bop için planlı kürt göçü uygulanması

iddialardan biri de budur. Şöyle ki bunun diğer ayağı köyden kente göçtür. Batı için de geçerlidir. Köyde az da olsa üretimde bulunan çiftçi eğitim,sağlık özellikle de ekonomik nedenlerden dolayı şehre göç ediyor. Böylelikle köyler boşaldı, sahipsiz kaldı. Köylülerin de bu arazilerine özellikle ekonomik değeri bulunan yerlerine şimdiden büyük şirketler çökmeye başladılar. Şu an tarım üretiminde büyük firmalar söz sahibi.

Diğer bir ayağı ise doğudan batıya göç. Bakın burada illaki siyasi bir taraf aramaya gerek yok. Örneğin bilecik, Eskişehir'e, Çanakkale bursa veya izmir'de göç verirken doğudaki bir vatandaş yüzlerce kilometre öteye taşınıyor. Şu an Türkiye'deki büyükşehirlerde yaşayan vatandaşın en başta güvenlik(!) sorunu var. Ancak bu nereye kadar devam edecek. 30 yıldan beri bitmeyen bir terör sorunu.

Gelelim iddianın asıl kaynağına. Özellikle doğu ve güneydoğu boşandıktan sonra burayı ele geçirmek, yönetmek daha kolay olacaktır. Aslında Suriye'de uygulanan küçük bir kavimler göçüydü. 3 milyon insan nasıl göç ederin bir provasını hızlı olarak yaptılar. Türkiye'de ise 30 yıldan beri yavaş yavaş yaptılar. ikisi arasındaki fark buydu. Böylelikle şu an ellerinde kocaman bir bölgede söz sahibi olmanın planlarını devam ettiriyorlar. Yeri gelmişken neden zamanında Türkiye ise Suriye arasındaki mayınlı bölgeyi temizlemek istemeleri ve bunu ihale etmeleri, ihaleyi alan firmanın da israilli olması hepsi tesadüf olamaz sanırım. Onun için de uygulanan politikaların arkasında mutlaka bir gerçek yatmaktadır.