otobüse binen tikilerin yaa ufff yaa tavrı

her yere taxi ile gitmeye alışmış veya o tip insanlara sempati duyan insanların sergilediği tavırdır. yaa üfffff! dediği an ağzının ortasına bi tane çakasım gelir. fakat her seferinde arzularımı bastırırım.

hiçbirşeyden memnun değillerdir. otobüs son model olsa bile nafile mına koyim. belediyenin de işi zor bu ucubelerle. kolay değil baş etmek. aksine başını yer.

iki kişi iseler; birlikten kuvvet doğar hesabı yaparlar. önünde yaşlı teyzenin eşarbına takar, yanında ayakta duran dedenin gözlükleriyle habire dalga geçer. en sonunda arkadan gelen metallica t- shirtlü, bıyıkları yeni terlemiş delikanlıya laf atmaları, hayatının en büyük hatası olmuştur. o an; 1. tiki 2. tikiye:

1. tiki: şunun t- shirte bak.

2. tiki: hele sen saçlarına bak. kokuyodur, bitlidir kesin.

bunu duyan asi genç koşar adımlarla arka koltukta bulunan tiki kızların yanında almıştır soluğunu:

- ey gidi güzel göğüslü, bol süslü kaşarlar; ninemlen dalga geçtiniz yediremedim, sustum. dedeme de yer vermediniz. üstüne de gözlükleriyle dalga geçtiniz, yine sustum. ama bu kez yediremedim.

asi genç sözüne devam edecek iken, 1. tiki kız delirir:

- ya üfffffff!!! ne aptal şeysin sen git başımızdan. şüför bey bu iti atarmısın.

şoför bey alışkın olduğundan dikizden bakınmakla yetinir. kızlar, şoförün kafasını çevirmesiyle birlikte suratına yedikleri recep ivedik tokadı ile dumur durumuna düşer. hemen ardından:

-şüför bey inmek istiyoruz.

deli divane şoför duraktan hariç hiçbir yerde durmam dediği an; acı bir fren, kapanan otobüs ışıkları, metallica t- shirtü olan çocukta kabaran bişeyler ve deli divane olmuş şoförün pis kahkahalarından sonra kızların son durağı...

işte o an, tüm iyi kalpli dostlarımın dualarının kabul olduğu andır. günümüzde yakın tarih derslerinde anlatılmaktadır.