eleştirdikleri dincilerle aynı seviyeye düşmelerine yetmez - ayrıca halkı yönlendirip kullanmaları lazım.
Halkın genelinin din görüşleriyle ateistlerin görüşlerinin ters düşmesinden kaynaklanan durumdur. Etkilenmekten korkan halkımız, fikirleri değişmesin diye, atalarından gördüğünü yaptığı için, sosyal yaşamına uygun düşmediği için ateistleri sevmeme durumu var. Ancak ateistler (bazıları) sırf farklılık olsun diye etini budunu bilmeden bu işe kalkıştığı için ateistin adı da kötüye çıkmaktadır dostlar. Nitekim ki ; hepsi birer bizim insanımız. Her tartışmada aklımızda kalan cümle bu olmalı. (bence)

NOT: Toplumu ayrı gayrı değil bir düşünmek lazım. Dini düşüncesi farklı bir ton insan var dünya da, dini kesime azınlık olarak hitap edilen tek ülke olmayı başarabildik sonunda. Bugün Osmanlı torunuyuz diye geçinenler atalarının hoşgörü politikasından nasibini almamış olarak beliriyor. Bir çok farklı din görüşünden oluşan toplumun ilk önce bir arada yaşamayı öğrenmesi gerek. Burada herkese görev düşüyor, zındığa da dinsize de şakirte de dangoza da gericiye de müslümana da sana da bana da !
ateyizler kim ki halkı sevsin, hangi azınlığa, hangi tarihte böyle bir görev yüklenmiş ki bunlara yüklensin.
neyi seviyorlarki ..
yok öyle bir şey, seviyoruz sizi.
Nasıl karşılık alırsan öyle karşılık verirsin durumu. Mesela bana birinin ters bir kelime söylemesi için beklerim ama hiç duyamam örneğin andaval kelimesini bana kullanamadılar. Çünkü saygı duymaya çalışıyorum, görüşlerini olurlu olarak karşılıyorum. Ben allah yok dedim diye inanan birinin tanrısı yok olmaz. işte sorunların temeline inerken bir taraftan değil her taraftan bakmanın gereklilikleridir bunlar. Umarım bir gün tüm insanlığa yayılır bu.

(bkz: Mea culpa) ne anlama gelmektedir.Kendini gözlemlemek nedir ne değildir. illa ki bencillik dersek ki (bkz: maslow un ihtiyaçlar hiyerarşisi teorisi) .
"sana ateistiz diyenler dinci çıktı çocuğum" repliğini hakeden tespittir.