bugün

hayatın acı gerçeklerindendir sanırım.

her solukta sürpriz yapan o erkek gider, yıl dönümlerini dahi unutan, hatırlasa da kebapçıya yemeğe götüren bi adam gelir.

ne başbaşa kaldığınızda memnun etmek için uğraşır ne bi sevgi sözcüğü söyler. artık siz, onunsunuzdur ve oyuncağından sıkılan çocuk gibi mecburiyetten sürer sizi halının üstünde.

odunsunuz be!!!
odunlaşmış erkektir.
evlenmiş erkektir. elde edilme olayı oluşunca artık hediyeler yerini odunluklar alır.
inkar etmeyelim.
küçük iskenderin bir sözü ile de olaya açıklık getirelim.

--spoiler--
sizden evet cevabını alana kadar kırk takla atan ve evetten sonra odunlaşan varlığa erkek derler.
--spoiler--
Her yıl dönümü tek taş isteyen yurdum kezbanının hezayani.

Oldu be!
Amacına ulaşmış sevgilidir.la tamam işte nasıl olsa sevgiliyiz demiştir.
Ancak gerçek aşk ve sevgi canlılık ister.ben sıradan bir konudan bahsederken bazen sesimi yükseltip yarimi korkuturum.konuşmanın ortasında küfür ederim bir dumur olsun konuşma monoton olmasın diye.
ilk başından hata yapan erkektir.

toplumdaki erkek ve kadın rolleri uygarlık tarafından şekillendirilirken nedense kadına sürekli bir tatmin olma durumu bekleme, erkeğe de sürekli kadınını mutlu etme rolü biçilmiş.

bu zorunluluk sonucu eril birey ilişkinin başlarında sürekli gösterdiği ilgiden mütevellit bir süre sonra ne gösterecek ilgi ne yapacak sürpriz bulabilir, çünkü yaptıklarını toplumsal cinsiyet rolünün ona dayattığı zorlamayla yapmıştır.

biraz farkında olarak ilişkinizi şekillendirin. mümkünse yüzde 51 mantık yüzde 49 sevgi olsun. içinizden gelsin bişiyler arkadaşım.

9 nolu entry den sonra şöyle bir anımı anlatayim. adanadan uzakta okuyan adanalı bir yarim vardı. bir keresinde yanına çağırmıştı ve gelmeme ihtimal vermemişti. o gece otogarda otobüse binerken "resmen geliyosun. sikseler ayrılmam senden" demişti. çok değil 4-5 ay sonra ayrıldık. sebebini de annesi anlattı: 6 aydır maaşım olduğu halde araba almamam, geleceğe yatırım yapmamam.
türk kızı değil de toplumsal rollerde sıkıntı var.
o yüzden olduğu gibi davranan insan en iyidir.

başta dizi filmlerde olacak romantiklikler yaşatır, ayakları yerden keser,
sonra içinde bulunan engel olunamaz kalas tarafını çıkarır

bu kez de kız aradaki değişimi görünce, "şizofren galiba" der ve
ayaklarını totosuna vura vura kaçar.
hayalkırıklığıyla bezeli veryansındır. hayatının sonuna kadar sürpriz yapmasını bekliyorken, sorulması gereken asıl soru; "sen ne verdin, ne yaptın?"dır. cevap varsa, o zaman sıradaki soru şudur; "belki de yapıyordur ama senin çıtan çok yükseldiği için göremiyorsundur?"