türk ırkının üstünlüğü

sosyolojik bir araştırmanın konusu olabilir ancak kesinlikle bu araştırmanın bilimsel olamayacağı kesin. tarihin anakronik algılayışından ötürü gelen bazı sanrılar günümüzdeki değerler ile geçmişi yargılamaya iter. bu durum ise belirli bir topluluğun diğerlerine göre üstünlüğünü doğurur.

ancak burada temel sorun; geçmişteki topluluklar ile şimdikinin modern toplulukları arasında hiçbir bağın olmaması. zaman-mekan farklılığı dışında, toplumların örgütlenişi, üretim biçimi ve iktidar ilişkileri göz önünde bulundurulduğunda tarihi binlerce yılı alabilen toplumlar dahi üstünlüklerini kaybederler. üstelim zaman-mekan, örgütleniş biçimi, üretim biçimleri ve iktidar ilişkilerinin niteliksel ve niceliksel değişimlerini yani özsel değişimlerini göz önünde bulundurursak tarihi binlerce yıla uzanan, süreklilik gösteren toplumlardan bahsetmek sadece antropologların inceleyebileceği bir alandır. o da geçmişin kadim uluslarını açığa çıkarır, bugünün modern topluluklarını değil. bugünün modern toplulukları ise tarih biliminin, siyasal iktisadın ve sosyolojinin ürünleri olduklarından bu disiplinlerin kullanımlarıyla anlaşılabilirler.

o halde geriye kalan şey ne midir? bilim dışı kullanımlar, ilginç zorlamalar ve anakronik gözlemler. bunlara bir de eklektik bir tarih anlayışınızı eklerseniz elinizde kalacak tek şey üstün ırk iddiasıdır. bu iddianın geçersizliğinin tanıtlanması ise yukarıda söz edilen disiplinlerin kullanımları ile ilintilidir. geriye kalanlar geçersizdir ve boştur.