bugün
- sigara içmenin insana verdiği zevk8
- icardi190527
- hamas bir terör örgütüdür15
- suriyeliler suriye'ye dönsün12
- vatandaşlık farkı alan otel24
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- erkeğe ne hediye alınır34
- futbolcu ismiyle nick almak12
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız19
- anın görüntüsü13
- icardi1905 silik olsun kampanyası19
- şehirler arası aşk yaşamak9
- true'nin porno arşivi kaç gb8
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- sözlük kızından gelin olmaz21
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim23
- sabah aç karnına içilen bira13
- ideal duş alma sıklığı14
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi13
- artificialintelligence9
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım15
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı23
ne zaman elif şafakla ilgili bişey okusam, görsem kafamı kurcalayan hadise. elif hanım, kitapları farklı dillere çevrildikçe, farklı ülkelerden banka hesabına niagara şelalesi misali eft'ler aktıkça bu dünya barışı olayına daha pornografik bakıyor.
- aşk'ın iran kapağı çok güzel olmuş, dünya barışı gelsin yaa.
- baba ve piç'in ingiltere baskısı çıktı, yaşasın halkların kardeşliği yeah!
- şems, nihayet yunanistan'da, okyanuslar birbiriyle sevişsin oyhş!
- araf, azerbeycan'da 15. baskısısın yaptı, benjamiğğğn, çıldırtıyosun beni..
bizim bi marangoz var nevzat usta. zengin muhitte oturmasının etkisiyle herhalde, biraz enteldir. "ben, malzemeyi başka bir boyuta taşımakla ilgileniyorum" falan der kendini tanımlarken. ama işte 47 yaşında ve her türk erkeğinde olduğu gibi kadınlara zaafı var. fakat bununki biraz farklı; kokona kadınları acayip arzuluyor. azcıcık içse "o berna'yı ne parçalarım haberi olsa bana bi daha dolap molap yaptıramaz" falan diyor.
bir gün cigaralarımızı tellendirirken dünya barışı mevzusunu açıp, onun o eşsiz birikiminde faydalanmak istedim. biraz dertliydi. az önce bi kokonanın evinden ölçü alıp gelmiş.
- kardeşim, böyle fakir fakir de barış isteyesi gelmiyo insanın. ben sultan hanım'a kayamadıktan sonra neyleyim barışı. sikerim barışını ben sultan için roma'yı yakarım amına koyım.
beynimden vurulmuşa döndüm. ben ki dünya barışı için ibne olmam gerekiyorsa düşünürüm, fakat nevzat usta'yı kıramam. bundan sonra savaş ilan ediyorum amına kodumun zengin olduktan sonra dünya barışı isteyenlere. o nevzat usta ki; o sultan hanım'a kaydıktan sonra hiç düşünmeden "kardeşim, sen de kaymak ister misin? kekremsi bi tadı var." demekten imtina etmeyecek yüce bir insan. diğer tarafta pisliğini temizleyen insanlara acıyıp "onlar da mutlu olsun bari" düşüncesiyle dünya barışı, halkların kardeşliği söylemlerini dillerinden düşürmeyen götverenler; hodri meydan amına koyim.
vallahi de billahi de nevzat usta'nın o repliğinden sonra, sözün her alımlayıcıda illaki aynı resmi çağrıştırmayacağına dair postyapısalcı tezi olumluyorum. bu böyle bilinsin.
- aşk'ın iran kapağı çok güzel olmuş, dünya barışı gelsin yaa.
- baba ve piç'in ingiltere baskısı çıktı, yaşasın halkların kardeşliği yeah!
- şems, nihayet yunanistan'da, okyanuslar birbiriyle sevişsin oyhş!
- araf, azerbeycan'da 15. baskısısın yaptı, benjamiğğğn, çıldırtıyosun beni..
bizim bi marangoz var nevzat usta. zengin muhitte oturmasının etkisiyle herhalde, biraz enteldir. "ben, malzemeyi başka bir boyuta taşımakla ilgileniyorum" falan der kendini tanımlarken. ama işte 47 yaşında ve her türk erkeğinde olduğu gibi kadınlara zaafı var. fakat bununki biraz farklı; kokona kadınları acayip arzuluyor. azcıcık içse "o berna'yı ne parçalarım haberi olsa bana bi daha dolap molap yaptıramaz" falan diyor.
bir gün cigaralarımızı tellendirirken dünya barışı mevzusunu açıp, onun o eşsiz birikiminde faydalanmak istedim. biraz dertliydi. az önce bi kokonanın evinden ölçü alıp gelmiş.
- kardeşim, böyle fakir fakir de barış isteyesi gelmiyo insanın. ben sultan hanım'a kayamadıktan sonra neyleyim barışı. sikerim barışını ben sultan için roma'yı yakarım amına koyım.
beynimden vurulmuşa döndüm. ben ki dünya barışı için ibne olmam gerekiyorsa düşünürüm, fakat nevzat usta'yı kıramam. bundan sonra savaş ilan ediyorum amına kodumun zengin olduktan sonra dünya barışı isteyenlere. o nevzat usta ki; o sultan hanım'a kaydıktan sonra hiç düşünmeden "kardeşim, sen de kaymak ister misin? kekremsi bi tadı var." demekten imtina etmeyecek yüce bir insan. diğer tarafta pisliğini temizleyen insanlara acıyıp "onlar da mutlu olsun bari" düşüncesiyle dünya barışı, halkların kardeşliği söylemlerini dillerinden düşürmeyen götverenler; hodri meydan amına koyim.
vallahi de billahi de nevzat usta'nın o repliğinden sonra, sözün her alımlayıcıda illaki aynı resmi çağrıştırmayacağına dair postyapısalcı tezi olumluyorum. bu böyle bilinsin.
güncel Önemli Başlıklar