bugün

90 larda çocuk olmak

bilgisayar başında msn-sözlük-feysbuk triosunun esÂreti altında olmadan çocukluk geçirmiş olmaktır. zombi gibi saatlerce halıfleks edâsıyla sâbit durmamaktır.

mahâllede bisikletin arka tekerleği ile sepetinin o araya ezilmiş kola kutusu koyarak çıkan sesler eşliğinde motorsiklet ustası edÂsıyla yokuş aşağı hız yapmak, hoşlanılan kızın tam da önünden geçerken yere yapışıp dirsekleri ve bilekleri yara bere içerisinde bırakmaktır.

sınıfta sms yarıştırmak değil defterlerden küçük kağıtlar koparıp arkadaşlara "x'E benden" denilerek haberleşmektir. ardından hocanın görmesi ve ipne gibi tutup kağıdı okuması öyle çöpe atması. "ulan niye okuyorsun, kızdıktan sonra atsana çöpe", özeldi o yazılar.

metalci bir çocuk için iki klip görebilmek amacıyla gecenin bir köründe yayınlanan rock marketi kaçırmamaktır. aah ah...daha dün Âbim "tv'de therion var" dediğinde "emule'den çekeriz işim var şimdi" demiştim. nerede o eski heyecÂnlar.

"adaptör ısınana kadar" tsubasa ile ses hızında şutlar çekmek, ağzın sularını atari üzerine dökmektir. gol olacak top patladığında "amua goyim" diye küfretmek ama amın ne olduğunu bilmemektir. demek ki o zamanki esÂret de pc yerine buraya imiş(yazı içerisinde kendisiyle çelişmek).

magic box ile başlayan özel yayın olayına tanık olmak, tv'nin trt'Den başka türkçe bir şeyler daha gösterebildiğini farketmek. oha falan olmaktır.
aynı zamanda kocaman videolarda siyah kasetler yardımıyla film seyretmek, kumandasını "acaba kaset gibi geri verecek mi?" sorusunun cevÂbı için âlete sokup bir daha geri alamamak, babadan bir ton laf yemektir.

mÂsum sorular hakkında saatlerce düşünmektir, "neden 1993 yılındayız, niye başka bir yıl değil?" diye grup konferanslar yapmaktır.

90'larda çocuk olmak, bugüne göre daha az olanak ile daha çok özgürlük içerisinde büyümüş olmaktır.