bugün

kadın çocuk doğurmak ve yemek yapmak içindir

Cümleyi şu şekle çevirelim:

Çocuk doğurmak ve yemek yapmak kadın için vardır.

Ne değişti diyebilirsiniz, değişen şey şu:

Cümle ilk haliyle kadını yalnızca bir-iki eyleme indirgeyip onunla sınırlandırırken, ikinci haliyle bu eylemleri kadınla sınırlandırıyor. Yemek yapmak bir yana dursun. Kadın çocuk doğurmak için var değildir, evet, çocuğun doğması için kadına ihtiyaç vardır fakat Çocuk doğurmak kadın içindir bu yüzden.

Biraz daha yakından bakarsak mesele hiçbir zaman kadının ne için olduğu değildi, ne tür eylemler, yetiler, değerler kadın içindi. Eğer cümleyi ikinci haliyle düşünürsek kadın hem çocuk doğurma eylemini kendisini sınırlayan bir şey olarak hissetmez hem de bu eylemin kendi içinliğini bilerek farklılığı bir imkanın tezahürü olarak görür.

Yani şöyle söyleyelim:

Kadın, herhangi bir şey için değildir.

Bazı şeyler -sadece- kadın içindir.

Bu.