bugün

o boy aynasından çıktı fransızın malı,

vişne asidi vardı tadında rujunun.
"Döndüm arkamı sana,
sen sırtımdan vurmayı seversin,
yüzüm ağır gelmesin."
Hayır başka türlü olmayacak
Ben sana mecburum bilemezsin.
Ayrildigimiz aklima geldikce demirler eriyor hirsimdan.
Lisede edebiyat öğretmenimizin adını tahtaya "Atilla ilhan" şeklinde yazması sonucu kendisini uyarmamla iç dünyamda yaşadığım thug life şeysini borçlu olduğum şair. Selam olsun.
sen şimdi yanımda yepyeni bir türkü gibisin
ah şu harp bitse rüzgar gibi bir nefes alabilsek
kimseler kimseler çıkmasa yolumuzun üstüne
yağmur yağsın varsın ıslansın saçlarımız
yalnız duyulmaz olsun göğsümüzdeki darlık
dilimizdeki kilit kolumuzdaki zincir
ömrümüz meçhullerden meçhullere akıyor
saatler bizim değil kitaplar bizim değil
bizim değil yaşamak bizim değil hiçbir şey
kendi dünyamızda yabancılar gibiyiz
ya çok erken ya çok geç doğmadık mı sevgilim
buna rağmen mutluluğa inanıyoruz

Bu güzel dizeleri bize kazandırmış türk şair.
(bkz: Harp Kaldırımında Aşk)
karanfilli şiirler yazmış yazar.

Gözlerin kaç gece eder
Dudakların kaç karanfil
Gülünce sehpalar devriliyor
Kızgınlığın kaç yanardağı
Ne yapsam, ne tutsam, nereye gitsem , ben sana mecburum sen yoksun.
ADIM SONBAHAR

nasıl iş bu
her yanına çiçek yağmış
erik ağacının
ışık içinde yüzüyor
neresinden baksan
gözlerin kamaşır

oysa ben akşam olmuşum
yapraklarım dökülüyor
usul usul
adım sonbahar

ATTiLA iLHAN.
Beni koyup gitme ne olursun
Durduğun yerde dur
Kendini martılarla bir tutma
Senin kanatların yok
Düşersin yorulursun
Beni koyup gitme ne olursun

Bir deniz kıyısında otur
Gemiler sensiz gitsin bırak
Herkes gibi yaşasana sen
işine gücüne baksana
Evlenirsin çocuğun olur

Sonun kötüye varacak
Beni koyup gitme ne olursun

Elimi tutuyorlar ayağımı
Yetişemiyorum ardından

Hevesim olsa param olmuyor
Param olsa hevesim
Yaptıklarını affettim
Seninle gelmeyeceğim
Beni koyup gitme ne olursun

Attila ilhan.
elimden gelen bu ben iki kişiyim
çoğalmak neyse ne azalmak zor
birisi seni her an bırakıp gittiğim
öbürü kan gibi tutulmuş seviyor
ağzındaki acı alnındaki çizgiyim
gözlerine kirli bir bulut getirdim
hiçbir sevinç aydınlığı onu silemiyor...
gözlerin gözlerime değince,
felaketim olurdu ağlardım.

beni sevmiyordun bilirdim
bir sevdiğin vardı duyardım.
"bir gece sabaha karşı
en kilitli kapılarım açılacak
yalnızlığımdan çıkıp gideceğim
ne sensiz kalırsam korkusu
ne kitaplarda okuyup altını çizdiklerim
ne alkol tutabilecek beni
ne ölüm telaşı"

atilla ilhan
insan sevdiğini bırakmaz, sevmek bırakır insanı.
An gelmiş ve ölmüştür.
Emperyal otelinde uc gece kaldik dorduncu gece sokakta yattik boyle mi bilmem ama oyle olsa daha guzel olabilirdi (bkz: emperyal oteli) ben bkz yaziyorum sonra onlari okuyorum:)).
çift t li attila da ölürmüş.
Aşırı saygı duyduğum ve bana göre son yüz yıl içinde edebiyatımızın gördüğü en büyük üç şairden biri..
şiirleri iyidir, hoştur lakin romanları da önemlidir, ihmal edilmemelidir. romanlarının sosyolojik altyapısı oldukça kuvvetlidir. fena halde leman romanı durumu örnekler niteliktedir.
11 ekim 2005 tarihinde kaybettiğimiz üstad.
Karşıyaka'da heykeli bulunan şairimiz. Ben bu heykeli daha önce neden görmedim diye kafami karıştırmadi değil.
"Geçerdi hep
Pırıltılı kanunlar
Neves gecelerden
ihtimal buhranlı gecelerdi hep
Yüreğinde yalnızlığın tortusu
Vazoda yaseminler
Ufukta yağmur kuşları
Çözülmez bilmecelerdi hep
Ansızın dalar
Bir yorgunluğa uyanırdın
Güneş çekilmiştir bahçelerden
Lambalar çok erken yanmış
Aldatılmak korkusu
Sık sık bozulan yeminler
Enfarktüs kuşkuları
Sinsi bir kederdi hep
Zaman zaman düşündüğün
Aklına geldikçe güldüğün
Şan şeref ve ün
Beyhude şeylerdi hep."
Şair,düşünür.meşhur ben Sana mecburum şiirinin kalemi.atatürkçü yazar.10 send evvel aramızdan ayrılmıştı.o dönemler trt de Zaman içinde yolculuk programını takip ederdim.ırkçılıkla ilgili bir anısını anlatmıştı.sırf adı Attila Diye Fransa da bir kütüphaneye alınmadığını söylemişti.
Üçüncü şahsın şiiri isimli eserini okuyup da etkilenmemek mümkün değildir.
(...)
yalnızlıklarımda elimden tuttular
uzak fısıltıları içimi ürpertir
sanki gökyüzünde bir buluttular
nereye kayboldular şimdi kimbilir

ne kadınlar sevdim zaten yoktular
böyle bir sevmek görülmemiştir.