adana'da konuşulan kelimeleri açıklayan sözlüktür. adana'da yaşamaya karar verilecekse, öğrenilmesi şarttır.

çimmek : yikanmak (ganala gidek çimek mi lan?) "su kanalına gidip yüzelimmi"
kındırmak: aralamak (lan gardaş yandık galan şu gapıyı kındır azcık) "çok sıcak oldu arkadaşım kapıyı biraz aralarmısın"
küncü : susam (dezzeoğlu bu nası kazangevrek! hemi gıllik hemide küncüsü az) "sayın simit satıcısı bu nasıl simit? hem çok küçük hem de susamları az"
zibil :çok, aynı zamanda çöp anlamına gelir (cıvırlara bak lan zibil gibi) "şuraya bakarmısın burada ne kadar çok genç ve güzel hanımefendi var * "
mintan : gömlek
gıllik : kücük,minik
kele,galan,taman :cümlelerin sonuna gelir, nereye koyarsan koy her yere uyar
cülük: civciv
helke : kova
cıncık : cam (ayaaamı cıncık cızdı) "ayağımı cam kesti"
dinelmek: ayakta durmak (2 saattir dineliyom sıcaan altında galan gel de gidek) "arkadaşım 2 saattir burada ayakta bekliyorum seni. artık gel de gidelim lütfen"
he : evet
abov : aman
çeerdek : çekirdek (ayçiçeğgünebakan)
aşörtmen : eşofman
bocit = bakır sürahi (sonradan alüminyuma döndü)
zibil = çöp
zibil gibi = çok, gereğinden fazla miktarda
hayma = damlarda asma dallarının toplandığı çardak
mintan = gömlek
araya gitmek = ziyan olmak (cümle içinde kullanalım: "yemek bozulmuştu, döktüm. bir tencere yemek araya gitti")
gıran = yaramaz çocuk (cümle içinde kullanalım: "mahallenin gıranları iki dakika susmadılar ki uyuyayım biraz!")
allöş = bir şaşırma nidası (cümle içinde kullanalım: "allööööş! kuşlara bak amma çok...")
çul = kilim, yer yaygısı
peşkir = havlu
galan = bundan sonra (cümle içinde kullanalım: galan, onun gelmesini beklemeyip, erkenden gideceğim)
galle= kasa, içine para konan çekmece
zıypmak= kaymak (abooov! çocuğun ayaaa zıyptı, düştü!. vay anam vay!..)
eke =kibirli, ukela, bilmiş bilmiş konuşan, kimseyi beğenmeyen
ziplemek : saplamak
cıbartmak : birinin çıplak yerine vurunca orayı kızartmak yakmak
gulle : misket, bilye
devrisi gün : sonraki gün
beriki gün : önceki gün
daşşakapan : hoplayan zıplayan değişik ve küçükken acayip korktuğum bi böcek
ondan kertim : ondan sonracığımaa
yazı : tarla
yuka: sığ, yüksek ya da derin olmayan
çomça= kepçe
avel=aptal
böğü=zehirli örümcek
bayaktan=az önce
bider=tohum
banadura=domates
cılk=çürük
cere=kulplu testi
cibiliyet=geçmiş
cıncık=cam
cülük=civciv
çimmek=yüzmek
dulda=sığınak,kuytu yer
döş=göğüs
enik=köpek yavrusu
eşgi=ekşi
esvap=çamaşır
essah=sahi
zamazingo=ıvır zıvır
Elem eşkere : Açıkça
Mısmıl : müsait (Cümlede kullanalım; Mısmıl bir yerde inecek var)
Taka: Pencere (Cümlede kullanalım; Takayı aç da güneş girsin içeri)
Dıkılmak: içeri girmek ( Cümlede kullanalım; Eve dıkıldık yemeğe oturduk)
Suğluk veya suuluk : Bıçak ( Cümlede kullanalım; Gızım mutfaktan suuluu getir gel)
Lenger: Geniççe bakir pilav gibi yiyecekleri koymaya Cümlede kullanalım;servis yapmaya yarayan kap. (Pilavı lengere koyunda yiyelim)
Celfin: Genç Tavuk (Cümlede kullanalım; Anamın yumurtalarından çıkan celfinler bunlar işte)
Düve: Genç inek (Cümlede kullanalım; Düveleri gütmeye kim gitti?)
Kuskun: Eşeklerin semerin üzerinde tutmaya yarayan kalçasını dolanan geniş bant şeklinde kuşak. (Eşeğin kuskunu kopmuş) Kuskunu Düşük : Deyim olarak anlamı rüküş veya salaş giyinmiş anlamındadır. (Cümlede kullanalım; Şu kuskunu düşüğe bakın)
Köşker: Ayakkabı tamircisi
gadanı aliim:günahların benim olsun
nahal geldin:ne zaman geldin...
laylon: naylon (traktör römorku)
anarya: "geri" anlamına geliyor. işgal yıllarından kalma Fransızcadan geçme bir kelime. Civar illerde de kullanan bir kelimedir. (örnek cümle:Arabayla anarya anarya gel.)
zahir: herhalde anlamını taşır.
(bkz: biliyoruz da konuşuyoruz)