bugün

(bkz: tarihteki unutulmaz ayarlar)
meydanlarda dayı gibi konuşup; yargıtay a ona buna sert çıkışan, kendini artık padişah sanan bir başbakana kendisinin konumunu kendi verdiği cevapla hatırlatıldığı durumdur.
yüzyıllık devlet geleneğini seçimde aldığı oyların verdiği aymazlıkla hiçe saymaya çalışan siyasetçi şahsın, bir devlet adamından aldığı net ve yalın cevap.
başbakan'ın kendisini padişah sanması nedeniyle aldığı ayar.Ülkenin henüz düşmemiş kaleleri olduğunu hala bilmiyor sanırım.

Cumhurbaşkanlığı kalesi düştü, yök kalesi düştü diye padişah mı oldum sandın mübarek !

(bkz: ayar verilmez alınır)
sonsuza dek ülkenin başında duracağını zanneden bir şahsa söylenmesi uygun düşen söz. zirâ insanda biraz edep, hâyâ olmalı. ülke değil de koyun sürüsü yönettiğini zanneden, bütün türk halkını bir kısım kendisine oy verenler gibi güdülmeye muhtaç sanan ve "sen kimsin", "kimseye hesap vermeyiz", "gerekirse yasa değiştiririz" gibi sokaktaki ahmet'e mehmet'e yakışan ama bir başbakandan en son duyulması gereken sözlere aşina olmamıza neden olan bir siyasi yönetici de yeri geldiğinde yerini bilmelidir. allah mısın sen...
(bkz: tez kellesi vurula)
bu ülkede hala atanmışların seçilmişlere ayar verebildiğinin bir göstergesi.
devletin hükümetten ibaret olmadığını kavrayamamış kişiye verilmesi gereken cevap.
bu "cumhuriyette", hatta tekrar soyleyeyim, "cumhuriyette" (http://tdk.gov.tr/TR/SozB...CDE&Kelime=cumhuriyet) secilmislerin egemenlik kazanmasini kale kaybetmeye benzeten, acikca halka savastiklarini soyleyen ve bu durumdan hic te hosnut olmayan atanmis burokrasi kivranmasinin lafidir. ciddiye alinmamali, tam gaz devam edilmelidir.

pesinen edit: bu halk budur kardesim, yersen! "ya halk cok salak ama" ayaklarina girenler, ataturk, hem de 1920'lerin osmanli tebasi halindeki halkina nasil egemenlik vermeyi planlamis, ona baksin! cumhuriyet budur. yok bu halk haketmiyor cumhuriyeti dersen, o zaman monarsi icin savasirsin, o zaman da karsi taraf seni alt ederse cumhuriyet, demokrasi, laiklik gibi insani degerlerden bahsetmeye de hakkin olmaz!
yürütme ve yasama, rejim dahilindeki eylemlerin gidişatını yönlendirme memuriyetidir. yargı, bu eylemlerin rejim dahilinde kalmasını denetler. bu sebepledir ki, yargı üyeleri seçilmezler, rejim doğrultusunda eğitilip göreve atanırlar. bu sebeple, her konuda en son söz yargının olmak durumundadır; çünkü kuvvetler ayrılığını prensip edinen demokratik yönetim biçimlerinde yargı, herşeyin üstündedir.

aksi takdirde, her şeyi bilen halktır mantığıyle her türlü kavram oylamaya sunulsaydı, örneğin padişahlık ya da meşrutiyet gelsin mi gelmesin mi şeklinde referandumlarla da karşılaşmak olasıdır. unutulmamalıdır ki, devrimleri gerçekleştiren kurucu meclisler bir anayasa belirler, rejim bu doğrultuda oluşturulur. demokrasi de demokrasi, cumhuriyet de cumhuriyet diye ah vah edenlerin bu konuda fikirler saçmadan önce kavramlar konusunda bilgi edinmeleri gerekmektedir.

ha bir de şunu belirteyim, atatürk'ün karşısına çıkartılsaydı kaç saniye süreyle yüzüne bakabileceği* şüphe götürür bir insanın sağa sola dayılanmasından alınan şevkle futbol takımı tutmakla siyasi fikir beyan etmek arasındaki farkı gözetmeden beyanatlar verenlerin ufuktan yavaş yavaş sinyal vermekte olan ekonomik kriz neticesinde kimi suçlayacakları da ayrı bir merak konusudur.
devleti oluşturan anayasal kurumlarının başındaki insanları bürokrat sanan insanların alamayacağı ayardır.yine de ve ısrarla ayar alınmaz verilir.

ha mevcut durumda sayın cuhmurbaşkanımız meclisin seçtiği devletin başı olmaktan uzak başbakanın atadığı birisi gibi hizmet etmeye devam etmektedir, bürokrat yanılgısı oradan geliyor olmalı akp'li kardeşlermizin.

(bkz: çankaya noteri)
akape hükümetini iktidara getiren tarafsız taraflı kesimin başlarından olan yekta güngör özden'in saçmalıklarından biridir. bilmezler ki ülkeyi kurtarayım derken oy potansiyelini fazlalıkla artırdıklarını. bu yüzdendir ki siz ve sizin gibiler (bkz: deniz baykal) hiç bitmesin ister akapeliler.
cılız bir misillemedir.
padişahların bile yerini bildiği, kendinden büyük allah olduğunu her an anımsadığı bir devlet geleneğinde zaten olması gereken durumdur.

bu memleketin tarihi yerini bilmeyen yöneticilerin "başına" gelenlerin örnekleri ile doludur.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar