bugün
- en son ne zaman ağladınız12
- ekrem imamoğlu46
- lunaparkların neslinin tükenmesi8
- zengin olmak9
- polise asit atan çapulcu27
- türkiye nin geleceği11
- sokaklar devletindir10
- 23 mart 2025 ekrem imamoğlu'nun tutuklanması22
- tayyip erdoğanın emrini bekliyoruz27
- günün sözü10
- 128 milyar doların da hesabı sorulacak mı13
- cumhuriyet halk partisi10
- 23 mart 2025 macaristan türkiye maçı17
- türkiye nin geleceği için en büyük 5 tehlike11
- v a m p i r o v12
- domdom usa'nin türkiye de harcayacağı euro11
- anın görüntüsü13
- ekrem imamoğlu'nun silivriye götürülmesi11
- insan olmaya ceyrek kala9
- nasılım baba12
- filiz akın14
- mikifare şapkası takan matador8
- atatürkü sevme zorunluluğu11
- arkadaşlar merhaba11
- türkiye ekonomisi akp oldukça düzelmez22
- aşık olunan kızın onlyfansçı çıkması8
- akp bitmiştir15
- fotokopici bi erkek12
- 3 gizli tanık ifadesi ile tutuklamak15
- savcılarımız ihbarları dikkate almasın mı32
- ekrem imamoğlu vs ümit özdağ9
- true'nin çaylak olması8
- tuvalete gittim10
- erdoğan'ın oyu artık yüzde 40 bile değil15
- sudenaz0726
- cuhape'nin gençleri provoke etmesi20
- ekrem imamoğlu'nun hdp aşkı14
- 22 mart 2025 üniversitelilere operasyon12
- sözlük yazarlarının asla pişman olmayacağı şeyler18
- sahurdayız uludağ sözlük21
- ebusuud efendi10
- güvenilmez yazarlar19
- darbe durduran yüzde 50 vs polise taş atan 5015
- kadir mısıroğlu18
- imamoğlu adliyeye sevk ediliyor18
- yay burcu erkeği10
- cüppeli ahmet'in kızı10
- sözlükte fakir varsa bana mesaj atabilir mi26
- arkadaşlar bi bakar mısınız12
- claudia s cloud13
herkesin başına hayatta bir defa gelen ve çok yüksek ihtimalle başarısızlık , salaklık , şaşkınlık , kararsızlık gibi sanrılarla içiçe yaşanan dudakları birbirine yapıştırma eylemi..
birinci tereddüt;
dilimi ağzına soksam mı??
bu tereddütü yaşamadım diyen varsa sahin k öpüşsün onunla..öyle bir tereddüt ki ; muhattabınızın dilini sizin ağzınıza sokmasıyla anında bertaraf olabilecekken eğer o da acemiyse tam bir komedidir..benimki şahsen öyleydi..benimkine daha sonra tekrar değineceğim..
ikinci tereddüt;
öpüşürken ellerimi muhtelif aktiviteler için kullansam mı? kız beni ayı olarak beller mi?? sakin olup daha sonraya ertelesem mi? akışına bıraksam mı? ananın amı mı? yeter ulan..
bu kararsızlık çok daha fenadır..öpüşürken mutlaka eller kızın sırtında , omuzlarında , saçlarında , belinde ya da biraz vahşice ama yanaklarında olur fakat eller sadece kadında gelişmiş organların herhangi birinin üzerinde olmak isterse (ki el bu ibne ister) işte o dakika sorularla cebelleşmeye başlamıştır kişimiz..
üçüncü tereddüt;
dudaklarından biraz soluklanmak için ayrılsam daha sonra tekrar öpüşmek istemeyebilir mi?
bunun biraz öznel bir tereddüt biçimi olduğunu düşünmekteyim..ilk ikisi kadar evrensel değil kabul..ama mutlaka yaşamış arkadaşlar vardır deyip anlatmaya başlayalım..öpüşme ya da dudakları ilk defa birinin dudaklarına yapıştırma eylemi sırasında burnundan nefes almaktan imanı gevremiş kişimizin aklına takılan bir diğer önemli sorudur bu..eğer muhattabın da ilk defaysa pişmanlık duymasından korkulur..
ya bir daha istemezse??
işte bu soru yüzünden genellikle o dudakların ucunda ölmek şıkkı daha cazip gelir acemi arkadaşımıza..
komediydi arkadaşım evet komediydi benimki..bizimki..benim de ilk defa olacaktı muhattabımın da..zamanımızın tüm ergenleriyle , abazanlarıyla beraber gülhane parkındaydık tabiki..ağzıma sıçim kendimin sanki başka yer yok..metrekarede 5 kişi öpüşüyor 2 kişi de sevişiyordu o vakitler gülhane'de..gören 3000 kişi grup sex yapıyorr zannederdi..eminim istanbul'lular hatırlayacaktır o dönemleri..
neyse bu sefer kesin niyetlenmişim..öpücem arkadaş..aksilik o günde kızda bir stres var sanki..ya da ben durumu murphy kuralları bağlamında değerlendiriyordum kimbilir..neyse kolumun altında olduğu için gözlerimi arada 5 cm kalacak kadar yaklaştırmıştım gözlerine..sanki bu iş doğaçlama , kendikendine olmuş intibası bırakmak istiyordum kız arkadaşımın gözünde..halbuki yarrak öyle..en az 4 5 hafta öncesinden planlamış , arkadaşların gazına gelerek mekanlardan gülhane parkını seçmiştim..
neyse yaklaşık bir 10 dakikalık arada küçük boşluklar olan bakışmalar ve gereksiz (işe romantiklik katsın diye) fısıldaşmalardan sonra ilk hamleyi yapmıştım..dudaklarını kapadı sanki önce ya da müzmin kötümserliğimle bana öyle gelmişti..umursamadım..zaten 4 5 haftalık planlarımın bir maddesi de ;
kız nasıl bir tepki verirse versin umursamamak , dudaklarından hiçbir ahval ve şeraitte ayrılmamaktı..
nitekim öyle de oldu..ama nasıl oldu derseniz önceden dediğim gibi tam bir rezalet..yukarıda yazdığım tereddütlerin hepsini en kesif haliyle yaşadım ve tahmin ediyorum yaşattım da..ilk yarım saatten sonra dil devreye fazlasıyla girdiğinden büyük bir salaklık silsilesi daha yaşadık dişlerimiz birbirine çarpıyordu..bu ne saçmalıktı böyle yarabbim..et mi yiyorduk? öpüşüyor muyduk??
onu da geç ilk bir saatten sonra utanarak , yerin diplerinde kendime uygun bir yer bularak söylüyorum ki salyalarım akıyordu benim..köpek gibi..saçmalık 2..ve ilk farkeden ne yazık ki , kaderin büyük bir cilvesi ki ben olmamıştım salyalarımın aktığını..kız farketmiş , çaktırmadan sırıtarak ve beni rencide etmemeye çalışırr bir ifadeyle 'çenen' demişti...
o ses tonunu unutamam..
tüm bu olumsuzluklara rağmen..dudağımda uçarı bir gülümseyişle girdim mahalleye..mahalle kültürü fazlasıyla gelişmiş bir çocuk olduğumdan o vakitler mahalle çocuk eşrafı apartman önlerinde bekliyordu beni..
tamam mı?
dediler..en bruce willishalimle;
tamam dedim..
(bkz: işte bir nesil böyle heder oldu)
birinci tereddüt;
dilimi ağzına soksam mı??
bu tereddütü yaşamadım diyen varsa sahin k öpüşsün onunla..öyle bir tereddüt ki ; muhattabınızın dilini sizin ağzınıza sokmasıyla anında bertaraf olabilecekken eğer o da acemiyse tam bir komedidir..benimki şahsen öyleydi..benimkine daha sonra tekrar değineceğim..
ikinci tereddüt;
öpüşürken ellerimi muhtelif aktiviteler için kullansam mı? kız beni ayı olarak beller mi?? sakin olup daha sonraya ertelesem mi? akışına bıraksam mı? ananın amı mı? yeter ulan..
bu kararsızlık çok daha fenadır..öpüşürken mutlaka eller kızın sırtında , omuzlarında , saçlarında , belinde ya da biraz vahşice ama yanaklarında olur fakat eller sadece kadında gelişmiş organların herhangi birinin üzerinde olmak isterse (ki el bu ibne ister) işte o dakika sorularla cebelleşmeye başlamıştır kişimiz..
üçüncü tereddüt;
dudaklarından biraz soluklanmak için ayrılsam daha sonra tekrar öpüşmek istemeyebilir mi?
bunun biraz öznel bir tereddüt biçimi olduğunu düşünmekteyim..ilk ikisi kadar evrensel değil kabul..ama mutlaka yaşamış arkadaşlar vardır deyip anlatmaya başlayalım..öpüşme ya da dudakları ilk defa birinin dudaklarına yapıştırma eylemi sırasında burnundan nefes almaktan imanı gevremiş kişimizin aklına takılan bir diğer önemli sorudur bu..eğer muhattabın da ilk defaysa pişmanlık duymasından korkulur..
ya bir daha istemezse??
işte bu soru yüzünden genellikle o dudakların ucunda ölmek şıkkı daha cazip gelir acemi arkadaşımıza..
komediydi arkadaşım evet komediydi benimki..bizimki..benim de ilk defa olacaktı muhattabımın da..zamanımızın tüm ergenleriyle , abazanlarıyla beraber gülhane parkındaydık tabiki..ağzıma sıçim kendimin sanki başka yer yok..metrekarede 5 kişi öpüşüyor 2 kişi de sevişiyordu o vakitler gülhane'de..gören 3000 kişi grup sex yapıyorr zannederdi..eminim istanbul'lular hatırlayacaktır o dönemleri..
neyse bu sefer kesin niyetlenmişim..öpücem arkadaş..aksilik o günde kızda bir stres var sanki..ya da ben durumu murphy kuralları bağlamında değerlendiriyordum kimbilir..neyse kolumun altında olduğu için gözlerimi arada 5 cm kalacak kadar yaklaştırmıştım gözlerine..sanki bu iş doğaçlama , kendikendine olmuş intibası bırakmak istiyordum kız arkadaşımın gözünde..halbuki yarrak öyle..en az 4 5 hafta öncesinden planlamış , arkadaşların gazına gelerek mekanlardan gülhane parkını seçmiştim..
neyse yaklaşık bir 10 dakikalık arada küçük boşluklar olan bakışmalar ve gereksiz (işe romantiklik katsın diye) fısıldaşmalardan sonra ilk hamleyi yapmıştım..dudaklarını kapadı sanki önce ya da müzmin kötümserliğimle bana öyle gelmişti..umursamadım..zaten 4 5 haftalık planlarımın bir maddesi de ;
kız nasıl bir tepki verirse versin umursamamak , dudaklarından hiçbir ahval ve şeraitte ayrılmamaktı..
nitekim öyle de oldu..ama nasıl oldu derseniz önceden dediğim gibi tam bir rezalet..yukarıda yazdığım tereddütlerin hepsini en kesif haliyle yaşadım ve tahmin ediyorum yaşattım da..ilk yarım saatten sonra dil devreye fazlasıyla girdiğinden büyük bir salaklık silsilesi daha yaşadık dişlerimiz birbirine çarpıyordu..bu ne saçmalıktı böyle yarabbim..et mi yiyorduk? öpüşüyor muyduk??
onu da geç ilk bir saatten sonra utanarak , yerin diplerinde kendime uygun bir yer bularak söylüyorum ki salyalarım akıyordu benim..köpek gibi..saçmalık 2..ve ilk farkeden ne yazık ki , kaderin büyük bir cilvesi ki ben olmamıştım salyalarımın aktığını..kız farketmiş , çaktırmadan sırıtarak ve beni rencide etmemeye çalışırr bir ifadeyle 'çenen' demişti...
o ses tonunu unutamam..
tüm bu olumsuzluklara rağmen..dudağımda uçarı bir gülümseyişle girdim mahalleye..mahalle kültürü fazlasıyla gelişmiş bir çocuk olduğumdan o vakitler mahalle çocuk eşrafı apartman önlerinde bekliyordu beni..
tamam mı?
dediler..en bruce willishalimle;
tamam dedim..
(bkz: işte bir nesil böyle heder oldu)
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar