bugün

türk halkı zamları niye protesto etmiyor

halkin örgütlenememesinden. yanlis okumadiniz. örgütlenememekten.

örgüt diyince silahli bir örgütten felan bahsetmiyorum, bildiginiz sivil toplum örgütleri gibi. örnegin; sediklasmak

sinif bilinci de yok halkimizda. aksine; rütbeye, mertebeye itaat etme; üstelik kendini teslim etme derecesine bile gelebilmekte.

sene 2017 yer meksika (buraya cok dikkat edin türkiye degil meksika)

tam tarih veriyorum: 06.01.2017 bezin fiyatlari artisi sebebiyle meksikalilar sokaklarda. bildiginiz isyan cikartmis durumdalar. meksika baskani son model jetiyle turlarken, meksika halki kendini bu ucagin benzinini karsilamak zorunda hisetmiyor.

yer yine meksika: bundan bir kac yil önce
benzine 10 cent zam geldi diye sokaktaki arabalari ters cevirdiler, protesto icin kendi araclarini yaktilar.

burada neden meksika örnegi verildi?
bir avrupa ülkesi ile türkiye´yi bu konuda kiyaslamak biraz tuhaf olurdu. ekonomi olarak türkiye ile ayni seviye, sosyal yapilari bizimkine ucundan benzemekte. mafya ülke icinde kol gezmekte ama bizden farklari var. özgürlüklerine, haklarina dokunmak onlar icin suyu tasiran son damla olabiliyor.

türkiye halki aile kurarken bile annesine babasina bagli bir toplum. yani gencler kendileri bagimsiz degil.
cocuklar bir konu hakkinda görüs belirtmeye kalktiklarinda onlara "sen sus, daha cocuksun" diyerek susturuyor, konusturmuyoruz. komsunun, kardesinin, arkadasinin iyiligini istemeyen bir toplumuz. daha kendi icimizde birlik olamamisiz.
birisi sokaga ciksa; arkasinda duran olup olmiyacagindan emin degil. oysa; ayni sorunla savas veren insanlar birbirlerini ispiyonlamakta, birbirlerinin ayaklarini kaydirmaya calismaktalar.

daha oturup tartismasini, bilgi alisverisi yapmasini bilmiyoruz. bölündükce bölünüyor, parcalarimiza ayrisiyoruz. nasil sendikalasalim, nasil örgütlenebilelim. bunu gerceklestirenler de azinlikta olan kisiler.

her zaman güclünün yaninda yer alan bir toplumdan bahsediyoruz.