bugün

cinayet süsü

görsel

harika bir ali atay filmi.

kendisinin 'üçüncü' uzun metrajı. limonata, sanki biraz daha 'sanat filmi' havasındaydı. Ölümlü dünya ile biraz daha 'kara komedi' havasına girmişti. şimdi ise, tam bir baş belası film var karşımızda. Mecnun, sen ne yaptın ya? (bkz: swh)

film, bir cinayet büro ekibinin, ardı ardına 'işlenen' cinayetleri çözmesini konu alıyor. 'işlenen' kelimesini niçün tırnak içinde yazdığımı ise filmden sonra anlayacaksınız.

daha ilk plan'dan itibaren içine çekti götürdü film beni. Büyük bir özdemir erdoğan hayranıyımdır. film başlar başlamaz özdemir erdoğan'ın sesinden 'uzun ince bir yoldayım' türküsünü duymak, anlatılmaz bir olay benim için.

Ayrıca, sayın ali atay, o ne güzel fotoğraflar? o ne güzel planlar? Hayran kaldım. Filmin orasına burasına serpiştirdiğin o göze hitap eden nesneler, olaylar yok mu? Bayılıyorum buna. Epey başarılıydı, bunu çok sevdim.

Karakterler de diğer iki filmine göre epeyce daha derin ve oturaklı. bir olaydan sonra hangisinin nasıl tepki vereceğini tahmin bile edebilirsiniz dikkatli izlerseniz. Dizdar koşu karakteri ile harikalar yaratan (bkz: feyyaz yiğit)'i ise kınıyorum. Yıllarca '8-9 senedir kendimi iyi hissetmiyorum' diye bizi kandırdı. (bkz: swh)

Diğer oyunculara zaten diyecek söz yok. Uğur yücel, binnur kaya, cengiz bozkurt. Hepsi şahane. Kadir çermik ise ayrı şahane. Bu kadar büyük bir performans beklemiyordum.

Ayrıca, tebrikler ali atay, en iyi filmini yapmışsın.

Neyse, gidiniz, gittiriniz, gidimler başlasın. (bkz: swh)