annenin her istenildiğinde para verebilme yeteneği

babadan her istediğinde para alabilen annenin yeteneğidir o.

her kadına anne olduğunda gizli bir orgut tarafından dağıtılan sihirli kurabiye kavanozu sayesınde annelerimizin başarabildiği eylem.

anne yüreği işte. onlar doğuştan yetenekli.

hiçbir anne evladının mahçup olmasını, parasız kalıp başkasına muhtaç olmasını istemez elbet. kocası para vermiş olsa dahi çocuğuna, gözüne az geldiyse bu para, "bulunsun yanında" diyerek sıkıştırır mutlaka avucuna. lakin çocuğuna para vermemişse baba, daha kendisinden istenmeden, kalkar yerinden içeri gider anne. bir zulası vardır muhakkak. cüzdanında yoksa fazla para, gider odasına. bir çekmece içinde veya mutfakta bir tencere içinde sakladığı paralarından alır getirir oğluna, verir harçlık diye. oğlan mutlu, anne huzurlu.

ama en çok hayran kaldığım annelerin ikna kabiliyetleri.
para isteyen çocuğuna para vermeyen babayı ikna eden annelere ne demeli?

- oğlana para verir misin metin
- ne yani beş kuruşsuz mu çıksın dışarı
- kız arkadaşıyla buluşacakmış ama
- dolmuşa dahi binecek parası yok cebinde çocuğun
- oğlana para ver dedim metin

(bkz: ana gibi yar bagdat gibi diyar olmaz)

küçükken 'demek ki babam anneme boşuna kirli çıkı demiyor' diye düşünmeme sebep olan, yastık altı projesinin hayata geçmesiyle vuku bulan durumdur.

Annelerin kirli çıkı fonksiyonunun olmasından ileri gelen bir durumdur.

ilerleyen yıllarda anneyle dalga geçmeye yarayan yetenektir.

"borcumuz var diyonuz, nerden geliyo o para? hınzır seni. aldattın di mi diyince kızıyosun hemen, ehoeohee"

annedir çünkü. kelimenin tam anlamıyla, kendisi yemez çocuğuna yedirir. yüreği dayanmaz ki başka türlüsüne.

(bkz: anne bank)

benim annemde olmayan yetenek.

10 liraya aldığını 15 e aldım deyip, sorulduğunda hiç param yok deyip kötü günler için kenara attığı paraların kaynağından verme yeteneğidir.

sütyen bank'ın devreye girdiği zamanlardır. büyüdükten sonra para pek çıkmaz gerçi oradan ama olsun. ilk banka ile tanışma bu şekilde olmuştur çoğu çocuğun.

+anne para versene.
-dur sütyen banka bakmam lazım.

babalara örnek olması gereken yetenektir.

zulacılık kavramının çıkış noktasıdır.
var öyle bir şey...
benim annem bittim dediğim an çıkarır bir kenardan bir köşeden.
birde bir hikayesi olur;
- vayyy be anne ne zulaymış haa.
+ olum baban şöyleydi de böyle oldu filan...
- tamam anne bırak anlatma zulacısın işte.
+ üff al işte birde hesap vericez.

annenin kendi ihtiyaçlarından kısıp çocuklarının arkadaşlarıyla paralarını çarçur etmesini sağlayan babalardan gizli yapılan eylemdir.

annedir o be annemdir mesela
-anne hiç param kalmadı babamdan da 3 gün önce istedim
-nere harcadın parayı
-anne sen ye demedin mi bende döner kebap felan yedim
-aferim olum ye kupkuru kaldın iyice bende 60 lira var yunusa(arkadaşım) söyle gelsin alsın göndersin parayı.

(bkz: bankamatik anne)

bundan önceki hayatında banker olduğu düşünülen kadındır.

babanın cimriliğinin yanında onu karun sanmamıza sebep olan yetenektir.

yastık altı hisselerinin emkb de daima pirim yapmasından kaynaklanır.

evde bir yerde minik bir gömü olacaktı ama bulabilen tek kişi annem.

Bizim evde ütopyadir.anneme göre benim Her daim param vardır.hiç paraya ihtiyacım olmaz.o kadar çok param vardır ki benden borç ister.

her seferinde önce: "karşında banker kastelli mi var senin" diye lafını sokup daha sonra paşa paşa yerine getirdiği doğa üstü yetenek.

limitsiz sevgi anlamına gelir. sevgi anne adıdır.

olmayan yetenektir. çünkü her istediğinizde para veren anne bulmak neredeyse imkansızdır. arada isteyince verirler sağolsunlar...