durağan

zoraki tanım: hareketli olmayan, dingin.

yazarın tamamen subjektif notu: acaip hızla akıp geçen hayat.. değişen durumlar.. olaylar.. insanlar.. duygular.. hiç bişey aynı kalmıormuş, bunu bi kez daha çok net gördüm.. asıl fark ettiğim bu çeşitlilik.. insanlar bi kaç gruba ayrılıyor olaylar karşısında. bu ara en sık karşılaştığımsa 'vazgeçiciler'.. bu dönem etrafımda yaklasık 3-4 kişi bişeylerden keskin vazgeçişler yapıyor ve ben herkesin her şeyden nasıl vazgeçebildiğini izliyorum.. kolay vazgeçişler. geçmişe takıntılı olmak nası hastalıksa kolayca vazgeçişler de bi nevi hastalık olmalı. aynı derecede, zıt kutupta ama hastalık.. insanlar insanlardan kolayca vazgeçiyor, insanlar şehirlerden vazgeçiyor, dostlarından vazgeçiyor, hayvanlarından vazgeçiyor.. sırtlarını dönüp gidiveriyorlar. kalıp mücadele edeni çok az.. ki bu da bizi 'mücadeleciler' grubuna götürüyor.. kalıp mücadele edenler hırpalanmayı göze alanlar.. yıkılmayı, eskimeyi, yenilmeyi göze alanlar. aslında onlar da vazgeçiciler kadar kolaycılar.. kendilerini harcayarak yapıyorlar bunu üstelik.. bense artık 'durağanlar'danım.. ne kalıp mücadele ediyorum, bitiyorsa bitiyor.. ne d vazgeçiciler gibi basıp gidiyorum keskin bir sınırla vazgeçip.. benimkisi daha sinsice, daha alçakça bişey belki d vazgeçtiğim bütün insanlar için.. zira kalıp mücadele edenler onurlu.. vazgeçenler kolaycı ama en azından onlar da bunu söylüyorlar karşılarındakilere, onlar da bi yere kadar onurlu.. en iğrenci benimkisi.. durağanlar en iğrenci.. vazgeçip duranlar.. eylemsizlik birine yapabileceğiniz en büyük kötülüklerden biridir. yazın bunu bir yere..