meczup

içmediği halde kafası binbeşyüz olmuş insan.

tasavvuf felsefesine göre; yükseliş, yani ruhun arınarak rabb'e doğru yönelişi iki şekilde gerçekleşir. birincisi, müridin şeyhini takip ederek süluk yoluyla yükselişidir. ikincisi ise, cezbeyle, yani yükseliş anında kendisini cezbeden manevi bir kuvvetin etkisi altında yükseliştir ki bu durumda ruh kendini kaybeder ve iniş anında bedene eski haliyle oturamaz. işte! rabb'leri yolunda kendilerini kaybetmiş bu kişilere meczup denir.

meczuplar, kendileri için yarattıkları ve çoşkuyla yaşadıkları manevi alemlerinden dünyevi aleme geçmekte zorlanırlar.

aykırı bir görüş ise; onları, yükselişleri esnasında etkileyen ve cezbeden manevi kuvvetin şeytana ait olduğu ve meczupların ahirette şeytanın sağ kolu olacaklarına yöneliktir.

zarar ve kar hesabı yapmaksızın, hırpani kıyafetleri ve dinleyenlerin dudaklarını uçuklatacak hikmetli sözleri ile çevrelerine zarar vermeden yaşar-giderler. onları uzaktan izleyen peşin hükümlü avam tarafından da çoğunlukla deli muamelesi görürler.

bir yıl sonra gelen edit: yazım kuralları.