum? Hani burada hep o bahsettiğin eşitlik, sen söyle.

.rosbu olmusun sevgilim. hohohohooo

önce saatlerce ağladım geceleri uyumadan dualar ettim yine bana gel diye. günler geçti senden nefret etmeye sebepler aradım bulamadım o ayrı. vazgeçmem unutmam dedim pes etmem. daha sonra bi gün sabah oldu gittim sahile dedim ki birazdan alacağım derin nefesle son kez içimi acıt ve nefesimi verdiğimde çık içimden gelme aklıma acıtma kalbimi. velhasıl başardım attım seni içimden. şimdi aylar geçti ve sen geldin bana bir açıklama yap dedin seviyor musun beni dedin. çok merak ettin bak burada açıklaması. evet içimi acıtmıyorsun artık, artık gözlerinde kaybolmak istemiyorum. alıştım bir kere yokluğuna. artık olmazsa olmazım değil, olmasa da olur'umsun.

son aradiginda, görüşelim demiştik.. gorusemedik. muhtemelen ben salladim ihmal ettim yine.

arada bir face den yazisirdik.. arada bir telefonlasirdik.

ne kahve icebildik ne raki masasinda dertlesebildik.

muhtemelen top bendeydi, ben salladim. bunu hep yaparim.

Özür dilerim.

iki gun once face de biri resmini etiketleyip bizi üzdün yazdığında da anlamadim.

bugun ortak arkadaşlarımızın oldugu mail grubuna atilan maili gordum.

24 kasım sabahı seni kaybetmisiz...

gezi'ye camide destek veren doktorlardandin.. biz eve dönerken sen göreve giderdin. birkac defa beni de cagirmistin yeni gelmistim yorgundum gelemedim..

ne cok bahanelerim var değil mi?

güzel insan...
güzel uyu.

Insan su uzun yazilari bana yazsa dahi okumam.
Oha be olum, azcik ozet gecin.

haklı çıktım. her zaman ki gibi...

Beyler o okusun diye yazıyorsunuz ama biz okuyoruz.

içimde öyle güzelsin ki, onu kirletmeyeceğim seninle.

çok özleyeceğim.

http://www.youtube.com/watch?v=OB3IKkJbtr0

tam da bu şarkı durumumu anlatıyor be.

Artik kalbimden defolur gidermisin...

kızıl saçlarından öpmeyi arzuluyorum bu gece.

Hayatıma hoşgeldin sayın ekşi umarım bir ömür benimle kalırsın seni çok seveceğime emin olabilirsin diğerleriyle işlerin neden yürümediğini gayet iyi anladım hepsi seninle olabilmek içinmiş meğer olsun bir daha olsa yine çekerim tüm o sıkıntıları sana değer sen en güzel hediyesin hiç eksilmeyensin seni seviyorum .

Benim dinim dizlerinin dibi,
Ve tüm dualarım gülüşüne..