bugün

geçen gece 2-3 gibi yatmış sabahda 7 de ayağa dikilmişsinizdir. çok yorucu bir günün ardından saat 6 gibi hava kararmaya başlarken evinizin yolunu tutmuşsunuzdur. oh* anneniz yemeğinizi hazırlamış gelmenizi beklemektedir. yemeğinizi yedikten sonra bir de çay içiverirsiniz.ardından küçücük koltuğa uzanıversiniz... birden yüzünüzde maksimum salak sırıtmayla görüntü bulanıklaşmaya göz kapaklarınız kapanmaya başlar. *yazar üzerinizde battaniyeyi zar zor görürsünüz iki dizinizin arasına alırsınız yastığınızı dizlerinizi kendinize doğru kafanızıda dizlerinize doğru o salak sırıtmayla beraber yaklaştırırsınız. * 1-2 saat osura osura uyursunuz. sonra belinizin ağrısıyla kalkar "böyle fantazinin ta aq" dersiniz niye yatağımda uyumadım ulan ben diye kızarsınız kendinize. sonra sözlükten okuduğunuzu anlarsınız sözlüğe küfür edersiniz. artık sersem bir vucudunuz, aptal hissetmeniz için nedenleriniz var... *
hehe..
paha biçilemez olan en güzel uykudur, akşam güneşi ışınlarını dudaklarına düşürür, kapalı gözlerin kirpikleri su gibi parıldar. uyanınca çöken alacakaranlık insanı mutlu eder..
sabahki bel ağrısına davettir.
ağıza bal çalmak deyişiyle eş değer olan duygu durumu.
''geri kalan her şey için master card'' dedirten uykudur.
şahsımda küçükken dışarda top oynayıp, eve gelip su içtikten sonra çöken aşırı rahatlamanın etkisiyle başgösteren olaydır. başlıkta da geçtiği gibi inanılmaz tatlıdır, salıverirsiniz kendinizi.
ah ne tatlıdır o kısacık ama keyif bakımından etine dolgun dakikalar. güneş henüz şapkasını vestiyere asmamışken son bir defa selamlar sizi saygıyla, saksıdaki çiçek son nefesini vermektedir sanki sana. o küçücük koltuk mekanın ve zamanın relatif olmasını ispatlarcasına sana nasılda sonsuzda sallanan bir hamak gibi gelir. çocuklar sokakta son serbest vuruşlarını yapmaktadırlar. gece baba baskısından serbest hareket edemeyecek olduklarını bildiklerinden olsa gerek. ah ne tatlıdır o küçücük koltuktaki uyku. daha dün o küçücük koltukta kocanın en delişmen fantezileri için iki büklüm olan, geometriyi zorlayan sen değilsindir sanki. ah ne tatlıdır o minik koltuk. şimdi gramofondan gram gram dizeler dansa kaldırdıkları melodilerle kulağının salonunu doldursalar. seslerin böylesi ninni gibi geldiği görülmemiştir. ne güzeldir o minik koltuk. kalkmak istemez insan. ama az sonra kocan gelir ve koca götünle dalga geçmeye başlar.

minik koltuk bu akşamki huzur söylemlerimiz de böyle bitsin bakalım.

beni bu hale enis fosforoğlu getirdi.
uyanıldığında zaman sorunu yaşatan uykudur. metabolizma sabah olduğunda uyanmaya alışıktır. akşam saati uykusundan uyanıldığında yeni birgün, tekrar sabah işlerini yapmak gelir akla ilk 5-10 saniye. daha sonra bünye normal yaşantısına geri döner.
günün yorgunluğunu kitap okuyarak atıyım derken, bir zaman sonra gözlerinizin yanması ve iyice yorgunluk çökmesi durumunda, size uyandığınızda bel ağrısını miras bırakıcak uykudur. * *
insanın ruhunu dinlendiren rahatlama uykusudur.