bugün

sidiğin kurusun.
sidiğine taş dursun.
trafiklere gelesin.
gözüne betirenler çöke(ne anlama geldigini bir türlü anlamayamadıgım beddua)
başın varken ayağın taşa çarpmasın.
- teneşire gelesin!
gözünün ışığına girmiye he vallah!
tahtalara gelesice..(tabuta gir)
mını eşekler s.kesice (sana çok kızdım, başına kötü olaylar gelsin emi)
çenenin yayı çekilesice.
dert tuta bes içini dışını.
yidiğin yimek gözünü dizini boyaya bes.
bu da erzurum:

makinaların* altında kalasan

gordan gora* sıçrayasan

elin kuru götün yaş kalasan
*
ölüm ala(ölüm alsın)
canıyın derdine düşesin(canının derdine düş)
yidiken yıkılasın(bunun açılımını ben de bilmiyorum)
allah belayi versin.
bitlis yöresinden:
gözün ışığan girmiye
moskof
dırnağı boklu.
ikiz doğurasın.
allah cızırtını versin.
erzurumlu bir arkadaşımdan duyduğum ve beni şaşırtıp güldüren şu söz de bu gruba dahildir efenim:

akşam ıscak yatasan, sabah soguk kalkasan.

nasıl bir şeydir bu?*
Elazığ yöresinden
Torpağ başan * *
töremeyesin * *
o boyda galasın * *
kulaana şiytan ossursun!

amaç? bu nasıl bir hayalgücüdür arkadaşım.
ocağına itler kunnasın.
-cigerin ağzan gele..
-merdavenden kulu kulu düşesen boynun altan gele.
-kanser ede inşallah.
-(#kuzul kurt) olsun yediklerin.
-poğun ağzından gele.
Çocukken oturduğumuz evin hemen yanında bir aile apartmanı vardı ve o enteresan kalabalık evden, enteresan beddualar duyulurdu, anne ve çocuklar, akrabalar sürekli beddua ederlerdi birbirlerine, camlardan sarkıp beddua ettiklerini hatırlarım, ne manyak komşularmış hakkaten. çocuk aklımla anlamasam da meallerini, o vurgu ve tonlamalardan bilirdim ki iyi birşey söylenmiyor:

-yerlere döşenesice!
-gafil gadalara uğrayasın!
-ölün önüne uzansın!
-koynunda gördün, kucağında görme!
-beşinizi bir tahtada yusunlar!
dedem birine demişti zamanında, para tazı olsun sende peşinden hep koşasın emi, dikkat bu en tutulan beddualardan'dır bu.
akşam tok sabah aç kalkasın.