bugün

selçuk üniversitesi

ödenek eksikliğinden veya başka nedenden selcuk üniversitesi tıp fakultesi ve hastanesi inşaatının yıllardır bir turlu bitirilemediği üniversite. tamam anlarım yeni bina yapınca odenek verilmiyor ek bina yapınca bakanlıktan ödenek daha kolay çıkıyor falan filan denebilir. ancak o devasa yapıların yapılma yeri bi kere yanlış. sen geleceksin kampusun en güzel yerini yıllardır şantiye alanına donustureceksin ve hala inşaatta bir çivi çakılmayacak. hadi bitirildi diyelim kampus eğitim yuvası olmaktan çıkacak her tarafta hastalar olacak, ambulans sirenlerinden ders yapılmayacak. yapılan yer yanlış diyorum ya bu inşaat için en uygun yer su anda dilek sabancı konservatuvarının bulundugu yerdi. zira giriş ve çıkış kolay olacak fakultelerin hastaneye yakınlıgı kalmamış olacaktı. keza kampus içinden tramvay geçerirler ama en çok ihtiyacımız olan sınav zamanı tramvay çalışmaz oldu. neymiş efendim durak yapılıyomuş. tabi ögrenci mi umurlarında,umursadıkları şey bence kayıt zamanına kadar kampusu dezenlemek ve ailelere begendirmek. kampus kampus değil ki şantiye sanki. tramvay geçer ve sonuç olarak kampuse kimin girdigi belli değildir. bu zamana kadar tek görevinin yalnızca turbanlıları kampuse almamak olan güvenliğin bu vesileyle yapacak işi de kalmamıştır.

üniversitenin eleştirilecek tarafı mı bilmem ama kampusun dısadan guzel gorunmesini saglayan agaclar sık değil. halil cin hatıra ormanı diye tabela asmışlar ancak ormandan eser yok, fidanlık diye değiştirseler daha dogru olur. hele hele yaz günü atatürk yurdunda kalanlar bilirler toprak yoldan hukuk fakültesine gitmek ölümdür oxford harward gibi nam salmış üniversitelerde adamlar kilometrelerce çim ekebiliyolar ancak bizimkiler yabani otların yetişmesine sevinip kesmeye bile kıyamıyorlar. o otlara ne bi ilaclama ne bi bakım yapılıyor...

bir de kampus girişinde hadi çıkta gel diye bi duvar yazısı vardır ki evlere şenlik. yani dogrusunun çık da oldugunu bilmeyen üniversitelilerin bulundugu, bunu da geçtim duvarlara çık da gel yazınca geleceğini düşünen zihniyetin hala var oldugu egitim yuvası. yine kampusun her yerine yazılmış nazlım yazısı. çok sevdiği belli ki insanların gelip geçtiği yerlere bile adını yazmış, ayaklar altına almak deyimi bu olsa gerek.

ögretim uylerine gelecek olursak kişilik bakımından dersin hocası iyi biriyse asistanları ondan da iyi, kotuyse o hocadan da kotudur. butun genellemeler yanlıstır derler ancak ben tersinin oldugunu gormedim.

butün bunlara ragmen yıllardır suregelen bahar şenlikleri tam anlamıyla şahanedir. içki sokulmuyomuş bilmem neymiş gibi fasafisoları bir kenara bırakalım. bu üniversitenin 80bine dayanan nufusu var, dusunecek olursak cogu ilden buyuk. ve agzıyla içmeyi bilmeyen o kadar çok kişi var ki bi de ustune guvenliğin hiç bir işe yaramadıgını dusunursek çıkacak olayları dusunmek bile istemiyorum.

yine akkonakta derbi maç seyretmenin tadı bir başkadır. hele hele bazı maçlarda iyiki stadda değil de burdayım diye dusundugum olmustur.

üniversiteye ilk gelenlere de benden uyarı. gelince sasırmayın herkes burada birbirlerine ortak diye hitap eder. hatta genelde ortttaaaam noruyon, ders çalısıyon ellaam diye konusurlar ki sakın ola özenmeyin.

yine de tum olumsuzluklara ragmen güzel yönleriyle kendimi avutuyor ve ilerde bir gün özler miyim acaba diye düsunuyorum. ancak su da bir gerçek ki yaz tatilinde müteaddit defa artık okul başlasa diye dusundugum olmustur.

edit: yeni nizamiye için güzelim ağaçları söküp götürdüler içim acıdı. üniversiteye yeni bir boyut getirmiş olan karizma rektör yardımcımız kürşat turgut ağaçların tekrar dikileceğini ve çevre düzenlemesini dört dörtlük yapılacağını söyledi de bir nebze gönlümüze su serpti.

ağacın değerini bilmeyen dar kafalıları ankara-konya yolundan sonra aleaddin keykubat kampüsüne getirmek lazım. çölde bulunmuş bir vaha gibi ama yine de bir çok yerde ağaçlar bodur ve seyrek. on yıl önce dikilen ağaçlar yeni yeni boy salmışsa bundan on sene sonrası için kampüsün çok güzel olacağını düşünmekteyim.

edit 2: konya deyip de, tercih etmem orayı düşünen arkadaşlar için de bir kaç çift sözüm var. her yıl buraya kolokyum için gelen arkadaşlar konya'ya olmasa da üniversiye hayran olup gidiyorlar. örnek verecek olursak geçmiş senelerde yapılan istatistik kolokyumu için gelen hacettepeli öğrencilerle yaptığımız sohbetlerde "biz kaçak yazılılm kullanıyoruz siz teknokentinizde kendi yazılımınızı yapmışsınız" dedikleri bir gerçek. size bir örnek daha hukuk fakültesinde benim 2iki tane devasa kitaplarla girdiğim sınavlarda marmara hukuk'tan arkadaşım bunlar ne böyle diye şaşırmıştı.
(bkz: selcuk universitesi hukuk fakultesi/#3184004)

teknolojiden bi haber olarak göstermek isteyen arkadaşlar için
(bkz: http://bilmer.selcuk.edu.tr/)
(bkz: http://www.konyateknokent.com.tr/)