göğe bakma durağı

Pardon...Bakar mısın, göğe?

Şehir sesleri eşliğinde bir vasıta geliyor. Ve bir şey daha: içten...Ta derinden... Tanıdıkbildiksevdiksaydık bir dost: kaçıp gitme isteği?

Böylesine güzel bir durak, bırakılıp da gidilir mi? Yukarıda, çook uzaklarda temmuz kokan dalgalar var, görmelisin. Ama önce durup bakmalısın. Bakadurmalısın. Bak tam şurda, parmaklarımın ucunda: Gök...

"senin bu ellerinde ne var bilmiyorum" hala. bu bilinmezlik de iyi...
bu karanlık özentili akşamüstleri de iyi..."afferin tanrıya"...

Sağım solum arkam kış, önüm bahar belki yaz. Saklanmayan dursun/kalsın biraz.

Cemre de düştü. ısınıyor kuzey yarım küre.

Durmak ne güzel değil mi?
Ne güzel bir durak değil mi?
bükme dudaklarını
bak
gök bize bakıyor...

Lütfen...
Bakar mısın, göğe?