bugün

insanın hayatını büyük oranda ele geçiren yerleşmiş davranışlardır. daha ileri seviyesi bağımlılıktır.
vazgeçmesi, zihinden koparılması çok sancılıdır ve uzun zaman alır. öyle ki bazen bir ömür yetmez; işin içine mantığını karıştırmayana...
bir gün köydeyim. insanlar yabancı geliyor bana. bir yabancıyım bu köyde.
otobüse biniyorum.
bir kadın geç geliyor.
neden mi?
komşusuna sarılacakmış da ondan.
hatırlıyorum.
ben çok küçükken bizim evde de olurdu böyle şeyler.
duygulanmıyorum.
başım sürekli ağrıyor.
otobüs hareket ediyor.
bir kadın başı öne eğik mütevazilik kokan bir hareketle yürüyor.
bir an çıldırıyorum.
hey sen...
sen sen sen...
diye bağırmak istiyorum.
özgürlüğe teslim ol bebeğim.
karşımda çırılçıplaksın.
kocasını bıçaklayan bir katil görüyorum karşımda.
bir cani görüyorum.
alışkanlıkların hapsettiği...
bende var olan ;

(bkz: alkol)
(bkz: kahve)
Cok tehlikelidir.

Alkole duskunlugum ilk genclik donemlerimde basladi. Hala iliskimiz seviyeli. Fakat cok tutkulu. Gecen gun sigarayi biraktim. Onun haberi bile olmadı. Bence cok ayip etti fahise. Yıllarca opustuk simdi islak dudaklarimi cekiyorum ondan. Cektim. Bitti. Sigara icesim de yok. Uyusturucu ile olan hukukuma narkotigi uzmemek icin girmiyorum. Fakat su an hicbir aliskankigim yok diyebilirim. Cunku hicbiri beni yonetemez hepsini ben yonetirim. Alkol belki bunlarin icinde en şimarttigimdir fakat o da yerini bilecek.
her gece yatmadan önce ellerimi kremlerim.

babaannemden anneme, annemden bana geçmiş bir davranış.
hastalığınız dolayısıyla doktor size bol su tüketmenizi önerdiği vakit sudan tiksinti duyacak bir hale gelmişken, gün gelip doktorunuz size artık normal miktara düşürmeniz gerektiğini söylediğinde suya karşı fazla istek ve özlem duymaya başlarsınız..
insan hayatında o kadar köklü bir şekilde yer tutan unsurlardır.
elimizi daha becerikli, aklımızı ise daha beceriksiz hale sokar.
her sabah evden çıkarken maden suyu içmek
kahvaltı etmesem de içiyorum.
Eğer inatçı biriyseniz bunlardan vazgeçmesi, atomu parçalamanın yanında bile oyun sonu canavarı gibi kalır.
insanların bir kısmı açlıktan darda iken ekmek bulamazken insanların diğer kısmının ise alışkanlıktan fazlaca ekmek alıp çöpe atmasını anlayamıyorum...
insanoğlunun birtakım alışkanlıklarıdır. tek tek saymak yerine ben şöyle demek istiyorum. alışamam dediğiniz şeylere günün birinde alışınca, geriye dönüp baktığınız zaman aslında o kadar da, sevmekten çokta zor bir durum değilmiş diyebileceğiniz durum. ve bunun adı da haliyle alışkanlıklar oluyor. bir de alışmak her zaman için duyguları yitirmek değildir. çünkü alışmakta bir duygu durumu bir yerde.
Alışkanlıklarım var ve önemli benim için. Hep aynı sinema salonuna gider, aynı koltukta otururum mesela. Bu nedenle Emek Sineması yıkıldığında gerçekten çok üzülmüştüm.
Uçakta otobüste hep aynı koltukta oturmayı tercih ederim.
Dünyayı gezsem de saplantılı olduğum şehirler bellidir.
Gittiğim yerlerde hep aynı otelde aynı odada kalırım!
istanbul'a da düşkünlüğüm çok fazla! Dünyanın en güzel şehirlerinden birinde de olsam ben istanbul'umu özlerim! Tam bir istanbul aşığıyım. Ve gittiğim restoranlar da bellidir .
Gittiğim restoranlarda da oturduğum masa sandalye, yani yerim değişince dengem bozuluyor.
Hatta yediğim yemekler bile bellidir. Ağız tadımı çok fazla değiştiremiyorum... Mesela asla şusi yiyemiyorum.
Ve mesela her yeni karar arifesinde Teoman dinlerim.
Uyandığımda mutlaka nescafe içerim, saat kaç olursa olsun! Nerede olursam olayım? Ayılamam kahve içmeden! Mümkün değil! Yanımda taşırım nescafemi! Ne olur ne olmaz başka marka istemem! Çantamda hep bir iki poşet nescafe vardır.
Ve yazmak da okuma yazmayı öğrendiğim altı yaşından beri alışkanlığımdır!
Ve günlük tuttuğum için ben kendime asla yalan söyleyemem!
Siz bana saplantılı diyebilirsiniz belki ama
Seviyorum ben alışkanlıklarımı.
Vazgeçmemiz imkansız olan alışkanlıklar.
(bkz: Eğlence)
(bkz: Huzur)
gardrop
( boyle mi yaziliyordu emin degilim )
kapaği acikken asla uyuyamam.

odamin kapisini uyumadan once kilitlerim

arabami, havalar guzelse haftada bir kez supurrlur siler temizlerim.

tırnak uzatmam, uzatanin , elinden asla bir şey yemem.

guvenmediğim yerlerden yemek yemem.

uzar gider.
yıllar geçtikçe, kişinin katı kati kuralları hâline bürünürüyor, bu alışkanlık.
kişi yedisinde ne ise yetmişinde de o olur dedikleri buradan geliyor olmalı bana göre.
çocukluktan başlayan duyguları davranışa döküp yıllardır devam ettirme.

tertipli düzenli olma veya tam aksi dağınık, üşengeçlik hali oluyor kişide arada bir olsa bile var içimizde neticede yapıyoruz bunları.
kontrolü elimizde olduğu sürece güzeldir alışkanlıklar..