bugün
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı39
- ali erbaş10
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın9
- türkiyede çok abartılan arabalar18
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel13
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır20
- nervio'nun ellerinde cenneti koklamak9
- cumaya gidenlerin çok azalması13
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt10
- uzağı göremeyen insan10
- istanbul suriyenin başkentidir9
- anın görüntüsü18
- pahalılıktan dolayı suriyeye dönen kadın8
- almanya8
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım11
- boşuna yaşıyorum hissi19
- icardi1905 silik olsun kampanyası38
- kekeme olan biri doktor olurmu8
- azerileri çok seviyorum ne yapmalıyım13
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş13
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler8
- sözlük kızlarının don renkleri20
- kanınıza rengini verir misiniz15
- aristoteles'in orta yolu10
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz12
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri15
- patiswiss14
- integralin müfredettan kaldırılması12
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak16
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası14
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı18
- bik bik moderatör olsun15
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı14
- birini donuzlayarak ceza vermek9
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı10
- arkadaşlar biri var18
- karınıza range rover alır mısınız25
- kent lokantası niye bedava değil demek22
- evlilik17
- escort fiyatlarının güncellenmesi12
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi17
- nervio'ya aşık olmak10
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı14
- futbolcu ismiyle nick almak14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu16
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- gina carano9
- icardi19059
- türkiye işçi partisi9
14 ekim günü ingiltere'de villa park'ta rövanşına çıkılacak olan maçtır.
21 sene sonra yine aynı kadrolarla iki ekibi karşı karşıya göreceğiz.
http://acetobalsamico.blo...2007/09/tanrnn-eli-2.html
21 sene sonra yine aynı kadrolarla iki ekibi karşı karşıya göreceğiz.
http://acetobalsamico.blo...2007/09/tanrnn-eli-2.html
(bkz: falkland savaşı)
(bkz: tanrının eli)
(bkz: kör randevu)
(bkz: #1748413)
dünya kupalarında oynanmış en unutulmaz maçlardan biri.
bu maçı heyecanlı kılan en önemli etmen ise arjantin ve ingiltere arasında cereyan eden falkland savaşı ve bu savaş bitmesine rağmen herhangi bir sulh yapılmadığından dolayı her iki ülkenin de halen resmen savaş halinde olmasıdır.
maç öncesi tüm gözleri üzerine çeken bir futbolcu vardır, maçı bekleyen milyonlarca kişi içinde de en rahatı odur zaten.
bu adam arjantinli futbol ilahı diego armando maradona'dan başkası değildir...
maça iki gün kala kendisiyle roportaj yapan italyan gazeteciye;
"bu maça halkımız için, ülkemiz için çıkacağız ve ingiltere'ye gerekli dersi sahada vereceğiz" demişti.
maradona'nın bu açıklaması aslında takımına zarar vermekten başka bir işe yaramıyordu. zira ingiltere cephesi maradona'nın bu açıklamalarıyla epey bir gaza gelmişti.
üstelik ingiltere 86 dünya kupasının en formda takımıydı o maça kadar...
iş bu şartlar altında iki takım azteka stadı'nın çimlerine çıkmıştı artık. tüm sorular bu 90 dakika sonunda cevabını bulacaktı.
ingiltere milli takımı kadrosu son derece formda olan gary lineker, john barnes, peter beardsley, peter shilton, chris waddle ve glenn hoddle gibi isimlerden müteşekkildi. ingilizler kendisinden öyle emindi ki...
nihayet maçın tunuslu hakemi ali ben nasser düdüğünü çalarak maçı başlatıyordu.
ilk dakikalar ingilzlerin organize gelişen kanat akınlarından sonra maradona inisiyatifi eline alıyor ve ingilizlerin şaşkınlıkları içinde takımını adeta bir maestro gibi yönetiyordu.
ingilizler şaşkınlıklarını gizleyemiyorlardı, yaptıkları hata üstüne hatalar arjantin forvetlerini defalarca gol pozisyonuna sokmasına rağmen ingiltere kalesini koruyan ve sonradan "şovalye" olacak olan peter shilton arjantin'in gol atmasına bir türlü müsade etmiyordu.
ikinci yarının başlamasıyla birlikte arjantin yine maradona yönetiminde shilton'un koruduğu ingiltere kalesini abluka altına almaya başladı. azteka stadındaki herkes artık arjantin golünü bekliyordu.
nihayet maçın 50. dakikasında maradona orta alandan aldığı topu jorge valdano'ya aktararak ceza alanına doğru kaçıyor, valdano'nun ortasına sıçrayarak shilton'un elleri arasından topu kafayla(!) ingiliz ağlarına gönderiyordu.
tabii goün ardından tüm ingiliz futbolcular hakem ben nasser'i ablukaya alıp maradona'nın elle gol attığı yönünde itirazlar yapıyor, lakin tüm dünyanın gördüğü bu pozisyonu hakem gol olarak kararlandırıyordu.
ingilizler henüz bu golün şaşkınlığını üzerinden atamamışken efsane bir kez daha sahneye çıkıyor ve yüzlerce ingilizi çalımlarla geçerek dünya kupaları tarihinin en güzel golünü ingiltere ağlarına bırakıyordu.
ingilizler iyiden iyiye şaşkındı artık. 2-0 dan hem de arjantin'e karşı maç çevirmek zor işti. ingilizler gene de yılmadan usanmadan gitti arjantin'in üzerine maçın 80. dakikasında gary lineker'in kaydettiği gol farkı 1 e indirmesine rağmen kalan 10 dakikada cılız ataklar dışında bir tehlike yaratamamış ve sahayı 2-1 mağlup terkederek ülkelerinin yolunu tutmuşlardı.
hakem ben nasser'in çaldığı maçın bitiş düdüğüyle birlikte tüm gözler maradona'ya dönmüştü.
herkes ondan ilk gol için açıklama bekliyordu. bir gazeteci şöyle soruyordu maradona'ya;
-diego attığın ilk golde elle oynama vardı ama hakem görmedi, golü elle attın kabul ediyor musun?
maradona bu soruya şu tarihi cevabı veriyordu;
+o benim elim değil tanrının eliydi bayım...
bu cevap ile maradona falkland savaşının intikamını almış oluyor ve ingiltere'nin arjantin'in burnunun dibindeki falkland'da ne işi olduğunu, bunun tanrı katında uygun olmadığını yorumluyordu kendi çapında...
bu maçı heyecanlı kılan en önemli etmen ise arjantin ve ingiltere arasında cereyan eden falkland savaşı ve bu savaş bitmesine rağmen herhangi bir sulh yapılmadığından dolayı her iki ülkenin de halen resmen savaş halinde olmasıdır.
maç öncesi tüm gözleri üzerine çeken bir futbolcu vardır, maçı bekleyen milyonlarca kişi içinde de en rahatı odur zaten.
bu adam arjantinli futbol ilahı diego armando maradona'dan başkası değildir...
maça iki gün kala kendisiyle roportaj yapan italyan gazeteciye;
"bu maça halkımız için, ülkemiz için çıkacağız ve ingiltere'ye gerekli dersi sahada vereceğiz" demişti.
maradona'nın bu açıklaması aslında takımına zarar vermekten başka bir işe yaramıyordu. zira ingiltere cephesi maradona'nın bu açıklamalarıyla epey bir gaza gelmişti.
üstelik ingiltere 86 dünya kupasının en formda takımıydı o maça kadar...
iş bu şartlar altında iki takım azteka stadı'nın çimlerine çıkmıştı artık. tüm sorular bu 90 dakika sonunda cevabını bulacaktı.
ingiltere milli takımı kadrosu son derece formda olan gary lineker, john barnes, peter beardsley, peter shilton, chris waddle ve glenn hoddle gibi isimlerden müteşekkildi. ingilizler kendisinden öyle emindi ki...
nihayet maçın tunuslu hakemi ali ben nasser düdüğünü çalarak maçı başlatıyordu.
ilk dakikalar ingilzlerin organize gelişen kanat akınlarından sonra maradona inisiyatifi eline alıyor ve ingilizlerin şaşkınlıkları içinde takımını adeta bir maestro gibi yönetiyordu.
ingilizler şaşkınlıklarını gizleyemiyorlardı, yaptıkları hata üstüne hatalar arjantin forvetlerini defalarca gol pozisyonuna sokmasına rağmen ingiltere kalesini koruyan ve sonradan "şovalye" olacak olan peter shilton arjantin'in gol atmasına bir türlü müsade etmiyordu.
ikinci yarının başlamasıyla birlikte arjantin yine maradona yönetiminde shilton'un koruduğu ingiltere kalesini abluka altına almaya başladı. azteka stadındaki herkes artık arjantin golünü bekliyordu.
nihayet maçın 50. dakikasında maradona orta alandan aldığı topu jorge valdano'ya aktararak ceza alanına doğru kaçıyor, valdano'nun ortasına sıçrayarak shilton'un elleri arasından topu kafayla(!) ingiliz ağlarına gönderiyordu.
tabii goün ardından tüm ingiliz futbolcular hakem ben nasser'i ablukaya alıp maradona'nın elle gol attığı yönünde itirazlar yapıyor, lakin tüm dünyanın gördüğü bu pozisyonu hakem gol olarak kararlandırıyordu.
ingilizler henüz bu golün şaşkınlığını üzerinden atamamışken efsane bir kez daha sahneye çıkıyor ve yüzlerce ingilizi çalımlarla geçerek dünya kupaları tarihinin en güzel golünü ingiltere ağlarına bırakıyordu.
ingilizler iyiden iyiye şaşkındı artık. 2-0 dan hem de arjantin'e karşı maç çevirmek zor işti. ingilizler gene de yılmadan usanmadan gitti arjantin'in üzerine maçın 80. dakikasında gary lineker'in kaydettiği gol farkı 1 e indirmesine rağmen kalan 10 dakikada cılız ataklar dışında bir tehlike yaratamamış ve sahayı 2-1 mağlup terkederek ülkelerinin yolunu tutmuşlardı.
hakem ben nasser'in çaldığı maçın bitiş düdüğüyle birlikte tüm gözler maradona'ya dönmüştü.
herkes ondan ilk gol için açıklama bekliyordu. bir gazeteci şöyle soruyordu maradona'ya;
-diego attığın ilk golde elle oynama vardı ama hakem görmedi, golü elle attın kabul ediyor musun?
maradona bu soruya şu tarihi cevabı veriyordu;
+o benim elim değil tanrının eliydi bayım...
bu cevap ile maradona falkland savaşının intikamını almış oluyor ve ingiltere'nin arjantin'in burnunun dibindeki falkland'da ne işi olduğunu, bunun tanrı katında uygun olmadığını yorumluyordu kendi çapında...
dünya kupasının skandal maçlarından birisi. ayrıca en güzel gol de bu maçta atıldı zannımca.
hakem de bir arap. pozisyonu görmezden gelmiş olsa bile görürdü ama görmedi. görmek istemedi. belki ingilizlerden tarihi olarak öcünü aldı kim bilir. *
hakem de bir arap. pozisyonu görmezden gelmiş olsa bile görürdü ama görmedi. görmek istemedi. belki ingilizlerden tarihi olarak öcünü aldı kim bilir. *
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar