bugün

yurdum insanı bu kadar çok laleyi gerçekten hiç bir arada görmemiştir. lale nüfusunda bir patlama olduğu yadsınamaz bir gerçek...
istihtam edilemeyen gençleri rehabilite etme merkezleridir bu park bağ bahçe düzenlemeleri. evet, bir yerleşmede elbette park, yeşil alan olur ama böyle değil, şehir planlamasında yeri vardır, ama bizde özellikle ankara, istanbul gibi yerlerde haddinden fazladır hatta park işinin b.ku çıkartılmıştır. misal benim oturduğum mahallede biri büyük olmak üzere 3 tane park alanı var, ki yeşillik yok denecek kadar az sadece oturma yerleri ve havuzdan ibaret! neden? bu işi yapanlar çok iyiler bu konuda, mimariyi kullanarak insan psikolojisine istedikleri şekli vermeyi biliyorlar! saat 14.00'te gelin bakın o paraklara hep genç, çalışıp üretime katılması gereken insanlar parklarda oturuyor, sigara içiyor ya da diğer arkadaşı ile sohbet edip parkın ortasındaki havuzdan fışkıran suya bakıp hipnoztize oluyor belki bu şekilde işsizliğin, parasızlığın, çaresizliğin, yalnızlığın verdiği etkiden farkında olmadan bir derece kurtuluyor, düşünemez hale geliyor, düşünse bile bu rahatlamanın verdiği rehavetten bir şey yapmaz hale geliyor, havuzun ortasından fışkıran su o'nun tüm düşüncelerini dağıtıyor, izin vermiyor.
devlet, iş vermediği kişileri işte bu gibi yollarla rehabilite ediyor. gerçi park sadece bir yolu, daha türlü türlü yöntemi var ama konu park bağ bahçe!
şimdi gelde sen bu insandan hakkını aramasını iste sokaklarda? yapmaz, yapamaz! bu ülkede yaşayan ne sağcı ne solcu ne muhafazakar hiç biri, hiç bir halt yapamaz! bu ülke böyle geldi ve böyle gidecek.
(bkz: bahcelerde kereviz)