bugün

aşk bir kere kapıyı çalar

ve ömrünüzün kalanı kapısız geçer, diyerek sözlükte soğuk rüzgarlar estirmek istemem.

aşk kapıyı bir kere çalar, eyvallah. ve size açılmayacağını bile bile kapı önlerinde bir ömür beklemek düşer. ona da eyvallah. ancak bu aşk dediğimiz tontiş, öyle hemen kapıyı bir tıklatıp kaçan yaramaz afacanlar gibi değildir. dolayısıyla umutsuzluğa kapılmamak gerekir. belki bir değil birden çok defa çalacak, bunu bilme ihtimalimiz yok. kapı çaldı çalacak diye tetikte beklemek de gerekmez bence. hem öyle aşklar vardır ki; sizin açmanızı beklemden kapılar kendiliğinden açılıverir.

kısacası; umudu hep taze tutmakta fayda var. -bu arada epeyce kapı demişim, tüm kapılardan özür diliyorum-.