bugün

görsel
baba yarısı derler fakat bazen değil yarısı, çeyreği kadar olamazlar.
tüm amcalara sesleniyorum buradan kardeşinize bir şey olduğunda geride bıraktıklarını unutmayın.
baba yarısı değildi. 10 tane amcam var 6 tane baba fazla gelirdi zaten. önceki gün öldü. 83 yaşındaydı zaten. zor bir hayatı vardı. gençliğindeyse zorlayan bir hayatı. fifty fifty'di yani. saygım vardı hep ama gerek mesafe gerekse koşullar dolayısıyla hangi amcanın çok seviyorsun deseler sıralamaya girmezdi, hoş, rakip çok, 10 amcam var yahu.
ama ben dün cenazede ağladım. hem de çok ağladım. bütün aile oradaydı neredeyse. herkes sandı ki amcama ağladım. bu yüzden ağlamamı görmesinler istedim, tabi kuzenlerim de görüp daha çok ağlamasınlar istedim. kendimi susturup onları teselli etmeye çalıştım.
ama ben babama ağladım.
3 kez kardeş acısı yaşayan babama değil ama.
küçük yaşta babasını kaybetmiş, abisini babası yerine koymuş ve şimdi onu da kaybetmiş babama değil.
artık yaşlanmış olan babama ağladım.
bir gün yine aynı kalabalıkla orada olacağız.
ve bu kez ben kuzenlerimi değil kuzenlerim beni teselli edecek. gözümün önüne hep o sahne vardı dün.
ben buna ağladım.
işte insan böyle bencil ve böyle korkak.
%98 i cimridir ve %96'sı "bu adam nasıl babamla kardeş olabilir lan" cümlesini kurdurur.

bi tane amcam olduğu için sevme ihtiyacı duyuyorum da kendisi tam bi orospu çocuğu*.
(bkz: baba yarısı)
eğlenilen adamdır. Onun gibisi yoktur. Ne de güzel takılırmış benimlee.
sürekli çüke meraklı akrabadır kendisi. aynı zamanda danışılabilir bir insandır.
ingilizce, fransızca, amca?

nereden geliyor bu kelimenin kökeni. senelerdir aklıma takılır.
türk mitinde başbuğun solunda oturan devletlidir.
Huzur verenleri tombul olurlar genelde.
baba/2.
Yenge denen boklu kadın kişisinin dolduruşuna gelen iyi niyetli adam.
Üvey olanları pek çekilmez..
Bakkal olacaklarsa cimri olmasınlar. Yaşlı olurlar genelde.
acikliyorum beyler bu kelimenin kokeni am. amca da am-ca yani am dan.
baba yarısıdır.
konuşmak, barışmak, özlem gidermek, küslüğümüze son vermek için babamın telefon numarasını isteyince bana ''sana ne'' diye cevap vermiş über insan.

tabi lan manyak mısın bana ne zaten babamın telefon numarasından demi amına koyayım.

bu adam olmasaydı belki biz babamla 11 yıl küs kalmayacaktık. tam bir orospu çocuğu.
4 yıl önce aldığı borcu hiç bir şekilde geri vermediği halde 2 hafta önce tekrar borç isteyen, muhabbetimizin sadece onun borç isteme dönemlerinde olduğu,pek sevmediğim,beni darphane zanneden kişi
Nadide dillerden sadece biridir.
abbas ustaoğlu'dur.
bir dayı değildir.
baba yarısı değildir.
babanın erkek kardeşi. babamın tek erkek kardeşi. benden 8 yaş büyük, birlikte büyüdüğüm çocukluk arkadaşım. adamla aynı ilkokula gidiyorduk. ayrı ayrı zamanlarda değil hata olmasın, beraber. okulda amca demeyeyim diye bir sürü kızardı. korurdu ama. bir sorun olduğunda bilirdim ki amcam arkamda olacak. üniversiteye gidene kadar böyle devam etti. canavar gibiydi zaten. duygusuz adamın tekidir. beraber her türlü yaramazlığı, eşekliği, pisliği yaptık. en yakın arkadaşımdı benim.

sonra ne olduysa bir soğukluk girdi aramıza. gözden ırak gönülden ırak meselesi herhalde. üniversite, askerlik, benim üniversite derken eski halimizden eser kalmadı. e bir de büyüdük haliyle.

şimdi seviyeliyiz oldukça. güzel bir seviye ama. arada sarılır falan. adam hayatında kimseye sarılmamış ki. özlem duygusu yok bende der durur. onun için sarılması mucizevi bir olaydır. hele bazen başımı göğsüne yaslar falan. tüm aile şok olur. genelde güleriz beraber. nadiren de dertleşiriz.

çocukluğumun büyük bir kısmı odur. çok severim bazen babamdan çok hatta. biliyorum çok da sevilirim. babaannem öyle dedi. sözlükte yazar olma fikrimin de kaynağı. bir sözlüğe yazar oldu nickini de sözlüğü de söylemedi. yalvardım be adama. ama yok. ben de buraya geldim. sordu söylemedim. birbirimizi arıyoruz. afedersiniz nah buluruz. mümkün değil be. 1 sene oldu.

entry o kadar uzadı ki nereye bağlayacağımı unuttum. teeeeeeeyyy.
babanın erkek kardeşidir. birtanedir, babamdan daha çok koşar derdime. seviyorum seni amcacım.
köy dilinde [kat: emmi]