küresel isyan büyüyor

bunlara akademide yeni sosyal hareketler - new social movements - deniyor. 2000'li yıllarda sürekli tekrarlanan toplumsal olaylar. dünyanın her yerinde, ama özellikle büyük finans kentlerinde görülüyor. nedenler muteaddit. kimi zaman küreselleşmeye karşı, kimi zaman baskıcı yönetime karşı, kimi zaman seçim yolsuzluğuna karşı, yöneticilerin yolsuzluklarına karşı, ayrımcılığa karşı, kent yoksulluğu ya da ekonomik bölüşümün adaletsizliğine karşı olabiliyor. bazen de sivil hak savunculuğu öne çıkıyor. amaç küçük ve basit oluyor, bu minverde biribiyle normalde bir araya gelmesi güç gruplar ortak bir "hayır" etrafına mobilize olabiliyorlar. olay sonrasında dağılıyorlar. başka bir hayır'da bu kez başka gruplar sokağa inebiliyor. merkezi bir örgütlenmeden yoksun, sınıfsal karakteri zayıf, alternatif bir program önerme iddiasında olmayan hareketler. geleneksel hiyerarşik yapılanmalardan rahatısızlar bir liderlikten özellikle kaçınıyor. zira gündelik hayatın mahremiyetinin bu denli tasallut altındayken çatık yüzlü bir otorite istenmiyor, aynı safta olunmasına rağmen. epey çapraşık bir mesele. gerçekten son 20-30 yıla damgasını vuran bu yeni sosyal hareketler oluyor. her sene bir yerlerde isyan dalgasına rastlamak mümkün. fakat bu kitleler ne yapacaklarını kendi de pek bilemiyor. zira henüz alternatif bir ideoloji üretilemedi. 19. yüzyılda da sabotaj hareketleri vardı. henüz sosyalizm işçinin derdine eğilmediği zamanlarda işçiler içinde bulundukları rahatsız konumun farkındaydılar ve tepkilerini makinelere zarar vermekle ifade ediyorlardı. sabotaj, buradan gelir. sosyalizm daha sonra ortaya çıktı. ve işçiler de tepkilerini dile getirmeyi daha farklı yöntemlere bağladı. bugün de böyle. insanlar rahatsızlıklarını sokaklara dökülere dile getiriyor. ama alternatif bir ideoloji henüz husule gelmedi.