bugün

(bkz: ibn-i haldun)
(bkz: mukaddime)
(bkz: ümran teorisi)

-bedevi toplumlarda henüz merkezileşme, tek elden yönetilme kavramları olmadığından kendiliğinden çoğunlukla kişisel özelliklerden kaynaklanan otorite sahipleri bulunur. bunlar o toplumun önde gelenleridir.(hani şef, şaman, reis vb.. ünvanlarla anılanlar)

-yerleşik hayatın gelişimi ve hazeri toplum yapısına geçilmeye başlandıkça yönetimi genellikle ilk olarak işbu otorite sahipleri ele geçirmektedirler.

-işte bu hakimiyet gücüyle beraber iktidar sahipleri olağünüstü bir maddi güce hakim olurlar ve buna paralel diyalektiğin sonucu olaraksa israf ve gösteriş artar, (lale devri teoremi gelmesin akıllara, farklı kavramlar) israfın artması serveti azaltır.

-servetin azalması ise, vergi vb.. yollarla toplum üzerinde bu hakim sınıfın baskısı olarak döner,

-neticede iktidar olan sınıf, ya zaman içinde kendiliğinden, ya alt sınıf tarafından ya da komşu veya yabancı uygarlıklar tarafından düşürülür.

-sonuç ya iktidarın el değişimi ya da medeniyetin istila veya başka yollarla çöküşüdür.

hamiş: bu teoremin diğer bir ismi de (bkz: iktidar teorisi)dir

hamiş2: bu otorite kavramı hani sosyolojinin annesi dediğimiz(!) (bkz: max weber)in ( (bkz: karizmatik lider) kavramına ne kadar da benziyor değil mi?? ne kadar da ilginç ya!! hem de yüzyıllar evvel...