bugün

dinini gerçekten seven insanın yapması gereken harekettir. * * *
kulaktan dolma bilgilerden karşısındakini de kendisini de arındırması gerekir. *
genelde yapılmaz çünkü daha kendisi bile kuran'ı oturup okumamıştır. * *
içinde 'hoşgörü' olan her eylem gibi yüce olan bir iştir; yapılmalıdır.
insanlar fikirlerinden, inançlarından dolayı yargılanamayacağı için yaplması gereken eylemdir.
ateistin inançlıya saygı duyması, inançlının ateiste karışmaması gerekir. olması gerekn budur. hoşgörü budur.
(bkz: dinde zorlama yoktur)
lan bu güne kadar dövdük bi değişim olmadı biraz da sevelim düzeleceklermi bakalım mantığıdır. ateistler de evcil hayvan ya.
en müslümanca tavırdır.o kadar misyoner varken sonucunun kendinden başka kimseye zarar veremeyeceği bir düşünceye sahip insana niye saldırırsın ki.
dindarlara saldırmak yerine hoşgörü ile yaklaşmak ile aynı değerde olandır ve saygıyı da beraberinde barındırmalıdır.
islam'da, kimseye durduk yere saldırmak olmaz. tanrı diyor ki; ''size savaş açmadıkları sürece, kimseye savaş açmayın. size saldırırlarsa, kendinizi savunun'' bir ateist, bir müslümana saldırmadığı sürece, bir müslüman, sebepsiz bir yere, herhangi bir ateiste saldırmadığı sürece, ortada her daim hoşgörü olacaktır. ateist insan, sonuçta tanrının bir kuludur. onu tanrı yaratmıştır. senin 2 gözün varda, onun 3 gözümü var ? veya, onun 3 kulağı varda, senin 4 kulağın mı var ? en nihayetinde hepimiz insanız. kimse durduk yere birbirine saldırmazsa, ortada her daim hoşgörü olacaktır insanlar arasında.

bir ateiste, ateist olduğu için saldırmak, müslümanlıkta yoktur. aynı bir beşiktaş'lının, bir fenerbahçe'liye, sen fenerbahçe'lisin diye saldırması gibi, çağ dışı olan bu eylemi, hiçbir din ve kitap söylemez.
iki yüzlülükle değil o bilince varılarak yapılması gereken eylemdir.
(bkz: cemaatçi tayfa buraya gelsin)
(bkz: hoşgörü)
(bkz: uhuvvet)
erzurum'da yaşanan daha saçma bir örnekle açıklamaya çalışacağım olay. vakti zamanında erzurum'da ramazan ayında hizmet veren bir kafe ülkücüler tarafından satırlarla basılmış akabinde ortalığın hamına koyulmuştu. erzurum'da 50000 küsür öğrenci var. farzedelim ki bunların 20000 i kız. e bu kızların hasta olma ihtimali var üstelik o kafe camları tamamen kapatmışken şimdi yapılan iş islam adına mı? o işi yapan kimsenin 5 vakit namaz kılıyor olma ihtimali var mı? 5 vakit namaz kılan birinin o işi yapma ihtimali var mı? mühim olan nüfus cüzdanına bakıp lan ben müslümanmışım satırımı verin bana demek değil dini araştırıp felsefesini kapmıştır. ha sözlükte bende deliriyorum çünkü asılsız şekilde değerler lekelenmeye çalışıyor. yapmayın lütfen lan.
herhangi birine saldırmak yerine hoşgörü ile yaklaşmanın spesifikleştirilmiş hali. hoşgörü gerekliyse eğer illa, önce kendine hoşgörü göstermeli kişi ki daha sonra bunu saldırmaya tercih edebilsin.

Çünkü asla bir ateist durduk yere gelip aşağıdaki diyaloğun yaşanmasına sebebiyet vermez.

- ben ateistim.
- sana hoşgörüyle yaklaşıyorum.

daha gerçekçisi şu şekilde olur:

- allah'a inanıyor musun?
- inanmıyorum.
- ateist misin?
- evet.
- bıdıbıdbıdıbıdıbıdbıd..
- ...(sana hoşgörüyle yaklaşıyorum)

eğer saldırmak yerine sunulan bir opsiyon ise hoşgörü ile yaklaşmak lütfen yaklaşmayın. olduğunuz gibi olun çünkü bu daha oturmuş bir karaktere yakışır.

ideali ise şu şekildedir:

- allah'a inanıyor musun?
- hayır.

hatta benim gözümde daha da ideali:

- allah'a inanıyor musun?
- sanane yarraaam
- zuhaaaa
- hehe

bitti. bu kadar.