bugün

allah ın adaletsiz olması

insana kızıp allah'a küfretmek gibi bir sonuca varılabilecek durum. duruma geniş açıdan bakmak gerek.

müslümansanız; biliyorsunuz ki allah her insana irade yeteneği vermiştir. kimisi bu yetenekle yaradılanların en hayırlısı olur kimisi de en aşağılığı. müslümanlıkta dünya yaşantısının amacı budur; bok ile altının farkını görebilmek.

dolayısıyla bu misafirhane yaşantısında belki herkes eşit olarak yaşamıyor. kimisi sakat, kimisi yokluk içinde yaşıyor. inançlı bir müslüman bilir ki bu eksiklikler ve fazlalıklar (zenginlik ile de sınav edilir insan) onun nasıl bir kulluk yaşantısı süreceğine dair elindeki sınav sorularıdır bir nevi. ve ayrıca esas yaşantının öldükten sonra başlayacağının da farkındadır.

işin sırrı burada, amaç nedir? amaç "sadece" güzel bir dünya yaşantısıysa bu allah'ın yolu değildir. allah'ın yolu akla ve yaradılışa uygun olandır. yani bedenimiz gibi fâni olan dünya yaşamı, esas ebedi yaşama kıyasla amaç olamaz. burada en mükemmel denge, ebedi olan için uğraşırken geçici olandan da nasiplenebilmek. şimdi bu nasiplenebilme meselesi, "mutluluk nedir?" tartışmasıyla yıllardır dönüyor. bence bu nasiplenme/huzur/mutluluk kesinlikle maddi durumla alakalı değil. neyse;

dünya yaşamı adaletsiz olabilir zaten büyük mahkeme de dünya yaşamı için değildir. dünya yaşamı araçtır. şu kesin ki dünya yaşamında daha fazla çile çekenler büyük mahkemede elbette daha fazla mükafatlandırılacaklar. yani açlık çeken bir müslüman, bana bunun hesabını soracak. çünkü benim yediğim ekmekte onun da payı var doğrudan olmasa da. ama bir de nüans var ki; nerede ve nasıl yaşarsanız yaşayın allah'ın varlığını bilmek en mühimi. sınavı geçirecek en mühim soru bu, 51 puanlık. bu bağlamda, karıncayı bile incitmeyen bir finlandiyalı elbette ki bir seri katil ile aynı kefeye konmayacaktır.

dünya yaşamı hakkında yapılacak yorumların istikameti insanlar olmalıdır. çünkü dünya; insanların iradesinin elinde. helâk olan kavimler bile kendileri hazırladılar sonlarını zamanla, uyarılara rağmen bilerek ve isteyerek.

yani allah'ın adaleti diye george bush'un anırarak ölmesini bekliyorsanız yanlış bir şey yapıyorsunuz. birincisi; bu insan allah tarafından gökten zembille indirilip göreve getirilmedi, ikincisi; her günah işleyen burada doğrudan cezasını çekseydi herkes mecburen müslüman olurdu, üçüncüsü; allah'ın taahhüdü ceza veya mükafatların bu dünyada verilmesi değildir.

vesselam.