doktorların dayağı hak ettiği gerçeği

kimse dayağı haketmez ama duruma göre iyi bir azarı hakeder! başıma gelen bir olay;

üniversite öğrencisi olduğum dönem, olimpos'ta takılıyoruz. bir sabah öksürükten kusacak şekilde uyandım. felaket haldeyim. en yakındaki kumluca devlet hastanesine götürdü tayfa beni. acil değil normal poliklinikte sıra aldık, sıramız geldi. bekliyoruz yok, bekliyoruz yok. ateş var, perişan haldeyim. çalıp kapıyı kafayı soktum içeri, ne göreyim. bizim pişkin doktor solitaire oynuyor! yahu dedim sıra geldi neden almıyorsun, sana ne dedi. sen misin sana ne diyen, memurluğundan girdim, sorumsuzluğundan oyun oynayıp bizi bekletmesinden çıktım! hastaneyi birbirine kattım, başka doktor gelip muayane etmek zorunda kaldı. benden sonra sırası olanlar da doktor parçasının üzerine yürüdü falan, terketmek zoruna kaldı polikliniği... meğer bu şerefsiz sürekli aynı boku yiyormuş, milletin dediğine göre! hasta haklarına şikayet ettim orada iti, akabinde hem il-ilçe sağlık müdürlükleri, bakanlık, başbakanlık ne varsa yazdım hakkında pezevengin!
sana kaba davranını geçtim, bozarsın ayrı ama normal ve kibar davranan kişiye bile afra tafra yaparsan ağzına sıçarlar! yok öyle iş! sevmiyorsan, çekemiyorsan yapma bu işi! işsiz kalmayayım diye, anan baabn zorladı diye doktor olduysan da sabırlı ol, efendi ol!