bugün

odipus kompleksinin dişi için tura gelmesi, eril için yazı gelmesidir. her halde eksikliktir. boşluktur. doldurulmaya çalışılır belki. lakin aynı boşluk iki kez doldurulmaz.
Tarifsizliktir.
ihtimalini düşünmek bile insanın kanını çeken durumdur.
babayı bir daha göremeyecek olmak büyük acıdır. özlersin gelmez, bir defa sarılabilmek için feda etmeyeceğin hiçbir şey yoktur ama yine de gelmez, gelemez. yapabildiğin tek şey güçlü olmaya çalışmak ve kavuşacağın günün özlemi ile dua etmektir.

"savaşın ortasında komutansız kalmaktır, babasız kalmak."
Kac yasinda olsan da danisman gereken bir konu oldugunda dimdizlak kalmaktir.
vereceğin her önemli kararda 'acaba o da böyle mi yapardı?' diye düşünmektir.
çok zor da olsa zamanla alışır insan her acıya. ama her akşam kapı çalınca babam gelicek düşüncesi, kavga edince ağlamayı kesip nasihatlerini dinlemek isteği, mezun olunca o evladıyla gurur duyan bakışları, evlenince asla ağlamaz denilen babanın göz yaşlarını gizlemesi, baba ben çaresizim deyince, saçını okşaması, hasta olsa bile arkanda koca bir duvarın, babanın varlığı asla unutulmaz..
yönünü kaybetmekten farksızdır. her baba çocuk gördüğünüzde aklınız bulanır.
varlığını hiç bilmemiş olanların anlayamıyacağı eksikliktir.
(bkz: pinkfloydus).
allah kimseye yaşatmasındır.
can eksikliğidir. nefessiz bırakır çoğu zaman. o babasız kızların her daim bir omuzları aşağıda durur ve yakından bakarsanız düşmeye her an hazır bir damla yaş görürsünüz gözlerinde.
Sözlerle açıklanamaz.

Kendi dayınız size babanız gibi davransa da, hatta dayınıza 'baba' deseniz bile içinizde durur bir kösede.

Bu entry'yi okuyanlara anlatmak için doğru kelimeyi sikseler bulamazsınız.
özellikle bayanlarda asla iyileşmeyen yaralar açar. babasız büyümüş bayanlar başarısız evlilikler yaparlar. bir nevi babalarına duydukları nefretin acısı kocadan çıkar. ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar o kocalar babasız büyümüş eşlerini mutlu edemezler.