bugün

normalde aşk yoktur ve insan aşkı sadece dilediği gibi özgürce istediği kişiyle istediği zaman seks yapamadığı için yaratmıştır. bir başka deyişle aşk, insanın kafasında en çok seks yapmak istediği insana karşı kurduğu yoğun düşüncelerdir. normalde onunla veya onun gibilerle uğraşmadan seks yapabilseydi aşk diye birşey olmazdı.
aşk denen sikkupukkoluğun insanın yarattığı bir saçmalık olduğunu fark etmiş insan söylemi. tebrik edilesidir.

(bkz: sana puanım 9 kanka)
(bkz: ooo yeah man)
(bkz: ask file corap satmak icin uydurulan bir yalandir)
bu hastalık ilaç alınırsa 3 ayda, alınmazsa 90 günde geçer. tabi kastımız mecazi aşktır. gerçek aşk ise hastalıktan öte derde devadır. ölümsüzdür.
eğer kastettiğimiz şey "maddi aşk" ise sonuna kadar katıldığım önermedir. zira aşkın geçici olması, platonik aşkın daha uzun süreli ve güçlü olması da bu önermeyi destekler.

p.s: burada tasavvufi ya da manevi aşktan değil, kadın-erkek arasındaki klasik aşk olayından bahsediyorum. yoksa diğeri apayrı bir mevzu.
(bkz: biteceğini bile bile aşık olmak/#5380033)
Mevlana son zamanlarında hastaydı.Aşk hastası Bir gün Sadreddin Konevi Mevlana'yı ziyarete gelir.

Sadreddin der ki;

''Efendim hastasınız.Allah şifa versin.''

Biri size şifa dilediğinde ne dersiniz? Allah razı olsun dersiniz.Ne güzel bir dua dersiniz değilmi?

Mevlana döner der ki;

Sadreddin! Esas Allah sana şifa versin aşıkla sevgili arasından perde kalktığında hangi şey aşık olana zarar verir?Ben aradığımı bulmuşum.

Aşk hastası olmayanı hasta kabul ediyordu Mevlana. Allah'a aşık değilsen hastasın sen Mevlana'ya göre.
insan kendini aşka karşı koruyabilir mi?

cevap kesinlikle evettir efendiler. bunca yıldır aşk işte nası geleceği belli olmaz diyerek geçnimiş biri olarak cevaplıyorum bu sorunun cevabını. evet kesinlikle kişi kendi beyninde bunu engelleyebilir her şeyde olduğu gibi.

bir düşünün durun hele adam gibi. sokağa çıkın karşınıza illa ki güzel bir bayan veyahut bay çıkacaktır. takip edin onu. kendi kafanızda istiyorum diyiverin hele. emin olun ki azıcık cesaretiniz var ise karşısına geçip seni seviyorum diyebilirisiniz veya karşısına çıkamayıp arkadaşlarınıza ulan bi ahtun gördüm resmen aşık oldum gibi klasik replikler sunabilirsiniz.

veya daha farklı bi şekilde düşünelim olayı. demin anlattığım daha sıra dışıydı. içinizden diyenler olacaktır bir şeyler paylaşmak lazım aga öyle şey olmaz! tamam şunu düşünelim o zaman okul veya işte çok iyi arkadaşlarınız vardır. neden bunlara aşık olmuyoruz o zaman. bunlarla bir şeyler paylaşıyoruz, muhabbetimiz çok iyi e zaten karşı cins hadi aşık olsana. olamazsın dimi hemen? neden kafana yazmışın çünkü aa o benim kankim/canım/dostum/sırdaşım diye. bunuda yapan gene ilk örnekteki gibi beyindir. istersek hemen aşık olabiliriz bu kişilere veya ilk baştan itibaren beyin bu kişiyi dost olarak kaydeder.

görüldüğü üzere aşk engellenebilir bi hastalık. hastalık mı orası çok ayrı bi şey. bana kalırsa dünyanın en güzel bi şeyi. diyeceksiniz ki ulan deminden beri ne analtıyodun şimdi ne diyosun. onlar fikirler be hacım serbest salıverin kendinizi beyninizi aşkı engelleyen beyni mikeyim afedersin.
seratonin hormonumuz ve kan şekerimizin aynı anda düşmüş olduğu bir dönemde basit dokunuşların yerini aşkın ve tutkunun almasına karar verdiğimiz an zaten meyilli olduğumuz birine, aklımızda olmayan piyangodan çıkmış birine vs. tutulma yoluyla başımıza tarafımızdan getirilmiş bir şapşallık hadisesidir. ilerisi acı çekme belirtileriyle başgösteren, delirten, gene tarafımızdan var edilmiş bir hastalığa girer. kısıtlanan özgürlük aşka yol açabilir doğrudur; tıpkı evlenmeden olmaz mantığı gibi.