bugün
- 30 nisan 2024 bayern münih real madrid maçı20
- suriyeliler suriye'ye dönsün15
- özgür özel10
- temizlik hastası eşle sevişme öncesi diyaloglar13
- sözlük erkeğinden damat olmaz27
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız9
- fatih terim'in yuhalanması16
- düşün ki o bunu okuyor13
- icardi190520
- ayça tilki11
- memesi küçük olmak14
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi14
- vahdettin'e hain diyenleri susturacak tarihi belge37
- adolf hitler9
- anın görüntüsü9
- ben bu davanın savcısıyım8
- ideal duş alma sıklığı8
- sözlük kızından gelin olmaz23
- sürekli milletin entrylerini eleştiren tip11
- crop giyen erkek11
- vatandaşlık farkı alan otel24
- nazar değdi sözlük12
- çabuk vazgeçen insan8
- hamas bir terör örgütüdür23
- güne bir şarkı bırak10
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız23
- uludağ sözlüğün bitmiş olması8
- icardi1905 silik olsun kampanyası18
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim14
- şehirler arası aşk yaşamak10
- true'nin porno arşivi kaç gb9
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- erkeğe ne hediye alınır22
- bir sözlük yazarını kaşır mısınız11
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim22
- sabah aç karnına içilen bira12
- alınan en güzel iltifat14
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- icardiyi tokat manyağı yapmak8
1997 yılında ingiliz kraçilesinin gözlerinin içine baka baka yaptığı muhteşem konuşmayla tarihe geçen cesur adam.
Afrika sinemasının babası, Senegalli yazar, şair, film yönetmeni, senarist.
Türkçe de Usman Samben diye okunuyor. Uzun bir hastalık döneminden sonra 84 yaşnda öldü.
ingiliz Kraliyet Özel Onur Ödülüne laik görüldüğü, 1997 senesinde ödülü red etmiş ve aşağıdaki konuşmayı yapmıştı.
Sayın baylar ve bayanlar. Konuşmama ingiliz dilinde devam etmeyeceğim için hepinizden özür dilerim. Sizin topraklarınızdayım ve sizin sahibi olduğunuz sistem içinde sizin tarafınızdan payelendirliyorum. Ancak asıl konuşmam kendi öz dilimde olacaktır. Merak edenler, konuşmamın ingiliz diline tercümesini koltuklarında bulabilirler.
ingilizler geldiklerinde ellerinde incil, bizim elimizde topraklarımız vardı.
Bize, gözlerimizi kapayarak dua etmesini öğrettiler.
Gözümüzü açtığımızda ise;
bizim elimizde incil, onların elinde topraklarımız vardı.
ingilizlerin dininini, dilini öğrendik. Uzak dünyadan gelen yeni dil ve din bizi hep çalışmak zorunda kalan itaatkar köleler yaptı. Özgürlük için her karşı geldiğimizde, bizi birbirimizle savaşmak için ikna ettiler ve silah verdiler. ingilizler gelmeden once topraklarımızda sadece kavga vardı. ingilizlerin kutsal dini bizim kavgacılığımızı kullandı; evlatlarımızı savaşçı yaptı. Hemde sadece kendi kardeşleriyle savaşan dünyayı ingiliz dilinden ve incilden ibaret sanan vahşi savaşçılar.
Hastalıklar yaydılar. Ne olduğunu bilmediğimiz içeceklerle bizleri hasta ve zayıf yaptılar. Atalarımızı zincirleyerek büyük şehirlerine köle olarak götürdüler. O büyük binaları, caddeleri, tünelleri ve kliseleri insan etinin üzerine inşa ettiler. Kendilerini temizlemek için sanatçılarına fikir adamlarına; sadece kendilerini kapsayan insan tarfilerini yaptırdılar. Her çeşit yiyeceklerin büyüdüğü topraklarımıza ilaçlar döktüler. Toprağın altındaki yanıcı siyah cehennem kanı için bizleri öldürdüler. Büyük acılar ve ölümcül işkenceler ördüler. Her gelen gemiden; kıyılarımza hep ikiye bölünmüş tekneler yanaştı. ilk gelenler zulm ettiler, arkasından gelen arkadaşları zulmu durdurma vaadiyle bizleri ele geçirdiler. Bu gün gelenlerde aynı sistemle hala işgale devam etmekteler.
Yeni ilaçları, biyolojik silahları ve hastalıkları deneyen gönüllü doktorlarınızı istemiyoruz. Emperyalist sisteminizde geri dönüşüm ekonmisyle aslında sömürü olan yiyecek yardımlarınızı kabul etmiyoruz. Birbirimiz anlamamızı zorlaştıran, şarkılarımızı ve masallarımızı unutturan fakir dilinizi red ediyoruz. Çağdaş dünya daveti içindeki, bizi zorla şekillendiren yüzeysel sanat kuramlarınıza karşı çıkıyoruz.
Özgürlüğümüzü ilan ediyor, Afrika'lı insanlar olarak doğduk,
Afrika'lı ölmek için bütün avrupayı topraklarımızdan kovuyoruz.
Birbirimiz öldürelim diye bize öğrettiğinz ırkçılığı, felsefe adına önümüze sürdüğünüz batının sığ kafalı laflarını, hukuk adına yaptığınız bütün şövenistliklerinizi ve sanat diye dayattığınız bütün estetik öğretilerinizi, Afrika topraklarından silene kadar Afrika sizinle savaşaçaktır. Siz kabul etmesinizde bir Afrika'lı en az dünyanın herhangi bir yerindeki bir batılı kadar onurludur. insan onurlu doğar. Hiç bir insanın kraliçenin vereceği onura ihtiyacı yoktur.
Ousmane Sembène
Afrika sinemasının babası, Senegalli yazar, şair, film yönetmeni, senarist.
Türkçe de Usman Samben diye okunuyor. Uzun bir hastalık döneminden sonra 84 yaşnda öldü.
ingiliz Kraliyet Özel Onur Ödülüne laik görüldüğü, 1997 senesinde ödülü red etmiş ve aşağıdaki konuşmayı yapmıştı.
Sayın baylar ve bayanlar. Konuşmama ingiliz dilinde devam etmeyeceğim için hepinizden özür dilerim. Sizin topraklarınızdayım ve sizin sahibi olduğunuz sistem içinde sizin tarafınızdan payelendirliyorum. Ancak asıl konuşmam kendi öz dilimde olacaktır. Merak edenler, konuşmamın ingiliz diline tercümesini koltuklarında bulabilirler.
ingilizler geldiklerinde ellerinde incil, bizim elimizde topraklarımız vardı.
Bize, gözlerimizi kapayarak dua etmesini öğrettiler.
Gözümüzü açtığımızda ise;
bizim elimizde incil, onların elinde topraklarımız vardı.
ingilizlerin dininini, dilini öğrendik. Uzak dünyadan gelen yeni dil ve din bizi hep çalışmak zorunda kalan itaatkar köleler yaptı. Özgürlük için her karşı geldiğimizde, bizi birbirimizle savaşmak için ikna ettiler ve silah verdiler. ingilizler gelmeden once topraklarımızda sadece kavga vardı. ingilizlerin kutsal dini bizim kavgacılığımızı kullandı; evlatlarımızı savaşçı yaptı. Hemde sadece kendi kardeşleriyle savaşan dünyayı ingiliz dilinden ve incilden ibaret sanan vahşi savaşçılar.
Hastalıklar yaydılar. Ne olduğunu bilmediğimiz içeceklerle bizleri hasta ve zayıf yaptılar. Atalarımızı zincirleyerek büyük şehirlerine köle olarak götürdüler. O büyük binaları, caddeleri, tünelleri ve kliseleri insan etinin üzerine inşa ettiler. Kendilerini temizlemek için sanatçılarına fikir adamlarına; sadece kendilerini kapsayan insan tarfilerini yaptırdılar. Her çeşit yiyeceklerin büyüdüğü topraklarımıza ilaçlar döktüler. Toprağın altındaki yanıcı siyah cehennem kanı için bizleri öldürdüler. Büyük acılar ve ölümcül işkenceler ördüler. Her gelen gemiden; kıyılarımza hep ikiye bölünmüş tekneler yanaştı. ilk gelenler zulm ettiler, arkasından gelen arkadaşları zulmu durdurma vaadiyle bizleri ele geçirdiler. Bu gün gelenlerde aynı sistemle hala işgale devam etmekteler.
Yeni ilaçları, biyolojik silahları ve hastalıkları deneyen gönüllü doktorlarınızı istemiyoruz. Emperyalist sisteminizde geri dönüşüm ekonmisyle aslında sömürü olan yiyecek yardımlarınızı kabul etmiyoruz. Birbirimiz anlamamızı zorlaştıran, şarkılarımızı ve masallarımızı unutturan fakir dilinizi red ediyoruz. Çağdaş dünya daveti içindeki, bizi zorla şekillendiren yüzeysel sanat kuramlarınıza karşı çıkıyoruz.
Özgürlüğümüzü ilan ediyor, Afrika'lı insanlar olarak doğduk,
Afrika'lı ölmek için bütün avrupayı topraklarımızdan kovuyoruz.
Birbirimiz öldürelim diye bize öğrettiğinz ırkçılığı, felsefe adına önümüze sürdüğünüz batının sığ kafalı laflarını, hukuk adına yaptığınız bütün şövenistliklerinizi ve sanat diye dayattığınız bütün estetik öğretilerinizi, Afrika topraklarından silene kadar Afrika sizinle savaşaçaktır. Siz kabul etmesinizde bir Afrika'lı en az dünyanın herhangi bir yerindeki bir batılı kadar onurludur. insan onurlu doğar. Hiç bir insanın kraliçenin vereceği onura ihtiyacı yoktur.
Ousmane Sembène
güncel Önemli Başlıklar