bugün

özellikle elano'nun 70'li dakikalarda artistlik gol atıcam diye kaçırdığı pozisyon yok mu, işte o an gözümden düşmüştür kendisi.
insanın avusturyalılarla dolu olan sınıfa girememe nedeni olan mac.
hakkında galatasaray kötü oynadı yorumları yapılan maçtır. he bu yorumları yapan insanların gözü kör mü diye de düşünüyorum o ayrı, bir takım daha nasıl iyi oynar, daha ne yapabilir. e amuna koyum adamlar deli gibi kapanmış sürekli bastırıyoruz pozisyon da buluyoruz, neye göre kötü oynadı diyorsunuz. bir kaç pozisyon verdi diye defans bu kadar üstüne gidilmez ki takımın. ben takımımı alkışlıyorum maç berabere bitse de inanılmaz keyifli bir maç izledim. ama şu bir gerçek ki elano bir götveren çıktı. sanki bilerek kötü oynar gibiydi. ilk gördüğüm yerde ağzına sıçacağım onun.bu arada maç sonunda galatasaray kötü oynadı diyen yorumcular neden öyle diyor anlatayım;

maç esnasında...

gökmen özdenak: rijkaardın karısına bak lan manyak manitaymış.

ahmet çakar: olum ayıp lan ayıp elalemin karısına kızına ne bakıyon.

gökmen özdenak: siktir lan oradan iki saatten beri yandaki hatuna yazıyon ipne.

ahmet çakar: bak kesin ve net söylüyorum bende yalan yok. vallahi bakmadım bile hatuna.

gökmen özdenak: maç kaç kaç bu arada ya..

ahmet çakar: bir bir bitecek galiba.

maç çıkışı....

gökmen özdenak: galatasaray gerçekten çok kötü oynadı, böyle küçük bir polonya ekibine fark atması lazımdı.
(fs: bir sarı lacivert kana sahip bünye tarafından sözümona tüm şopar(!)lılığımla, futbolseverlik ve milli duygularla birlikte tonla eksi yemeyi göze alıp, ama yine de sosyal sorumluluk bilincinde bir kaç kişinin holiganizmine son vermek adına yazılan bir yazıyı okuyacaksınız.)

tanım: taraftarların bir kısmının hala taraftar değil holigan olduğunu gösteren maç olmuştur.
şöyle ki;

içimde dolaşan sarı lacivert kan ile birlikte galatasaraylı arkadaşlarımla maçı izledim. daha bir kaç dakika önce kendi maçımızdan sonra arada geçen diyaloglarda fenerbahcenin iyi oynayamadığını kabullenmekle beraber başladık izlemeye.

aman yarabbim. nasıl bir maç oluyor, keita 4 5 hareketten 3 unde topu kaptırıyor ama 1 inde çalım atınca bu adam hayvan abi deniyor, sonrasında 6. ve 7. toplarıda kaybediyor yine ses yok ve 8. orta güzel gelince yine hayvan. totale bakıldıgında topla 8 buluşmada 2 doğru hareket.

daha 3 gün önce antalyasporu yerden yere vururken dün böyle bir gol görmek üzücü oldu ülkemiz adına. lakin antalyaspor gol atmak için 9 kişi çıkınca defansta kimse kalmamıs ve gol olmuştu, dün gece ise defansta 6 kişi varken guiza kenardan topu getirdi semihe verdi semihte servetin ayagı altından kalecinin hemen yanından topu ağlara gönderdi. ve bu pozisyonun ardından masamıza dolaşan muhabbet.

futbolsever1: yenmemesi gereken 1 gol

fanatik1: lan aminiyüm servet senin, abi bu nasıl defanstır, ilerde adamların boku çıkıyor bişeyler yapmak için 6 kişi arasından 2 kişi gelip gol atıyor. bu ne ya. abi bu defansa dikkat etmemiz lazım.

fanatik2: harbi lan. gol sırasında etraflarında hiç kimse yokken sol bek ve sol iç defans oyuncusu neden ters kademeye girmediki.

holigan1: şansını sikimm. adamın ayağının altından gitti amına koyim. piç hakem ardanın golünü verseydi bunlar olmicaktı. vay aq ya. 3 olacakken 1-0 geriye düştük.

eminim bu masa heryerde vardır lakin unutulmaması gereken birşey var.
bir şeyler ters gidiyor ahali,

-takım savunmasımı dersiniz,

-barosun panik atak hallerimi,

-topu ayağına alan her atak oyuncusunun illaki final pası atmak istemesimi,

-ortasahada oynayan futbolcuların atak yönlerinin çok iyi ve hırslı olmasına ragmen defansif anlamda sıkıntı yaşamalarımı

-nedense her maçın sıkıntıya düştüğü anlarda kenar yönetim tarafından yapılan değişiklikleri, hiç bir galatsaraylı spor yazarlarının beğenmemesinimi(yorum değil tespit.kanıtlar mevcut)

-benim açtığım başlıkta üzerime cok gelinen ama hala 9 köyden kovulmayı göze alaraktan söylemeye devam edeceğim arda mevzusumu (#6159197) bu ardanın verimi düştü gençler. bakın benden söylemesi. sizler labirentin içindesiniz 4 bir yanınız sarı kırmızı ama bizler dışardan daha rahat görüyoruz, tıpkı sizin diğer takımların olumsuzluklarını daha rahat görebilmeniz gibi. sol kanatta tuncayvari bindirmelerle, ceza sahasına çapraz girişlerle, güzel çalımlarla bir sende 40 50 kere forvetini kaleciyle karşı karşıya bırakan atakları izlemeyi özledik. oyun kurmak adına liderlik adına 10 numaralık adına kafası allak bullak olmus frikik kullanmaya başlayan ardayı değil.

-sabri sarıoğlunun iştahının yan etkisimi dersiniz.

artık ne denirse denirse bu ve buna binayen ortaya cıkan onca sorunu görüp düzeltmesi gereken elbette ben değilim ama birisi artık takkenin yavaş yavaş düştüğünü, kelin göründüğünü, uefa ligi ilk maçında yunanistanda atılan 3 golünde hediye olduğunu, eskişehir maçında atılan golün defansın yüzde bin defans hatası olduğunu en azından çıtlatmalı birilerine.

(#6175403) entarisindede olduğu üzere fenerbahçeli bünye olarak galatasaray hakkındaki bir yazıya bu denli gösterilen emek ve fikir paylaşımı çok hoşuma gitti lan.

her neyse haydin eksi butonu sağ alt tarafta üzgün suratta. tebrikleri ise artı ile değil özel mesaja bir teşekkürle bildirmeniz önemle rica olunur.
iyi oynanan ilk 10 dk, kötü devam eden 35 dk nın ardından ikinci yarıda saman alevi gibi parlayıp galatasaray ın şuursuzca hücum yaptığı karşılaşma olmuştur. sayılmayan arda nın golü, iki direkte patlayan top ve yine arda nın verilmeyen penaltısı, hakemin de ısrarla maça damga vurma çabası, özetle budur.
galatasaray'da form düşüklüğü yaşanıyor(muşşş). iyi lan, form düşüklüğümüz bu olsun kısaca. yalnız ilginçtir, berabere biten bir maçta bile keyif veriyor galatasaray. şimdi itinayla ötülecek, yok ''b'' planı nerde, yok defansif yönü zayıf. lan şu takımın karşına hele bir kapanmayan rakip çıksın sen gör o zaman eğlenceyi. 11 kişi yarı sahasına sıkışmış bir takıma karşı 5 net gol pozisyonu buluyor bu takım, sadece dün bunlar gol olmadı, gol oldukları zaman neler olduğunu da herkes gayet iyi biliyor ayrıca.

keita diyorum hacı, bu adam başlı başına bir maçı izleme sebebi.
şimdi efenim, mac öncesine değinecek olursak galatasaray taraftarının ciddi beklentileri vardı bu maçtan. konustugum birkac galatasaray taraftarı +18 muhabbetleri yapıyor, keita, arda baros, nonda, kewell, elano isimlerinin hepsinden en az birer gol bekliyorlardı. bu durum uefa nın bu yıl uzerinde durmaya calıstıgı respect sözüyle cok da fazla uyum göstermiyordu. cünkü kamuoyu ve medya öyle bir hal almıs ki, öyle bir galatasaray yaratmıs ki kafalarda; rakip kim olursa olsun bu takım rakiple afedersiniz tassak gecercesine top oynayıp her mac 4-5 gol atacakmıs beklentisi dogmus insanlarda. bu durum gercekten vahim. mac bu beklentiler cercevesinde basladı.

henüz ilk dakikalardan itibaren yüklenen bir galatasaray vardı sahada fakat karsılarında fizik olarak kendilerinden daha diri, ama yetenek olarak kesinlikle belli sınırlar icerisinde olan bir strum graz izlemeye basladık. galatasaray yükleniyor, ancak gerek ilk yarıda oynanan uzun toplarla ileriye cıkma istegi, gerekse de kısa toplarla cıkmaya calıstıgı dakikalarda elano nun formsuzlugu yüzünden rakip on sekiz civarında top kayıpları yapıyordu.

burada beklenmeyen, rakibin geriden cıkardıgı toplarda sacmalamak(dan dun) yerine ayaga pas organizasyonları -ucgen diye tabir ettigimiz- kullanıyor olmasıydı. bunun sonucunda da aslında gercekten zayıf olan (bireysel olarak degil, oyun sablonu nedeniyle) galatasaray savunması kalesinde olmadık pozisyonlar veriyordu. galatasaray’ ın sayılmayan bir golünün (bence hakemin tek hatası) ardından gelen dakikalarda telası neticesinde (cünkü ilk yarıda gol bulamamak takımı telaslandırıyor. eskisehir macında da görüldü bu) iki* kisiyle gelen avusturya ekibinden golü yiyordu.

ikinci yarıda galatasaray yine baslarda paniklemeden atak organizasyonlarıyla basladı ve golü de bulabildi. yine kalesinde pozisyonlar yasadı ancak topa sahip olma yüzdesi olarak ve oyun baskısı olarak cok da kotu oynamadan maca devam etti.

rakibin durum 1-1 iken de buldugu ciddi pozisyonlar olsa da kısıtlı yeteneklerle bu ataklardan elleri bos donduler. son dakikalara gelinirken galatasaray sisirme toplarla yine bir panik sorunu yasadı ancak mac boylece bittiii.

galatasaray cok kotu oynamadı. tek tek bakıldıgında elbette bazı oyuncular kötü oyunlarıyla göze carptı ancak dünkü macı kazanma sansı vardı. ancak her takımın buna barcelona da dahil kötü oynayabilecegi ihtimali göz önünde bulundurulmalıdır. burada kabahat kazanacak futbolu oynayamamıs olan galatasaray’da degil, galatasaray’ın her takıma 5 atabilecegini savunan gaz medya ve gaz (gaz olmayanları tenzih ederim) taraftardadır.
öncelikle şunu belirteyim herkesin galeyana geldiği maç olmuştur. bir şey olduğu yok sakin olun. galatasaray'ın dünkü oyununu beğenmeyen var mı? kusura bakmasınlar ama adamlar 11 kişi defans yaptı. ne bekliyordunuz hemen golleri sıralamamızı mı? hatırlayın barcelona shaktar maçını shaktar 11 kişi defans yaptı golü kaçta buldu barcelona? bütün adamların defans yaptığı takımları yenmenin üç yolu vardır.

1-doldur boşalt( ki çoğunlukla işe yaramaz)
2-defansın zaaflarını kollar arkaya adam sarkıtırsın
3-ayağa tek pasla oynayıp adamların defansını yorarsın ve kademe hatalarını değerlendirirsin.

dün galatasaray doldur boşalt dışındakileri çok güzel yaptı. arda'nın verilmeyin golü vardı. baros'un girdiği sayısız gol pozisyonu da cabası. ama yine de bazı oyunculara parantez açmak istiyorum:

leo franco: ilk geldiği günden bu yana çok eleştirildi. ama yavaş yavaş güven vermeye başladı.
sabri: bal yapamayan arı misali. hırs var ama oyun yoktu yine. sağ tarafı adamlar koridor gibi kullandı.
arda:arda'ya bir şeyler olmuş. o eski şevki yok nedense. ama yine güzel oynadı. hakkını verdi.
keita: tapılası insan. ulan adam 40 yıllık galatasaraylı gibi canla başla mücadele etti. yine harikaydı her zaman da harika olacak.
baros:garip bir futbolcu. ulan adam forvet ve kaçırdığı golleri görünce yeter diyorsun ama bir yandan da inanılmaz bir şekilde defans arkasına sarkıyor. tek eksiği ikili mücadele ve çabukluk. ikili mücadelelerin hepsini kaybediyor bunun yanında ceza sahasına girer girmez neden garip bir şekilde heyecanlanıyor gibi.

kısa kesmek gerekirse: galatasaray eskişehirspor maçında da sturm graz maçında da güzel oynadı. sadece şansı yoktu.defans eğer biraz daha kendini toparlarsa iki kulvarda * * da ipi göğüsleriz.
özellikle mehmet topalın rezalet oynadığı, genel olarak kötü oynadığımız, sabri sarıoğlunun şaşırtıcı biçimde iyi oynadığı, iki takımında bir çok gol pozisyonu bulduğu, 1-1 biten bir maç oldu. galatasarayın bir golü verilmedi ve bir penaltısı da es geçildi. ama takımın mazeretlere değil biraz ciddiyete ihtiyacı var. arda turanın kafası hala başka yerlerde, estonya maçından sonra gören olmamış zaten kendisini. keita ve elano elinden gelleni yaptı. elano da bir gariplik vardı bugün. pas uzmanının attığı çoğu pas isabetsizdi.
bir de servete değinmek istiyorum. takımın en ciddiyetsizlerinden biri de kendisiydi. kendisini bazen hücumcu sanıp ileride elanoya bile pas atmaması ve kendi başına çalım atmaya girişmesi bu ciddiyetsiliğin en büyük göstergesiydi. takım acilen kendine gelmeli.
ayrıca rijkaardın nondayı türk t.d.'ler gibi dk.85'de oyuna alması da çok garibime gitti. gireceği varsa bu dakikaya kadar beklenir mi?
bazı hazımsız bünyelerin "galatasaray düştü bir tekme de biz vuralım" düşüncesine sahip olduklarını gösteren maç olmuştur. bu takım grubunda lider alooo! golü sayılmadı, penaltısı verilmedi dünkü maçta. baroş boş kaleye topu vuramadı direğe nişanladı zor olanı yaptı bu maçta. elano daha maçın başında yakaladığı çok net bir pozisyonu harcadı. en kötü ihtimalle pis burun vursaydı 1-0 öne geçiyorduk neredeyse. çok basit de bir gol yemiştir galatasaray, buna rağmen ikinci yarıda çuvalla pozisyona girdi ve 1 puan almayı başardı. takım kötü oynasa endişeleneceğim ama yok böyle bir durum. iyi futbolumuza devam ediyoruz hepsi bu.
skor ve oyun olarak üzen, ancak girilen pozisyonlar açısından sevindiren maçtır.

-atılan ancak sayılmayan bir nizami gol,
-2 direkten dönen top,
-tartışmalı bir penaltı poziyonu, *
-kaleciyle karşı karşıya kalınan bir pozisyon ve atılamayan bir gol, *
-kalecinin şansı, refleksleri veya galatasaraylı oyuncuların beceriksizlikleri ile kaçırılan bir kaç pozisyon, *
-atılan bir gol,
-kontra ataktan yenilen bir gol ve galatasaray'ın gol bulma adına gemileri yaktığı anlarda yine kontra ataklardan verdiği bir kaç pozisyon. maçın kısa özeti budur.

11 kişiyle savunma yapan sturm graz'ın bulduğu pozisyonlar için, öyle yorumlar yapılmış ki maçı izlemeyenler sturm graz'ın tek kale oynayıp, galatasaray'ı bunalttığını zanneder. Eğer Galatasaray kötü oynadığı bir maçta net 5-6 tane gol pozisyonu bulabiliyorsa varın iyi oynadığında neler olacağını siz düşünün. Fener'in son 2 maçtaki şansının yarısı galatasaray'da olsaydı, son iki maçını berabere bitirmez, farklı kazanırdı. ballı galatasaray, şanslı galatasaray değil mi? sevsinler sizin futbol bilginizi.

--spoiler--

sturm graz galatasaray'ın ayarında bir kulüp değil. ezeli rakiplerimizin beraberlikle dalga geçmesini anlıyorum. ancak; sturm graz hiç bir türk takımı'nın yapamadığını yapmış. şampiyonlar ligi'nde grup birincisi olarak üst tura çıkmıştır. * 0 puan çekenlerle, hayatında şampiyonlar ligi'nde üst tur görmemişlere selam olsun.

edit: üst tura çıkma değil, grup birinciliği vurgulandı. daha önce şampiyonlar ligi'nde üst tura çıkan hiç bir türk takımı grubunu birinci olarak tamamlayamadı. *

görsel

--spoiler--
bu macta takimin basina korsan olarak skibbeyi mi getirdiler ne diye sordum kendi kendime.takimda bir laubalilik vardi. arda topu aliyor vermiyor sikilinca atiyor. elano anlamsiz sekilde soldan saga toplari sisirmeye calisiyor, servet defanstan topu alip gidiyor daga tasa atiyor orta yapmaya calisiyor. gecen senede kaldi saniyordum bunu. rijkaardin agirligiyla topcular daha bir ciddi kelle koltukta oynarlar dusunuyordum ama bu mac feci halde hayal kirikligi yaratti.ilk yari cok cok kotu bir galatasaray vardi. taktik midir nedir anlamadim ama elano ilk yari 5-6 tane uzun pas atti hic biri gitmedi. tamam belki bjk macinca harika bir uzun topla golu attirdi ama o anda kontraataga kalkmis bjkyi dengesiz yakalamisti.burda adamlarin defanslari orta sahalari yerinde neden boyle islere giristik anlamadim.
arda turana seslenmek istiyorum. hangi kameradayiz?
ehm ardacim.ayni yaslardayiz ondan boyle samimi yaklasiyorum hos gor. yoksa kaptanimizsin liderimizsin ondan suphemiz yok.su maci al bir daha izle lutfen. bir gol attin ibne hakem vermedi, bir penalti yaptirdin pust asistan gormedi bir ara pas attin gol oldu bir arapasinda da sabri direge vurdu-direkten donmedi cunku o sutun gidebilecegi tek yer o idi direge vurmasinin sebebi sut mesafesinin kaleye yakin olmasi az uzaktan vursa yine daglar taslardi.anliyacaginiz olcup bicilmis bi sut degil klasik sabri sutuydu-yani 4 golluk pozisyon hazirladin takima.ama ben yinede arda iyi oynadi diyemiyorum senin icin. belli araliklarla parliyorsun.devamli olman lazim.eger seni birgun avrupanin iyi takimlarinda goreceksek, senin bu tip maclari domine etmen, en azindan standart bir performansa sahip olman lazim.kopuk kopuk olmuyor boyle...
uc bes kelam da daddy coola diyeyim:
heriii kiwiill... haci naapiyon sen yaa... eski sehir amcinda 60 dakka bu macta da 35 dakka hic birsey yapmadin. noldu ne degisti de boyle oldun.kendine gel dovmelerine kurban oldugum.yeniden tapinmaya baslayalim sana futboluna.ozledik yahu...
topala bir abdest aldirin.emre asiga madalya takin sabriyi de artik kime havale ediyorsaniz edin.bu mac da tarihe yeni dersler cikardigimiz bir mac olarak gecsin.
ha topcular kotuydu de taraftar cok mu iyiydi? hayir.. fiykk fiykk duut duut diye gecti amcin yarisi. acik atesleseydik takimi guzel olcakti.
son sozum de o hakemlere: ulan 6 degil 16 tane olsan pustluk yapiyorsunuz illaki. penaltiyi gormeyecekti faulu suzemeyecekti de ne sikime kondu o caktimin asistanlari oraya anlamadim.su is kabul gorurse ilk is hakemliga basvurmak olcak. hic birsey yapmadan dunyanin dolarini yumosunu goturdu adamlar.onlardan gozu acigi yokmus anasini satim dunyada...
leo francodan da ozur diliyorum.gelecegini ilk duydugumda tepki gostermistim ama hakkaten saglam kaleci.mondiden sonra ilk defa kalecimiz guven veriyor. ama asirtma gol yeme kulahlari degisiriz bilmis ol.
galatasaray ın sezonun en iyi futbolunu oynadığı ama atamadığı maç. sturm graz da oynadığı en ciddi rakipti. bu kadar iyi ayağa top yapan rakip görmedik bu sene. buna rağmen galatasaray ne yapacağından emindi sahada. ısrarcıydı da yapmak istediklerinde. baros un yanına hemen nonda yı alıp, sonuca göre sistemden falan hemen geçen bir hocaya sahip değildi artık. dünkü maçta her galatasaraylı umut dolmuştur. bu takım kolay kolay yenilmez arkadaş. yazdık bak buraya.