halifeliğin canlandırılması gerekliliği

uğramayı sevmediğim başlıklardan biri. şöyle başlıklara çok yazasım gelmiyor ama bazı dangalakları görünce bir gülüp geçmeden, selamun aleykum demeden edemiyorum.
adam "ülkemde" -m harfine dikkat- böyle geri şeyler istemiyorum diyor. şimdi burası nasıl onun ülkesi? illa bir tarih vereceksek 1071 diyelim. 1071'de hilafet var mıydı yok muydu? malazgrit zaferini kazananlar burayı vatan edinmemizi sağlayanlar mı değil mi? o zaferi kazananların karargâhında abbasi halifeliğinden görevliler var mıydı yok muydu? türk tarihinin, sözlükçü deyimi ile, en büyük "ayarlarından" birini veren kimse ibnü'l mahleban kimdir? selçuklu sultanları halife'ye pragmatik bağları da olsa -zaman zaman savaşsalar da -bağlı kimseler miydi değil miydi? siz selçuklu sultanlarından daha mı akıllısınız?
ha bitmedi... "ülkem", m harfine yine dikkat, dediğiniz yer için istiklâl harbi verilirken "halifenin kurtarılması" sözünü şiar edindik mi? edindik. bu ülke için can veren ehl i vatanı cepheye sürerken halife için dedik mi? dedik. özetle, burası birilerinin ülkesi ise - kesin öyle - sizin gibi gâvurların değil sünnî türklerin ülkesidir.
anadoluyu türkiye yapanlar da, osmanlı'dan türkiye cumhuriyetini kuranlar da, terörle mücadelede motivasyon sağlayan değerleri -şehâdet- sağlayanlar da müslümanlardır. ülkesinde istemiyormuş. kimi kimin ülkesinden atıyorsunuz? can veren can alan ben, mâliklik taslayan bu. hadi oradan.

ek: niyet olarak temiz ve son derece islâmî bir istektir. ancak mevcut "halife" adaylarına bakınca insanın içi kararmıyor değil.