bugün

(bkz: alttan alma) *
aladağların eteğinde, yeşilliği bol, üstten bakınca cetvelle çizilmiş caddelerden oluştuğu gözlenen, güzel şehir.
kazakistan' ın en gelişmiş şehridir. yeşilliğiyle ve modernliğiyle göze çarpar. şehirde rusça konuşulur.
kazakistan'ın en güvenli şehirlerindendir. "vay mna koyim" diyip üzerinize saldıran tipler almatı'da pek yoktur. adının ne zaman almatı olduğu konusunda fikrim yok, en son alma ata'ydı lan orası. bir de nedense sürekli saatime bakıp "şimdi almatı'da saat bilmemkaç" der dururdum.
kazakistan ın eski başkenti.
kazakistanın en büyük şehridir. başkenti için; (bkz: astana).
aynı istanbul ile ankara farkı vardır bu iki şehir arasında, o nedenle anlatmaya gerek yok.
geniş caddeleri, yazın yemyeşil, kışın ise -30lara varabilen soğukları olsa da genel iklimi ankaraya benzer.
küçük bir şehirdir, herşey elinin altında olması eğer istanbullu iseniz büyük bir kolaylık haline gelir. nereye gitmek isterseniz araç ile en fazla 10 dakikanızı alır.
polislerden korkmak ne demek bunu görebileceğiniz bir yerdir. zira tüm polisler özellikle yabancıları bir para kaynağı olarak gördükleri için, dillerini pek iyi konuşamıyor olmanızdan mutevellit boş yere sorun çıkarıp ceza yazmak, merkeze götürmekle tehdit ederler ve bu da rüşvete giriş 1 adlı dersimizin bir konusudur.
sokaklarda gece vakti dolaşmak pek tekin değildir, hele ki tek başınıza aman diyeyim. özellikle krizden sonra millet iyice paraya aç hale geldiği için kimi gorse yolda indirebilecek hale gelmiş. dikkat her zaman iyidir.
taksiler yine rus sistemi ile çalışır, elini kaldır hemen biri dursun pazarlık yap bin. normaldir ama yine de orjinal taksileri kullanmak daha güvenli.
mekanların hepsinde ortalama fiyatlar vardır, bir yere gittiğinizde acaba çakarlar mı bize diye korkmaya çok gerek yoktur (abuk yerlere girip cıkmadıktan sonra) gerçi çok da fazla seçenek yok zaten gidilecek yerler klasmanında.
insanları, kazak ve rus olarak ikiye ayrılırlar cogunluk olarak.
kazakları çekik gözlerinden ayırtedersiniz zaten. rusları ise cekik gözlü olmayanlar diye. kolay görünüyor ama aslında her çekik gözlü kazak olmamakla birlikte her cekiksiz göz (ilginc bir tabir oldu farkındayım) de rus olmayabilir. zaten hayat da bir bilmecedir, kim bilebilir ki diye rahat da bırakabilirsiniz konuyu.
kazaklar hem kazakca hem rusca konusur, ruslar ise sadece rusca. bu da demek oluyor ki kesisim kumemiz ruscadır ve rusca ogrenilmelidir.
rusvetsiz, tanıdıksız, kazak ortaksız hiç bir iş yürümez. daha uzun süreli düşünenler için kazak eş uygun olabilir. olmaya da bilir.
tarihi eser göreyim ben diyenler için bir hüsran olur, şehir gezilip görülebilecek güzelliği olmayan bir durumdadır.
sadece yeşilliği, parkları, bahçeleri, bir adet dağı, kayak pisti, bir adet istanbul suyunu doldurmuşlar şeklinde gölü vardır. ama nedense güzel şehirdir, sevilebilir. türkü boldur. olmasa daha cok sevilebilirdir ama bakalım kısfmet de denilebilir.
daha parça parça bilgi de yazılabilir. böyle bir şehirdir almaata.
orta asya da yaşanabilecek en güzel şehir.
orta asya nın en güzel ve yaşanılası şehri.
(bkz: alma dursun yerinde ata)
friday night ile esperenza en bilindik gece kulüplerindendir.
ruslar tarafından alma ata, kazaklar tarafından almatı olarak telaffuz edilen, 1 yılımı geçirdiğim kazakistan'ın eski başkenti.

yaklaşık 2 milyon nufuslu almatı şehir merkezinde yaklaşık 16 milyon ağaç bulunmaktadır. almatı bu haliyle ormanın içindeki bir büyükşehir gibidir. almatı'nın neredeyse heryerinden görülebilen alatav'ın özellikle karlı görüntüsü muhteşemdir. biraz bakımsız kalmış olsa da hareketli, sevimli, yaşanılabilir bir şehirdir. gönlümdeki yeri her zaman özel olan şehirdir.
(bkz: almatı)
Kazakistan'ın, Çin sınırında karlı dağların eteklerinde kurulu eski başkenti..Ne yalan söyleyeyim, hiç bir olumlu beklenti içerisinde olmayarak gittiğim bu ülkede beni şaşırtan bir şehir oldu Almaata..Geniş ve bakımlı yolları, yeşilliği, pırıl pırıl ve huzur verici Panfilov Parkı, büyüleyici Zenkov Katedrali, Eminönü'nü hatırlatan Green Market'ı, hayranlık uyandıran estetik heykelleri ile sevimsiz Orta Asya'da coğrafyasında bir vaha bence bu şehir. Tek sorun, halkın tek kelime ingilizce bilmemesinden mütevellit iletişimsizlik kabusu..E bir de pahalılık tabii. Valla, göz alabildiğine uzanan karlı dağlarıyla, pek sevdim ben bu şehri...
Gidilmesini çok tavsiye ettiğim şehirdir. Yaşamayı biliyorsanız, yaşanacak nadir yerlerden biri.
kazakistan'ın düzeni oturmuş, köklü şehri.

coğrafyanın genişliği sayesinde mi bilmem yerleşim oldukça planlı bu şehirde. geniş yollarıyla oldukça ferah bir kent.

yaşamak için gidecekler zaten kendi yolunu bulur ama gezmeye gidecek olanlar için yapılacak şeyler 1-2 güne sığar.

teleferik ile kok töbe(göktepe) isimli parka çıkıp orada zaman geçirilebilirsiniz.
panfilov parkı'ndaki kiliseyi, anıtları görülerek dinlenebilirsiniz.
akşamları şehirde farklı mutfakları deneyebilirsiniz. adlarını hatırlamıyorum ama oldukça iyi italyan, türk, kazak-rus, hint lokantaları vardır. bunlar denenebilir.
gece de servisi iyi olan birkaç ferah barı vardı; genelde kalabalık oluyorlar. oralarda zaman geçirilebilir.
yine adını hatırlamadığım bir cadde vardı; yayalara kapalı. oradaki kafelerde barlarda öğleden sonra bir iki kahve-bira içilebilir.
hediyelik almak için bu caddedeki tezgahlara ya da koktobe'deki birkaç tezgaha uğramanız gerekebilir.

iyidir yani; nisan-mayıs aylarında 2-3 günlük gezi için gitmeye değer bence.
1978 yılında temel sağlık hizmetleri konulu konferansın yapıldığı yer.
Halk Sağlığı'nın temellerini oluşturan Kazakistan'ın Alma-Ata şehrinde düzenlenmiş konferans.
12 gün sonra çalışmaya gideceğim ve çok merak ettiğim şeyler olan şehir. yaşayan, bilen varsa mesaj kutuma beklerim.
kazakistan ın eski başkenti. şimdiki ise (bkz: astana)
görsel

kazakistanda bir şehir.
görsel
Yeni adı “almaty” ile karşımıza çıkan kazakistan’ın eski başkenti.