bugün

Yasal olarak trafiğe çıkmasında sakınca olmayan ama gerek kavrama noktasını gerek manevra olayını bir türlü kavrayamamış mallardır.

türkiye'de ehliyet almak, bakkaldan ekmek almak kadar kolay, diyicem sandın ama demiycem. Çok klasik olur. bozulma lan. tamam senin dediğin olsun. tamam arkadaşlar kırılmasın bakkaldan ekmek almak kadar kolay diyorum.

şimdi böyle ehliyetli mallardan bir tane örnek vericem.

e-5 te ilerliyorum sol şeritte. yol bomboş. böyle keyifle gidiyorum. bir de yorgunum ki sorma. uykum da var. esniyorum. hafifte alkollüyüm. şaka lan gayet normalim, iyiyim, alkollü hiç değilim. dikkatli bir şekilde gidiyorum. makas falan atmıyorum. klasik müzik dinliyorum falan. ama sol şeritten de vazgeçemiyorum. işte böyle bir anda önümdeki astra birden gözümde büyümeye başladı. Velhasıl uzatmıycam, olan oldu bizim emektarın acı kornası eşliğinde bindirdim astraya. merak etmeyin kimsenin burnu bile kanamadı. neyse indim arabadan gittim elemanın yanına "abi neden durdun allansen". Aldığım cevap "önümdeki adam dörtlülerini yakıp durdu. Bende durdum. Yha bu hafta ikinci defa arkadan vuruyolaar". Önündeki araba kısa bir duraklamadan sonra uzamış gitmiş. Bu mala ise sol şeritte kavrama noktasını bulup ayağını debriyajdan kaldırması için 5 dakika lazım. Yani bilmeyenlerin anlayacağı şekilde anlatıyım, arabayı 5 saniyede kaldırmak yerine 5 dakikada kaldıran bir tip bu. Yanisi arkadan çakılmayı çoktan hakketmiş bir ibine...
trafiğe motorla çıkıyorsa ve motor kullanmayı biliyorsa trafikte sorun yaratmayacak tip.
türkiyede bilinen hiçbir simulasyon ve sürücü kursu, trafik eğitimi veremez! sürücüler özellikle istanbul'da araba kullanmayı zamanla, çarpa çarpa, tecrübe ede ede öğrenirler. bu sistem değişmeli ve cezalar ağırlaştırılmalı. lakin o ayrı konu. bu günün gerçeklerinden bahsediyoruz burada.

kendimden örnek vereyim.

1-sürücü kursuna gidip ne teorik ne de pratik bir eğitim almadım. (sanırım birkaç kez evrak işi için gittim, müsade ettiler)
2-yazılı sınava sadece 30 dakika çalıştım (tamamen gerçektir, eski sorulara baktım o kadar) o bile yüksek bir not ile geçmeme yettti.
3-uygulama (direksiyon) sınavında, formaliteden kemerimi bağladım, arabayı dümdüz yolda stop ettirdim. ikinci denememde yola çıktım. trafik olmayan düz bir yolda 100 m sürüş yaptım, geçtin dediler.
4-ehliyeti aldım.

şimdi,

ben bir trafik canavarı değilim. ama tabiri caizse acemiyim. sürat merakım yok ama her an bir kaza yapabilecek durumdayım. şimdi trafiğe çıkmamalı mıyım? belki evet. ama işte bilmediğim halde, yavaş yavaş çarpa çarpa öğreniyorum.

yukarıdaki verdiğim örnekte suç kimindir?

a)derslere girmediğim halde bana başarı belgesi veren sürücü eğitim kursunun
b)salak salak sorular soran ve insan gerizekalı değilse geçilen soruları hazırlayan kurumun
c)direksiyon sınavında geçer not veren salak memurun
d)bunların hiçbirini denetlemeyen devletin
e)benim

sorunun "kesin" bir cevabı yok sanırım. sonuç olarak kimse doğuştan bilmiyor bunları.
bayan şöför.
edit: rekor düzeyde eksi için teşekkürler.
araba kullanmayı bilmediği halde trafiğe çıkan tip, annem olmuştur. nasıl, araba kullanabilir ehliyeti verdiklerini de anlamış değilim.
neyse allah' tan ufak bir kazası oldu da, aile oy birliği ile araba kullanma sevdasından men edildi. cana geleceğine mala geldi. şükürler olsun, bir insana çarpıpta telafisi olmayan bir üzüntü yaşamadık.
16-17 yaşında altına araba çekilen zengin öğrenci milleti olabiliyor çoğu. sonuç belli hede kavşağında aşırı hız ve direksiyon hakimiyeti kaybı sonucu bilmem kaç ölü. aynı gece baba parayı bastırır ölen çocuğun ailesi ikna edilir baba medyayı da doyurduktan sonra bizim öğrenci arkadaşlarını toplar yine partiye gitmek için basar gaza.
her 10 şöförden 8'idir efendim. trafiği tıkarlar, sağ şeritten gitmeleri gerekirken sol şeritten giderler. özellikle bayan tiplerdir bunlar. yokta git taksiyle istediğin yere, ille araba mı gerekiyor.
ehliyetini kasap veya manavdan alan zihniyettir..
can almayı sıradan bir olay olarak gören kişinin yapacağı eylemdir. bunun baska izahi yok, otomobil kullanmasını bilmiyorsan ya öğrenene kadar boş alanda çalışacaksın, öğrenemiyorsan da toplu taşımayı kullanacaksın.
çukurları hedef seçen, direksiyonu sağa sola oynatıp duran, düz bir yere arabayı yarım saate yakın bir sürede park edebilen, park ederken beklettiği araçlara bir de korna çalıp küfür eden tiptir.
Kesat geçen işlerin açılması sebebiyle,
araba tamircileri federasyonu tarafından görevlendirilmiş Velet.
(bkz. velet-çocuk)
yüzme bilmediği halde ''allah büyüktür'' deyip, 20 metre derinlikteki suya atlayan kişi.......
arabası manuel vitesi ise karşılaştığı ilk yokuşta kalır ve ardından büyük bir telaşla araba çalışırken ayağını debriyajdan çeker bu arada yoldan geçenlerden yardım istemek için beline kadar camdan dışarı sarkmıştır ve arkada bitmek bilmeyen korna sesleri yüzündeki çaresizlikle birleşmiştir, ömründen ömür gitmiştir.
play station'in etkisinde kalmis tiptir. kendi haline biraksaniz schumacher'a kafa tutar o derece..
Artist öğrenci tipidir. Fazla derinlere inilirse apaçiliğe kadar gidilir.
Yavşağın önde gidenidir. Ne kendisini, ne ailesini ne de başkalarının hayatını umursamaz. Yeni yeni araç kullanmayı öğreniyorum. Yarım saatte bir araba geçen yollarda bile aman çocuk fırlamasın, aman köpek kedi çıkmasın, aman yavaşlıyım önümde kargalar uçsun diye hayvan gibi strese giriyorum. Sizin bizden üstünlüğünüz ne orospu çocukları? 1 tonluk metal kütlesini kullanıyorsunuz. Dikkatli olun
Ne desem boş aqz.
Azraile merhaba derken yanında bir kaç kişiyi daha götürmeye and içmiş kişidir. trafikte ne işin var be!
Yeni kullanmaya başlıyor olabilir. Kullanmadan da öğrenemeyecektir malumunuz. Sağdan sağdan yavaşça gitsindir.
Bahçelievlerden emeğe dönen kavşağa gelmeden ışıklar var.. Oradan kalkış anında birisi benç kapıdan alıyordu.