bugün

kafa

bir sualim vardır haber ver bana...
sen de bu dünyada var mıydın kafa...
hayvan mıydın insan mıydın neydin...
türlü meyvalardan yedin mi kafa...

ayrılmış çenesi kırılmış dişi...
yolunmuş kirpiği yok olmuş kaşı...
her daim böyledir feleğin işi...
beş vakit namazın kıldın mı kafa...

bakmaz mısın alnındaki yazına...
toprak dolmuş kulağına gözüne...
hiç uydun mu kör şeytanın sözüne...
helal diye haram yedin mi kafa...

aldı kafa

dinle imdi gelip geçen halimi
bir zamanlar ben de var idim
bir şah idim ben de kendi başıma
bunca gariplere yardımkar idim

ben bir güldüm hasbahçada biterdim
lokman idim alemlere yeterdim
altmış yıl yaşadım yüz yıl yatardım
ahiret mamur ola der idim

aldı kerem

kafa şu dünyada sen de mert myidin
dünya malı için azgın kurt muydun
onbeş yaşlarında koç yiğit miydin
yoksa ak sakallı pir miydin kafa

aldı kafa

bilmez idim ben malımın hesabın
düşünmezdim hiç ahiret azabın
akibet nuş etti ecel şarabın
öldüğümde gayet ihtiyar idim

aldı kerem

kafa şu dünyada iyi has mıydın
dünya malı için kara pas mıydın
yedirmez içirmez bir nekes miydin
sorfası meydanda er miydin kafa

aldı kafa

güvenir dururdum ben de şanıma
evel ahar kasteyledi canıma
bunca konuk el sunardı soframa
ben işte böyle bir namidar idim

aldı kerem

dertli ege ahu zarın arttırsın
cümle müşkil işlerin bitirsin
ne zamandan beri burda yatarsın
dünyadayken ölmem der miydin kafa

aldı kafa

ben kuru kafayım burda yatardım
nice müşkil işlerimi bitirdim
varımı yoğumu artık yitirdim
ben de sencileyin aşikar idim...

dedi kesti...