bugün

rıdvan dilmen

sözlüklerde canla başla savunulduğu kadar masum olduğunu düşünmüyorum. sevgilisinin, eşinin, eşinin ailesinin, arkadaşlarının telefonunu dinlettiği iddia edilen ( kendi bu konuda tvde herhangi bir açıklama yapmamış, şike ile ilgili olarak yapmıştır dikkatinizi çekerim) birinin kişiliğinden, dürüstlüğünden şüphe ederim, her şeyi de beklerim. nasıl oluyor da sözlükçüler bu kadar gözü kapalı savunuyor anlamıyorum. futbol dünyası ile gerçek dünyayı ayıramayan, gerçeklik algısını yitirmiş, rıdvan'ı hayal kahramanı sananlar böylesine savunabilir ancak. evet bir hayali kahraman var rıdvan diye en kahraman rıdvan o, rıdvan dilmen değil. bekleyin bakalım, yok yapmaz demekle olmuyor bu işler. kişinin iyi futbolcu iyi yorumcu olması onu kanunlardan bağımsız yapmıyor ya da suç işlemez yapmıyor. peşinen bu kabulde olan kişiler var. az biraz soluklanın.
bu tür iddialar mesela niye hakan şükür hakkında çıkmıyor? ya da ziya şengül ya da ne bileyim mehmet demirkol hakkında çıkmıyor da rıdvan hakkında çıkıyor. bu kadarı biraz tesadüf değil mi?

reha muhtar bu sene başında rıdvan'ın adı mehmet topuz'un transfer hikayelerine karıştığında, artık sadce fenerbahçeli olarak, fenerbahçeyi konuşmaluı, tek başına 3 takım hakkında da konuşmasının abes olacağını tarafsız olmadığının görüldüğünü söylemişti. haksız da değildi. nerde çetrefilli iş var içinde mubarek adam.