bugün
- mert hakan yandaş26
- fenerbahçe12
- fenerbahçe'nin gs'nin balonunu patlatmış olması12
- astrolog meral güven8
- ismail kartal12
- israil'in refahta sivil çadırlarını vurmasi11
- 2023 2024 sezonu süper lig şampiyonu galatasaray16
- galatasaray12
- ergin ataman14
- pornhub com10
- fenevin üzerindeki trabzonspor laneti8
- ikizler burcu erkeği10
- karşı cinste çekici gelen özellikler20
- hangi süper güce sahip olmak isterdiniz12
- beşiktaşın en kötü sezonunda bile kupa alması8
- mauro icardi12
- rüyada olduğunu fark etmek10
- fenerbahçe taraftarı9
- aslolan fenerbahcedirin anlık suratı10
- nihavend longa8
- ameliyatla erkek oldum soruları alayım20
- emre belözoğlu9
- evlenmelik sözlük erkekleri27
- sokak hayvanları uyutulacak24
- yazarların bugün içtiği sigara sayısı20
- 26 mayıs 2024 konyaspor galatasaray maçı10
- mika raun'un gelinlik giymesi12
- istanbul'a taşınmak isteyenler için tavsiyeler14
- neden yazarlık yapıyorsunuz20
- true bekarsa ispatlasın13
- sözlükteki en sapık 10 yazar16
- fettullah gülen'in ölmesi22
- ölen arkadaşın karısının seksi olması9
- türk kızları neden gülümsemiyor12
- namaz kılan kemalist fayda görür mü11
- fenerbahçe amblemindeki ot9
- yaya geçidinde kendini yola atan alman16
- dinci geri zekalılar ile insanlığın mücadelesi17
- online 28 yazar şu an ne yapıyor15
- bir kadın nasıl susturulur19
- 24 mayıs 2024 panathinaikos fenerbahçe beko maçı11
- türk kızlarındaki zenci merakı15
- menzilcilerin gay gay hareketleri13
- bir kadına söylenebilecek en güzel iltifat19
- iremga'yı taşlamak17
- türkiye fakirse halk neden obez14
- dünya türkiye'nin neyini kıskanıyor14
- lise eteğini saklayan hatun13
- putine bir savaş taktiği ver9
- ideal erkek boyunun 195 olması16
mustafa ulusoy kitabı, karakalem yayınlarından.
"insanı en çok inciten, ruhunu daraltan temel acı insanın kendisini değersiz hissetmesidir. Aşk da işte tam burada devreye giriyor."
"insanı en çok inciten, ruhunu daraltan temel acı insanın kendisini değersiz hissetmesidir. Aşk da işte tam burada devreye giriyor."
kişilere renk adları vererek, ay terapisi ile ruh tedavisini anlatan güzel bir kitap...
psikiyatrist, psikoterapist ve yazar mustafa ulusoy'un sürekli içimizde barındırdığımız ama çoğu kez gerçekliğini umursamadığımız bazı olguları günyüzüne çıkardığı romanı.
önemli gördüğüm bir yerini aktarmam gerekirse:
--spoiler--
"varoluşçu psikoterapi ekolünden gelen terapistler, anlamsızlık, ölüm, yalnızlık ve seçme özgürlüğünün insanın en temel varoluşsal sorunları olduğunu ifade ediyorlar. ben ise, bunlara katılmakla birlikte, insanı en çok inciten, ruhunu daraltan temel acının insanın kendisini değersiz hissetmesi olduğu kanaatindeyim. aşk da işte tam burada devreye giriyor. kişiler kendilerini değerli hissetmek için zamanımızda en çok aşka sığınıyor ve aşkı bir kurtarıcı olarak görüyorlar. ilginç şekilde, bir kurtarıcı gibi sarınılan aşk, kendisinden bekleneni veremediğinden ve kesinlikle de veremeyeceğinden, temel bir insanî acıya dönüşüyor. özellikle terkedilen insanlar, ya da aşklarına karşılık bulamayanlar, veyahut kendilerine kimsenin âşık olmadığına inanan insanlar kendilerini değersiz hissetmeye başlıyorlar. bu yüzden, bu kitabın temel vurgularından biri aşkın insan için bir kurtarıcı olamayacağıdır. ne aşk insana yetiyor; ne de insan aşka.
aşk insanî bir durum. ve aşk iradî bir yaşantı değil. bir de bakıyorsunuz ki, aşık oluyorsunuz. kanaatimce, aşk insanın sevilmek ve değerli olmak istediğini, bu yönde büyük bir ihtiyacı olduğunu anlaması için yaratıcı tarafından verilmiş insanî bir yaşantı. her aşk düş kırıklığı ile biter. burada sanki, aşık olunca insandan beklenen, aşkın kaldıramayacağı kadar sevilme ve değerli hissetmeye insanın ihtiyacı olduğunu anlaması ve bunun yolunu aramasıdır. ama eğer aşka varoluşsal bir anlam yüklenirse, insan kendisini mutlak değerli hissetmesini aşka bağlarsa, işte o zaman aşk sadece bir yanılgı ve düş kırıklığıdır."
--spoiler--
önemli gördüğüm bir yerini aktarmam gerekirse:
--spoiler--
"varoluşçu psikoterapi ekolünden gelen terapistler, anlamsızlık, ölüm, yalnızlık ve seçme özgürlüğünün insanın en temel varoluşsal sorunları olduğunu ifade ediyorlar. ben ise, bunlara katılmakla birlikte, insanı en çok inciten, ruhunu daraltan temel acının insanın kendisini değersiz hissetmesi olduğu kanaatindeyim. aşk da işte tam burada devreye giriyor. kişiler kendilerini değerli hissetmek için zamanımızda en çok aşka sığınıyor ve aşkı bir kurtarıcı olarak görüyorlar. ilginç şekilde, bir kurtarıcı gibi sarınılan aşk, kendisinden bekleneni veremediğinden ve kesinlikle de veremeyeceğinden, temel bir insanî acıya dönüşüyor. özellikle terkedilen insanlar, ya da aşklarına karşılık bulamayanlar, veyahut kendilerine kimsenin âşık olmadığına inanan insanlar kendilerini değersiz hissetmeye başlıyorlar. bu yüzden, bu kitabın temel vurgularından biri aşkın insan için bir kurtarıcı olamayacağıdır. ne aşk insana yetiyor; ne de insan aşka.
aşk insanî bir durum. ve aşk iradî bir yaşantı değil. bir de bakıyorsunuz ki, aşık oluyorsunuz. kanaatimce, aşk insanın sevilmek ve değerli olmak istediğini, bu yönde büyük bir ihtiyacı olduğunu anlaması için yaratıcı tarafından verilmiş insanî bir yaşantı. her aşk düş kırıklığı ile biter. burada sanki, aşık olunca insandan beklenen, aşkın kaldıramayacağı kadar sevilme ve değerli hissetmeye insanın ihtiyacı olduğunu anlaması ve bunun yolunu aramasıdır. ama eğer aşka varoluşsal bir anlam yüklenirse, insan kendisini mutlak değerli hissetmesini aşka bağlarsa, işte o zaman aşk sadece bir yanılgı ve düş kırıklığıdır."
--spoiler--
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar