bugün

selam vermek, sağı solu öğrenmek... gibi temel şeylerdir.
harita okumak.
ben eğitim çavuşu idim. sererdim yere harita paftalarını..manga manga anlatırdım..hey gidi günler hey.
aslanlar, kaplanlar, canavar bunlar, hey hey hey hey.

Hey ki ne hey...

358 K.D Amasya *
Bin kişi ilk minimum üç gün açık havada sivil uyumak. O çantaları yastık niyetine kullanmak.
askeriyede cezalar toplu, ödüller kişiseldir.

bir armut hata yaparsa tüm bölük yemekhaneden bölüğe kadar sürünerek gidersin.
Öğretilen değil de öğrenilenlerden bahsetmek istiyorum.

1- Göz önünde bulunma, her an mıntıka veya başka bir iğrenç iş kitlenebilir.

2 - Salağa yat, kimse sana bir işi güzel yaptın diye kolaylık sağlamaz, aksine her iş sana kitlenir.

3- Silahının bakımını adam akıllı yap, yoksa atış sırasında kurma kolunu çekmenle tüm mekanizmanın anasını silebilirsin.
yanaşık düzen eğitimi.
acemi birliğinde öğrenilen en önemli şeylerden biri güne 05.00'de başlamak ve 9'da yatmak kötü bir şey değildir.
ben muhabereciydim. telsiz, semac, marcolin marka sahra telsizi, haber merkezi, faks, gizlilik dereceleri, gizlilik derecelerinin ihlali halinde g.tümüze nelerin gireceği gibi eğitimler aldım. ha bir de tuvalete nasıl sıçılır diye öğrettiler.

edit: lan oğlum ben 15 ay taş gibi askerlik yaptım. ömrümün en değerli 1,5 senesini buraya gömdüm. poşetler kısa tospaalar gelip yazmasın şu başlığa allah'ınızı severseniz. yapmayın amk!
Tek başına Ördek değil bir topluluğa ait olma duygusu.
Ayrıca Bir kişi Yanlış yaparsa ördek yürüyüşü.
pisuvardan su içmek yasaktır.
üst komutan yapılan hatayı yazılı bildirmiş, hesap soruyor. komutan yazıyı bana gösteriyor. bende üst komutanla konuşurum diyorum. sinirli bir şekilde sen kimsin diyor. sen kimsin diye bir kaç defa tekrarladı. benim yanımda komutan, üst komutana özür diliyor. böyle enteresan bir durum olamaz sanki ben köleyim. okadar işin işinde hata olacagını biliyordum kontrol eden birileri yok. ama başka taburda kontrol mekanizması var.

müfettiş geliyor. anket yapıyorlar sorular içinde komutana bu askerden memnunmusunuz diyor. köle muamelesi görüyoruz. aklı başında adam yok.

üst komutan yapılan işe şaşırıyor. komutana aklı veren benim. adam işini kaybetmemek için yapmadığı hayvanlık kalmadı.

bu yaşadıklarım mecazi anlamda günaydın gazetesinde staj yaparken başıma gelenler. erkek sayfa sekreteri vardı adama bir kızdı ben burda boyacı küpümüyüm diye. sayfa sekreteri neye uğradığını şaşırdı. adam patlamaya hazır bir bomba gibiydi. ha patladı patlayacak. ikinci sene stajı bıraktım.

okuldaki hocalar, gazete yönetimi ve eğitim bakanlığı aklı beş karış havada ne yaptığını bilmiyor.

şikayet edebileceğim beni dinliyecek birileri yoktu. öğrencilere okul hocalarından memnunmusunuz. yada staj yaptığınız şirketten memnunmusunuz anketi yapan yoktu. zenci köle muamelesinden başka bir şey yok.

milli eğitim bakanlığı öğrencilerin şikayetini dinlemiyor. çocuklar şikayeteniz varmı gelin derdinizi bana anlatın diyen birileri yok.

okul mecazi anlamda askerlik gibi. ama işin bilincinde değilse öğretim öğretim değildir.
Askercilik oynamayı öğretmişlerdi.
Hiçbirşey de mantık aramamayı. Çünkü mantıklı düşünüp kafa yorarsan içerde ki bazı şeylere, o askerlik bitmez usta. Adam tank ufak bir arıza yaptı diye koca tanka süresiz ceza verip ağaca bağlamış, hadi git ara mantık istersen.
Genel olarak sabrı ve dayanikliligi artirmayi amaçlar. Bu soruyu anfide komutanimiz sorduğunda ben cevaben söyle dedim.
Bir insan ölmeden güneşte sıcakta ne kadar süre dayanabilir bunun eğitimini aldık dedim. Sonrası malumunuz.
Yatacağın yatağı her sabah düzeltmek. Göt kadar dolaba tüm eşyanı sığdırmak. Alaturka tuvalete sıçmak. Eski türkiye gibi her şey için kuyrukta beklemek.

Kısaca

(bkz: Beklemek)