bugün

(bkz: ilkbaharda yeşeren aşk güdüsü)
kalbin yerinde durmaz sanki içinde tuhaf bir his vardır hep onu görmek istersin önceden azda olsa çalışan beynin hiç çalışmamaya başlar ve hayallerinizle birlikte yaşamaya başlarsınız.
**
ilk anda mideye yumruk yemişlik hissi.
(bkz: sertleşme)
midede meydana gelebilecek her türlü hareketlenmeyi neden aşka bağlıyoruzki...
sonsuza kadar o kişinin gözlerinin içine bakma isteği.
tam bi hastalık hali. mide bulantısı efendim ne söliyim böle bir çarpıntı, içine oturmuş bi öküz tarzı şeyler.. resmen ağırlık ya ne gerek var mis gibi yaşa git. başına bela arıyo millet.
Etrafındaki herşey slowmotion olur yani ağır çekim.
aşık olunan kişinin hep yanında olması isteği. geçici şeylerdir bunlar efendim.
midede kelebekler uçuşuyomuş gibi oluyor. çok garip oluyor.
hissedilmeyen duygulardır, belki de aşkı fazla ütopikleştirmekten bu.
böyle ibne gibin puşt gibin bişeyler oluyor.
hoşlanılan kişiden gelen mesajlara hafif salağımsı gülümsemeler en önemli belirtidir.
zamanla; canım, tatlım, bitanem, hayatım ve giderek iltifat kelimelerinin dozu artması.
en küçük şeylerden mutlu olabilme duygusu oldukça gelişir.
Sanıyorsun ki hayat ondan ibaret, sanıyorsun ki en güzel koku onun kokusu, en güzel surat onun suratı, insanların dışardan bakıp seni uyardığı konulara kulak tıkıyorsun. Çünkü sen aşıksın o adama, o kadına... Sonra gün geliyor. Ayrılıyorsun. Öyle bir acı çekiyorsun ki. inan bana sevgili dostum yaşadığın acı tüm güzel günleri bir çırpıda siliveriyor. Öylesine büyük bi acı. ve öylesine büyük bir boşluk duygusu..
heyecan ve korku.
peniste kıpırtı, ağızda sulanma.
ozellikle ekranda kivanc Tatlıtuğ biscolata erkekleri ya da ian somerhalder gibi tipleri gorunce hic umursamamak, 'aman ya banane' deyip rahatca kanal değiştirebilmek adina hissetmek istedigim duygulardir. geri kalan tum dunyayi tek kalemde silmenizi saglayacak kadar guclu bir histir.
sürekli bir telaş hali. bulunduğum yere sığamıyorum ben. bir de yüzme isteği geliyor. zira dünyayı yüzerek dolaşabileceğime inanıyorum.
sürekli karın ağrısı..
damar damar üstüne binmesi.
hiç bir his hissetmemek diyebiliriz. bir an içinde olsa sanki yaşamıyormuşsun gibi geliyor. beynin duruyor.
sürekli işeme hissi.
Karın ağrısı, beyin uyuşması, sürekli sırıtmak.
(bkz: nisan mayıs ayları gevşer gönül yayları) yok o burda değildi galiba lan.
her an, her saniye yaşanan merak hissi.