bugün

kitabı altını çizerek okumak

eskiden yapardım. şimdi pek yapmadığım iştir. her zaman yanımda bir kağıt bulundururum sayfa numarasıyla birlikte kısa kısa not alırım. Sonra bir yere alıntı yapacaksam yapar. Ondan sonra da yazdıklarımı atarım. Okuduğum zaten eski kitaplar. kiminin cildi elimde bile dağılabiliyor. Onları da onarıyorum. Eskiyecek olanlar varsa onlara elimden geldiğince kartondan muhafazalar hazırlıyorum. Çünkü onların geleceğe ulaşmasını istiyorum. Pek çoğunun cildi çok kötü. Amerikan ciltler 50 yıl falan anca dayanıyor. Sert kapaklı, dikişli ciltler daha fazla dayanıyor fakat onların da ciltlerinin yüzü eskiyebiliyor. Gördüğüm en sağlam cilt flekso (plastik) kapaklı dikişli bir sözlük oldu. yaklaşık 50 yıllık. Şöyle söyleyebilirim. insanların yaptığı tahribatlar, zamanın yaptığı tahribatlardan çok daha fazla. Ancak gene de sağlam durabilmiş.