fatih akın

"yaşamın kıyısında / auf der anderen seite" filmiyle cannes film festivali nde en iyi senaryo ve kültürlerarası bir köprü oluşturduğu ve barışa katkıda bulunuğu gerekçesiyle ekümenik jüri ödülü nü kazanan, yılmaz güney ve nuri bilge ceylan dan sonra cannes da kürsüye çıkan üçüncü türk.

genel bir bakışla 'hikayeye odaklı' bir geleneğe sahip türk sinemasının ve hikayenin yanısıra görsel/anlatım özellikleriyle öne çıkan, zamanında türler ve akımlar yaratan alman sinemasının etkilerini barındıran tam bir avrupalı sinemacı.
daha 'tam oturmamış' özelliklere sahip bir sinema sanki onunki, bazen gereğinden fazla büyük laflar ediyor, bazen sinema dilinden çok müziğe sırtını dayıyor, bazen de fazla sevgi dolu oluyor sanki...ama bunları yaparken öyle bir auraya ulaşıyor ki filmleri, samimiyetine ve neşesine kendinizi kaptırıyorsunuz izlerken. bu yönden balkan sinemasına benzer tarafları da var filmlerinin.

hali hazırda bir sinema tutkunu olan ve eski filmlere olan ilgisini/bilgisini her fırsatta belli eden bir yönetmen ayrıca. bunu son filminde oynattığı ve büyük bir saygı duruşunda bulunduğu hanna schygulla ve tuncel kurtiz gibi isimlerden de anlıyoruz. avrupada çok yakından tanınan ve artık birer kült oyuncu mertebesine erişmiş bu iki oyuncuya verdiği değer bile sevmemize yetiyor kendisini.