bugün

olympos

burunda ince bir sızı, bir özlem. sahillinin o taşlarını bile özledim. nedense başka yerlerde aman da tesis iyi olsun, şemsiye olsun, tuvalet, duş olsun, restorant olsun diye titizlenirken, söz konusu olympos olunca o taşların üstü en konforlu tatildir sanki. en yakın bakkala bile epey bir yürüme mesafesi vardır sahilden. zaten araçla anca ören yeri girişlerine kadar girilebiliyor kıyıya ulaşmak için. insanı bol bol yürütür yani. pansiyonların kalite ve temizlikleri birbirinden çok farklı değil, çoğu rahatsız yataklara ve tatsız yemeklere sahip. bütün bu olumsuzluklara, tüm "olympos çok bozdu yeaa" geyiklerine rağmen beş yıldızlık her şey dahil tatil sevmeyen, böyle kendi halinde tatil cennetlerinin samimiyetinden hoşlanan herkes için idealdir.