bugün

deep throat

1972 Amerikan yapımı, klitorisinin boğazında olduğunu fark eden bir kadının hikayesini anlatan, tüm zamanların en etkileyici ve sansasyonel pornosu Deep Throat, Türkiye'de "derin gırtlak" adıyla bilinir.

Bu filmin başrol oyuncusu Linda Lovelace'in acıklı hayatı porno sanayinin çirkin yüzü hakkında bize çok önemli bilgiler verir.

Linda'nın çocukluğu zorluklarla geçmişti. Polis bir baba ve ev kadını bir annenin çocuğu olarak büyümüştü. Ailesi sert, disiplinli ve faşizandı. Linda Katolik okullarında okumuştu, takma adı Bayan Kutsal'dı, çünkü erkek çocukların kendisine dokunmasına asla izin vermiyordu.

Linda'nın arkadaş çevresi yoktu. 19 yaşındayken ilk ilişkisini yaşadı, hamile kaldı. Bebeği, annesinin baskılarıyla Linda'nın neredeyse haberi ve izni olmaksızın bir aileye evlatlık verildi. Linda bu olay üzerine New York'a döndü, bir bilgisayar okuluna girmeyi ve bu arada bir butik açmayı planlıyordu.

Tam o sırada bir araba kazası geçirdi ve dinlenme döneminde bir kadın satıcısı ile tanıştı. Bir bar sahibi ve pezevenk olan Chuck Taynor, havuz kenarında yaralı bereli vücuduyla güneşlenen Linda'yı Jaguar'ına esrar içmeye davet etti. Linda 21 yaşındaydı.

Linda, her türlü porno filminde oynadı. Bir keresinde hayvanlarla çekilen bir filmde oynamıştı. Özyaşamöyküsü kitabında bu filmde silah zoruyla oynatıldığını anlatıyordu.

Miami'deki daracık, küflü motel odalarından birinde çekilen Derin Gırtlak adlı film sadece 22 bin dolara mal olmuş, ama 600 milyon dolar iş yapmıştı. Oysa Linda, bu filmden tek kuruş almamıştı.

Linda, pek çok erkek dergisine kapak oldu. Bu dönemde seksi sevdiğini açıklamaktan çekinmiyordu. O, porno endüstrisinin ayıp nedir bilmeyen kadın figürü olarak bir idealdi. Oysa cebinde bir kuruşu yoktu. Tamamen mülksüzdü. Herkes onun sırtından zenginleşiyordu.

Linda'nın sinemada masum rol denemeleri başarısız oldu ve gece kulüplerinde dans etme istekleri de hep geri çevrildi. Herkes onu çıplak görmekten başka bir şey düşünmüyordu.

Linda, Traynor'dan uzaklaştıkça kendini buluyordu. Büyük kentte kaybolmuş bir köylü kızı gibiydi. Penthouse'a verdiği söyleşide sinema ve tiyatroya bayıldığını, dans gösterilerinden hoşlandığını anlatıyordu. "Kültürlü olmaya açlığım var", diyordu.

1980'lerde bir inşaat işçisiyle evli, iki çocuk annesiydi. Feminist hareketin içine girmişti. Pornografinin "yasallaştırılmış tecavüz" olduğunu söyledi. Deep Throat'ı izleyenlere seslendi: "Siz benim tecavüze uğrayışımı izliyorsunuz!".

Linda, pek çok hukuki platformda pornografinin kadın ticareti ve uyuşturucu trafiğiyle ilişkisi konusunda yeminli ifade verdi ve bizzat tanıklık yaptı.

Linda gitgide çökerken, ailesi de gitgide yoksullaşıyordu. 1996'ta boşandı. Evlilik hayatına, sırf çocukları yüzünden katlandığını, aslında evliliğin de fuhuşa yakın olduğunu açıklıyordu. Hayatta en büyük dayanağı çocuklarıydı.

Büyük kızının sayesinde torun sahibi oldu. Çocukları annelerinde asla utanmadıklarını açıklıyorlardı. 2002 yılı bir Nisan günü, haber ajansları, Linda Lovelace adıyla tanınan Linda Boreman'ın bir trafik kazası sonucu öldüğü haberini duyurdular. Linda, 53 yaşındaydı... *