bugün

kayıp kentin figüranları

1. bölüm

sahne - 1

2013

( iç / mekan )

( kamera genç kızın odasını yavaş çekimde göstermektedir perdesi çekili güneş ışığı hafiften süzülerek yatagın ucuna erişmektedir. kamera kapıya doğru odaklanır. annesi kızını uyandırmak için içeri girer. kızına seslenir, kızdan ses çıkmaz. yaklaşır ve yorganı çeker kızının cansız bedeni ile karşı karşıyadır... )

meryem : nesliii, kız bu saate kadar uykumu olur. kalk hadi... hey, sana diyorum.. ( yorganı çekip, nesliyi kendine doğru çeker. vücuduna dokunur..) neslihan !!! ( çığlık atar...)

- yaşananlardan 4 yıl öncesi -

sene 2010

( neslihan, açık öğretim işletme okuyan 21 yaşında, ileride ise tek hayali başarılı bir mimar olmayı isteyen, hayat dolu, sinirli, hırslı, asla altta kalmayan sivri, dik başlı bir karaktere sahip genç kızdır. anne babası yıllar önce boşanmış, abisi ve annesiyle yaşamaktadır...)

sahne - 2

( gün / dış )

( neslihan kurstan arkadaşı, samet ile çıkmış yolda yürümektedirler...)

samet : bugün matematik çok sıkıcıydı. hoş matı sevdiğim söylenemez ya neyse.

neslihan : yok be, bana kolay geliyor, sevdiğim için olsa gerek. hem teyzemin meşhur bir lafı vardır kızım emeksiz, yemek olmaz diye. ( bir dükkanın dış cephesini göstererek ) bak bu dükkanın şuradakini kısmını ben önermiştim, ama mimar kendi sahiplendi.

samet : hmm... ayıp etmiş ya, ama güzelde olmuş yani. o kadar emek vermişssin bir de ayıp etmiş beygir.

neslihan : aman, allahından bulsun salla.... birgün mimar olduğumda daha çok projem, planım olacak gerçekleştireceğim nasılsa. hem herkese güvenilmeyeceğini öğrenmiş oldum. ( köşeyi dönmek üzereyken ) haydi, samet ben buradan gidiyorum görüşürüz...

sahne - 3

( gece / dış )

neslihan : millet ben geldim... ( kapıdan içeri girer, abisi kanepede yayılmış, annesi sofrayı kurmaktadır. ) anne karnım çok aç, yemekte ne var ?

davut: annem sana özel olarak hazırladı zıkkımın kökü var seversin.

neslihan : komik olduğunu mu sanıyorsun.

( annesi, tencereyle içeri girerken tökezlenir ve yemek yere dökülür )

meryem : ( nesli ve davut bu duruma kahkaha atarlar, yardımda etmezler ) güleceğinize yardım etsenize körolasacalar...! bütün gün apartman temizliyorum, evde yemek hazırlıyorum ikinizinde bir hayrını görmedim daha.

davut : ben çıkıyorum, gece beni beklemeyin.

neslihan : gerçekten seni beklediğimizi düşünmüyorsun değil mi ? çünkü bu senin için büyük bir hayal kırıklığı olurdu.

meryem : kedi köpek gibisiniz sürekli didişiyorsunuz.

neslihan : gerçekleri söyledim, kötü mü ettim yalanlara inanmak gerçeklerle yüzleşmek gerekir bazen. hem para lazım bana haftaya 2. dönem taksidini yatırıcam.

meryem : kursa para, okula para giyimine para abin bu kadar sömürmüyor beni. o iş peşinde sen boş hayaller, bari bir işe gir çalış kendi harçlığını çıkar.

neslihan : kurs çıkışında abim gibi lise önünde birilerini tavlamak için durmuyorum herhalde, iş arıyorum. hem sen oğlunu parasız bırakmazssın, iş bana gelince çemkirirsin anca, ben yatıyorum.

sahne - 4

( gün/dış )

( samet ve neslihan bir cafede oturmaktadırlar. )

samet : hayırdır, canın sıkkın gibi. pek sessizsin bugün.

neslihan : önemli bir durum yok aslında dalmışım sadece.

samet : sebep, istersen paylaşabilirsin iyi bir dinleyiciyimdir.

neslihan : bizimkilerle atıştık biraz. malum annem tam bir gestapo kampı havası estiriyor evde. tabi bir de ayrımcılık var tekne kazıntısı olduğum için olsa gerek.

samet : tekne kazıntısı derken ?

neslihan : işte kazara doğmuşum ondan bizimkiler öyle der hep benim için.

samet : anladım... olsun bak tanışmış olduk işte, iyi yönünden bakmak lazım.

neslihan : (hafif tebessüm eder ) ya evet... nasılsa birgün kurtulucam evdekilerden.

samet : yani... evleniceksin kendi hayatını kuracaksın tabi.

neslihan : evlilik ? işim olmaz !

samet : neden ? kimse bekar kalmıyor hayatta.

neslihan : benim hedeflerim var, kariyer planlarım var daha mimar olacağım. evlilik fikri çok uzak bana. teklifler var ama ben asla kabul etmedim, etmemde ayak bağı olur bana ileride evlilik. hadi kalkalım birkaç mimarlık bürosu gezip iş arayacağım daha.

samet : tamam....

( neslihan ve samet düzenli olarak günün belli bir bölümünde şehirdeki mimarlık bürolarını gezerek nesliye iş ararlardı. samet neslihan'ın bu azmine hayrandı. pes etmeyeşine her yenilgilde yeniden ayağa kalkıp yürümeye devam etmesine. her güzel başlayan şeyin bir sonu vardı elbette aşk'ın, dostluğun, arkadaşlığın hatta yaşamın bile.)

sahne 5

(dış/gün )

neslihan : bu böyle olmayacak samet ! kendimi dahada geliştirmem lazım.

samet : ne açıdan ?

neslihan : auto cad, 3d max öğrenmem gerekiyor. bunun eğitimini veren bir kurs var, birlikte ona kayıt olalım ne dersin.

samet : birlikte mi ?

neslihan : evet, sende kendini geliştirirsin hem.

samet : evdekilerle konuşmam lazım.

neslihan : boşver evdekileri, kendi kararlarını kendin almalısın. her alacağın kararı etrafına sorarsan etrafın kuklası olursun.

samet : tamam, gidelim. (yolda yürürken tökezlenir )

neslihan : ( gülerek ) ay samet.. çok hoşssun...

( grafik-tasarım eğitimi veren kursun yolunu tutar ikili. anlaşılır edilir. ama samet nesli'yi yarı yolda bırakır. vaz geçer evdekiler onay vermeyince. ve dostlukları son görüşmede kopar. )

sahne - 6

(iç/gece)

( samet, neslihanı arar. durumu açıklar kavga ederler ve bir daha görüşmezler...)

neslihan : ne yapıyorsun ? kurs 2 hafta sonra başlar umarım bizim kursu etkilemez fazla, zor oluck.

samet : bende onu konuşucaktım. ben vazgeçtim katılmıycam.

neslihan : neden ? nereden çıktı şimdi bu.

samet : yok be bizimkiler para yok muhabbeti yaptılar, olmaz dediler. anlıycan bensiz gidiceksin.

neslihan :seni tanıdığımdan beri hep izledim biliyor musun ? çok kurnazsında safa mı yatıyorsun diye ama gördüm ki çok safsın gerçekten. hayatını başkalarının yönetmesine izin veriyorsun.

samet : bahsettiğin kişiler ailem ama bu şekilde konuşamazssın, onlarında fikirleri önemli.

neslihan : kim olursa olsun kendine ait düşüncelerin yok mu hiç. bu hayatı sen mi ailen mi yaşıyor ? beni yarı yolda bırakıyorsun, orada gördün en uygun fiyata indirmek için kendimi paraladım. neyse bundan sonra görüşmesek daha iyi, iyi geceler...

( ve yıllar geçti iki arkadaş bir daha birbirlerinden haber alamadı... ta ki 4 sene sonrasına kadar...)

sene 2013

sahne - 7

( samet, nesli'nin ölüm haberini alır... odasında pc başındayken annesi odaya girer.)

samet'in annesi : samet.

samet : evet.

samet'in annesi : bir arkadaşın vardı hani, kurstan.

samet : bi sürü arkadaşım var. kimden bahsediyorsun.

samet'in annesi : kız olan hani, dolaşırdınız hep. ( samet hatırlamıştır ama sallamamış görünür ) adı neydi ya, annesi kapıcılık yapıyordu.

samet : eee, hatırladım tamam. ne olmuş ölmüş mü ?

samet'in annesi : evet...

( samet kireç gibi olur, inanamaz duyduğuna lafı kestirip atar. konuyu kapattırır annesine. annesi üzüldüğünü anlayınca yalan söyler.)

samet'in annesi : yok ölmemiş, evlenmiş sadece düğünü olmuş geçen hafta, banada komşu söyledi.

samet : bana neden anlatıyorsun bunları.

samet'in annesi : hani nette aramaya çalışrısn falan diye, bulamazssın boşuna uğraşma diye dedim.

( samet dışarıdan bakıldığında hiçbirşeyi umursamayan, kendisi dahil buna tabi. ama her üzüntüyü acıyı içinde yaşayan bir genç. annesinin dediklerine inanmayan samet komşu kadını telden arayıp gerçekleri öğrenir o gn içersinde ve inanamaz bu duruma, öyle biri intihar edemez. ama nesli kolay olanı seçmiş, zayıflama haplarını içerek intihar etmiştir...)

sahne - 8

( gün/iç)

( gerçeği öğrenen samet soluğu annesinin yanında alır.)

samet : neden yalan söyledin ? kız ölmüş neden ölmüş peki.

samet'in annesi : kimden öğrendin.

samet : komşunu aradım hemen anlattı sağolsun. anlat bakalım olayı nasıl olmuş.

samet'in annesi : geçen hafta olmuş zayıflama hapı içmiş.

samet : kız yeterince zayıftı zaten, neden gerek duysun buna.

samet'in annesi : bilmiyorum. komşunun anlattığına göre anasının elinde 2-3 dairesi varmış kızın abisi bigün anasına ben evlenicem bi evi satalım düğün yapalım demiş satmışlar pay 3 e bölünüp kıza, abiye ve anneye kalmış. kız parasını bankaya atmış, bi süre sonra abi araba alıcam bankadaki paraları verin bana demiş. kız çıkışmış bu duruma sana kalan parayla alabilirsin ben vermem demiş. abisi kızı dövmüş, kız sinir krizi geçirmiş annesi hastaneye kaldırmış. sonra konu, komşusuna ben kızı hastaneye kapadım üşüttü kafayı demiş. kız bi kaç ay kalmış çıkmış hastaneden ve zayıflama hapıyla intihar etmiş. otopsi için istanbul a gönderilmiş abisi gitmiş cenazyle, anasıda işinin başına gitmiş ertesi gün apt. temizlemeye o gün komşulardan biri hal hatır sormuş, o da duydun mu benim kız intihar etti, kaybettik demiş. kadında ne zaman oldu başın sağolsun dediğinde, sağol dün gece kaybettik demiş. bunun üzerine komşu kadın anasına burda ne işin var cenazen var gitsene demiş. kadında gerek yok otopside zaten demiş tam bitirmiş işini gücünü gidecekken telefon gelmiş cenaze geldi diye oda telefondaki kişiye napçam orada gömün siz pazara gidiyorum ben deyip kapatmış telefonu...

( samet odasına çekilir ve günler boyunca işteyken bile bu konuyu düşünmeye başlar. samet için bu bir intihar değil cinayettir. işyerindeki arkadaşlarına anlatır konuyu herkes olayın içinde bi iş olduğunu kurcalamaması gerektiğini söyler. ama samet kararlıdır olayı çözmek ister, arkadaşını zamanında yarı yolda bıraktığı için duymakta olduğu vicdan azabı ve nesli'nin ailesine duyduğu kin, öfke onu zorlu bir yolculuğa çıkarmak üzeredir..... )

1. bölüm sonu
güncel Önemli Başlıklar